Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2331 E. 2019/600 K. 18.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2331
KARAR NO : 2019/600
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 09/10/2017
NUMARASI : 2017/4959 D.İş.Esas – 2017/4959 D.İş. Karar
DAVA : Hakem Kararının Tebliğe Çıkarılması / Saklanması
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Başvuru sahibi başvuru dilekçesinde, … A.Ş. tarafından ZMMS yapılan … plakalı aracın, müvekkiline ait …. plakalı araca 27/02/2017 tarihinde çarpması sonucu hasara uğradığını, söz konusu kazada davalı sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde araçta değer kaybının tespit edildiğini, zararın karşılanmasına ilişkin talebin 05/04/2017 tarihinde sigorta şirketine ihbar edildiğini, talebe cevap verilmediğini ve değer kaybına ilişkin ödeme yapılmadığını, kaza neticesinde işçilik dahil 4.170,00 TL hasar oluşturduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL değer kaybı tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde, kazaya karışan … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde trafik poliçesi ile sigortalı olduğunu, 4.278,00 TL hasar bedelinin başvuru sahibinin kasko şirketine 16/05/2017 tarihinde ödediğini, uğranılan gerçek zarar miktarının davacı tarafından ispat edilmesi gerektiğini, değer kaybı tespiti için uzman bilirkişi tarafından teknik inceleme yapılması gerektiğini beyan ederek başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyetince; “başvuru sahibi davacının davasının kabulüyle 100,00 TL ‘nin 18/04/2017 temerrüt tarihinden itibaren işlemiş yasal faiziyle birlikte … A.Ş.’den alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiştir.Davacı vekili, bu karara karşı istinaf yasa yoluna başvurmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: itiraz başvurusu yetkilileri tarafından yetkileri dahilinde olmayan haksız bir karar verildiğini, bu nedenle dosyanın itiraz hakem heyeti havale gerektiğini, başvurularının belirsiz alacak davası olarak açıldığını ve fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmuş olduğu halde bu durumun görmezden gelindiğini, belirsiz alacak davalarında dava miktarı nedeniyle kesin olarak karar verilemeyeceğinin Yargıtay içtihadıyla sabit olduğunu, uyuşmazlık hakem kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik ve hatalı inceleme ile kurulduğunu, bilirkişi raporuna itirazları sonuçlandırılmadan, talepleri olduğu halde itirazın reddi halinde mevcut rapora ıslah için ek süre verilmeden başvuru dilekçesinde talep edilen bedel üzerinden tazminata karar verildiğini belirterek istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava, trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybı tazminatı istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu, HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere Uyuşmazlık Hakemi tarafından verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesinin 12. fıkrasında 5.000,00 TL’nin altındaki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarının kesin olduğu, 5.000,00 TL ve daha üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında verilen hakem kararlarına karşı kararın Komisyonca ilgiliye bildiriminden itibaren on gün içinde bir defaya mahsus olmak üzere Komisyon nezdinde itiraz edilebileceği, 40.000,00 TL’nin üzerindeki uyuşmazlıklar hakkında itiraz üzerine verilen kararlar için temyize gidilebileceği ancak Ancak, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükarda temyiz yolunun açık olacağı belirtilmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyetince karar kesin olarak verilmiştir. Davacı vekili tarafından istinaf dilekçesinde, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi gereğince “hakemlerin tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi” istisnai haline dayanılarak istinaf talep edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı itiraz dilekçesinin e-mail olarak hakeme gönderildiği, bu dilekçede itirazın reddi halinde ıslah talep edildiği bildirildiği halde Uyuşmazlık Hakemince davacı vekilinin itirazları hakkında olumlu ya da olumsuz herhangi bir karar verilmeden ve sonucuna göre de ıslah için mehil verilmeden başvuru nihai karara bağlanmıştır. Bu durumda 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesinde belirtilen istisnai istinaf/temyiz hallerinden “hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi” hali gerçekleştiğinden davacı vekilinin Uyuşmazlık Hakem kararını istinaf edebileceği kanaatine varılmıştır. Bu nedenle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi ve HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, Uyuşmazlık Hakemi kararının kaldırılmasına, davacı vekilinin bilirkişi raporuna itiraz dilekçesindeki itirazları değerlendirilerek ve gerekirse ıslah için mehil verilerek yeniden karar verilmesi için dosyanın Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi ve HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince, Uyuşmazlık Hakeminin yukarıda tarih ve numarası yazılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yukarıda belirtildiği şekilde işlem yapılmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonuna iade edilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,4- Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,5- İstinaf yargılama giderlerinin istinaf talep eden üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının iadesine, 6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 5684 sayılı kanun’un 30/12.maddesi ve HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/04/2019