Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/2211 E. 2019/3774 K. 12.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/2211
KARAR NO : 2019/3774
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 08/09/2017
NUMARASI : 2017/4210 D.İş Esas 2017/4210 D.İş Karar
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ: 12/11/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın 02.07.2016 tarihinde karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu araç sürücüsü davacının eşi … vefat ettiğini, müteveffanın gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 40.500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile talebini 53.767,85 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline sigortalı aracın karıştığı trafik kazasında vefat eden sigortalı işleten ve sürücü … asli ve tek kusurlu olduğunu, müvekkilinin atfı kabil bir kusur ve sorumluluğun bulunmadığını, davacının talebinin teminat dışı olduğunu, davacının avans faizi talebinin hukuka aykırı olduğunu, vekalet ücretinin yasal ücretin 1/5’i oranında hesaplanması gerektiğini belirterek başvurunun reddini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti, talebin kabulü ile 53.767,85 TL destekten yoksun kalma tazminatının 09.11.2016 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar vermiş, davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davalı vekilinin itirazının reddine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvrmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; başvurunun teminat dışı olması sebebiyle reddi gerektiğini, müteveffanın kazanın oluşumunda tek taraflı ve asli kusurlu olduğunu, müvekkili tarafından tanzim edilen sigorta poliçesinin genel şartların yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra düzenlendiğinden trafik sigortası genel şartlarına tabi olduğunu, belirterek İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.Dava, ölümlü trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkin olup, istinaf açısından uyuşmazlık konusu; HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi, tarafların haklarını, temerrüde ilişkin hükümler ile genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartların C.10. maddesi ile 12/08/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma olanağı bulunmamaktadır.Somut olayda, kazanın 02.07.2016 tarihinde gerçekleştiği, poliçenin ise ZMMS Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği tarihten sonra, 22.10.2015 günü tanzim edilmiş olduğu görülmektedir. Başvuru ile destek/sürücü … sevk ve idaresindeki araçla tam kusurlu ve tek taraflı olarak meydana gelen trafik kazasında ölmesi sonucu destekten yoksun kaldıkları iddiası ile başvuru sahibi, murisin kullandığı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davalı şirketten destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücünün üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.Yine Genel Şartların A.6. maddesinin (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle sürücünün asli kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerini sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmamasına göre, başvuru sahibinin desteğinin kusuruna denk gelen destek tazminatını talep etme hakkı bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlük tarihinden sonraki kazalarda, bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler ile ilgili verdiği kararlar da bu yönde olmakla, talebin reddine karar verilmesi gerekirken İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazının reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır.Belirtilen nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;A-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılarak ESAS HAKKINDA YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,Buna göre:1-Başvuru sahibinin başvurusunun REDDİNE,2-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,3-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen vekalet ücretinin 1/5’i olan 1.252,80 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,4-Başvuru sahibi tarafından yapılan tahkim yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,B-İstinaf incelemesi yönünden;1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III-Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,3-Davalı tarafça yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcı ile 36,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama giderinin, davacıdan alınarak davalıya verilmesine,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,5-Artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.12/11/2019