Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1802 E. 2019/3601 K. 17.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1802
KARAR NO : 2019/3601
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 06/09/2017
NUMARASI : 2017/4203 D.İş Esas 2017/4203 D.İş Karar (İtiraz Hakem Heyeti 29/07/2017 tarih, 2017/İHK-2780)
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ: 17/10/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirkete sigortalı … plaka sayılı araçla, başvuranların desteğinin tek taraflı kaza yaptığını, başvuranların desteğinin kazada tamamen kusurlu olduğunu ancak Yargıtay içtihatları gereği 3. kişi konumunda bulunan başvuranların desteklerini kaybetmesinden dolayı zarara uğradığını, zararın sigorta şirketince karşılanması gerektiğini, yapılan başvurunun sonuçsuz kaldığını, bu nedenle şimdilik … için 21.000,00 TL, … için 20.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile her iki davacı için 1.000,00 TL cenaze ve defin gideri olmak üzere toplam 42.000,00 TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı ıslah dilekçesi ile talebini … için 39.491,73 TL, … için 41.597,82 TL destekten yoksun kalma tazminatı ile her iki davaı için 2.500,00 TL cenaze ve defin gideri olmak üzere toplam 83.589,55 TL’ye yükseltmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kaza yapan aracın müvekkil şirket nezdinde ZMMS ile sigortalı olduğunu, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMSS Genel Şartları A.6.d maddesi gereği zararın poliçe teminatı dışında kaldığını, SGK’dan bağlanan aylık bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiğini, ölenin başvuranların desteği olduğuna dair belge sunulmadığını ve iddianın ispatlanması gerektiğini, dosyanın bilirkişiye gönderilmesi gerektiğini ve avans faiz talebinin yerinde olmadığını belirterek başvurunun reddini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti, … için yapılan destek tazminatı talebinin kabulüne, 39.491,73 TL’nin 08.12.2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte, aleyhine başvuru yapılan … AŞ’den alınarak, … verilmesine, … için yapılan destek tazminatı talebinin kabulüne, 41.597,82 TL’nin 08.12.2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte, aleyhine başvuru yapılan … AŞ’den alınarak, … verilmesine, Cenaze ve Defin giderleri kapsamında yapılan başvurunun kabulüne, 2.500,00 TL’nin 08.12.2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte, aleyhine başvuru yapılan … AŞ’den alınarak, başvuru sahiplerine verilmesine karar vermiş, davalı vekilinin itiraz etmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davalı vekilinin itirazının reddine karar vermiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davacının talebinin teminat dışı kalmasına rağmen müvekkili aleyhine karar verildiğini, cenaze ve defin giderlerinin poliçe kapsamında olmasına rağmen bu giderin farazi hesaplanmaması gerektiğini, cenaze ve defin gideri adı altında yapılan masrafların çoğunun belgelenebilir nitelikte olduğunu, öncelikle zorunlu defin giderlerinin belirlenmesi ve zorunlu giderlerin davacı tarafından yapıldığının tespit edilmesi gerektiğini, 2.500,00 TL’lik tazminatın hangi kalemlerden oluştuğuna dair hiçbir tespit yapılmadığını belirterek İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Dava, tek taraflı trafik kazasında ölen araç sürücüsünün anne ve babasının, aracın ZMS sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı ile cenaze ve defin gideri istemlerine ilişkindir.Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca, aynı kanunun 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur.Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi, tarafların haklarını, temerrüde ilişkin hükümler ile genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartların C.10. maddesi ile 12/08/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma olanağı bulunmamaktadır.Somut olayda, kazanın 22.06.2015 tarihinde gerçekleştiği, poliçenin ise ZMMS Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği tarihten sonra, 11.06.2015 günü tanzim edilmiş olduğu görülmektedir. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacı ya da Güvence Hesabının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücünün üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.Yine Genel Şartların A.6. maddesinin (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle sürücünün asli kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerini sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmamasına göre, başvuru sahibinin desteğinin kusuruna denk gelen destek tazminatını ve cenaze-defin giderlerini talep etme hakkı bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlük tarihinden sonraki kazalarda, bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler ile ilgili verdiği kararlar da bu yönde iken İtiraz Hakem Heyetince davalının itirazının reddine karar verilmesi isabetli olmamıştır. Belirtilen nedenlerle; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca kaldırılarak esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;A-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılarak ESAS HAKKINDA YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,Buna göre:1-Başvuru sahiplerinin başvurularının REDDİNE,2-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,3-Davalı kendini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen vekalet ücretinin 1/5’i olan 1.887,40 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,4-Başvuru sahipleri tarafından yapılan tahkim yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde bırakılmasına,B-İstinaf incelemesi yönünden;
1-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III-Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,2-Peşin alınan karar harcının İlk Derece Mahkemesince istinaf talep edene iadesine,3-Davalı tarafça yatırılan 85,70 TL istinaf başvuru harcı ile 36,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama giderinin, davacılardan alınarak davalıya verilmesine,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,5-Artan gider avansının İlk Derece Mahkemesince istinaf talebinde bulunana iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.17/10/2019