Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1768 E. 2019/3448 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1768
KARAR NO : 2019/3448
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 05/05/2017
NUMARASI : 2015/496 Esas – 2017/416 Karar
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan)
KARAR TARİHİ: 01/10/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 10/04/2008 tarihinde sürücüsü … sevk ve idaresinde bulunan geçerli poliçesi bulunmayan … plakalı motosiklet ile müvekkilinin idaresindeki motosikletin çarpışması neticesi meydana gelen kazada müvekkilinin ağır yaralandığını, olay mahallinde tutulan trafik tespit tutanağına göre iki sürücünün de eşit oranda asli kusurlu olduklarını, davalı tarafından bir kısım ödemenin yapıldığı, artan maluliyetinin tespiti ile 1.000,00 TL bakım ve tedavi için olan maddi tazminat, 1.000,00 TL daimi maluliyete ilişkin maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazadan sonra maluliyet oranında artış olup olmadığının Adli Tıp Kurumu’ndan alınacak rapor ile tespit edilmesi gerektiğini, davacı tarafa 38.164,00 TL ödeme yapıldığını, 04/09/2008 tarihinde ibraname alındığını, 2918 sayılı yasanın 11.maddesi gereğince hak düsürücü sürenin geçtiği, kusur durumunun bilirkişi incelemesi ile tespit edilmesi gerektiğini, bakıcı giderlerinin tedavi gideri olarak kabulü halinde 6111 sayılı Yasa gereğince bakıcı giderlerinden SGK’nın sorumlu olduğunu, davacının dizlik takmaması nedeni ile kazada müterafik kusuru bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince; “Davacının maluliyet tazminat davasının kabulüne, dava ve ıslah dilekçesine göre 31.389,06 TL’nin talep gibi dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının bakım ve tedavi giderlerine yönelik tazminat davasının reddine” karar verilmiştir.Bu karara karşı davacı ve davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Açılan dava ile müvekkilin yaşam boyu bakım giderleri ile maluliyetinin artması nedeniyle daimi maluliyet tazminatı talep edildiğini, Adli Tıp Kurumu tarafından müvekkilinin yaşam boyu bakıma muhtaç olup olmadığına yönelik değerlendirme yapılmadığını belirterek kararın bakım ve tedavi giderlerine yönelik bölümün kaldırılmasını talep etmektedir.Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Uyuşmazlık konusu kaza ile ilgili davacıya yapılan ödeme karşılığında 04/09/2008 tarihli ibraname alınmış olup ibraname ile ilgili hak düşürücü süresinin geçtiğini, davacının yasada öngörülmüş olan iki yıllık hak düşürücü süre içinde ibranamenin geçersizliğine ilişkin herhangi bir irade beyanı bulunmaması sebebiyle ibranamenin bu tarihten sonra iptal edilme olanağının kalmadığını, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmektedir.Dava maddi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından; 10/04/2008 tarihinde geçerli sigorta poliçesi bulunmayan sürücüsü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklet ile davacının kullanımında bulunan … plakalı motosikletin çarpışması ile gerçekleşen trafik kazası sonucu davacı yaralanmıştır. Eldeki dava ile davacı, artan maluliyetinden kaynaklı daimi maluliyetine ilişkin maddi tazminat ile daimi bakıcı gideri tazminat talep etmektedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi ve açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.KTK’nun 111. maddesi uyarınca, tazminat miktarlarına ilişkin olup da yetersiz veya fahiş olduğu açıkça belli olan anlaşmalar veya uzlaşmalar yapıldıkları tarihten itibaren 2 yıl içinde iptal edilebilirler. Yasa’nın bu hükmünden yararlanmak için ibra belgesinin iptalinin açıkça ve ayrıca istenmesine gerek olmayıp, dava sırasında bu husus ileri sürülebileceği gibi, yapıldığı tarihten itibaren 2 yıl içinde hükümlerinin kabul edilmediğine ilişkin bir irade açıklaması da yeterlidir.Salihli Devlet Hastanesince düzenlenen özürlü sağlık kurulu raporunda davacının %38 oranında kalıcı maluliyet olduğu tespit edilmiş, bu rapora istinaden davacı davalıya başvurmuş, 10/09/2008 tarihinde 38.164,00 TL ödeme almış, davalıyı 04/09/2008 tarihinde ibra etmiştir. Davacı, %38 daimi maluliyet için davalıyı ibra etmiştir. Dava konusu edilen %38 maluliyet tazminatı değil, davacının maluliyetindeki artış sonucunda ortaya çıkan mevcut maluliyet oranı ile önceki %38 maluliyet oranı arasındaki farktır. Yargılama sırasında alınan Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulu’nun 05/09/2016 tarih ve … nolu maluliyet raporuna göre davacı maluliyetinin %43,2 olduğu tespit edilmiş olduğuna göre, davalı vekilinin 04/09/2008 tarihli ibranın üzerinden 2 yıl geçtiği yönündeki istinaf talebinin yerinde değildir ( Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2015/5333 Esas ve 2018/210 Karar sayılı ilamı). Dosya kapsamında Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulundan alınan 05/09/2016 tarihli bilirkişi raporunda Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü hükümlerine göre davacının devamlı surette başka birinin bakımına muhtaç olup olmadığı değrlendirilmemiş, mahkemece bakıcı gideri talebi reddedilmiştir. Davacının kaza sonucu sol dizi kesilmiştir. Kaza tarihinde Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü yürürlüktedir. Eksik inceleme ile karar verilemez. Bu durumda mahkemece kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü”ne göre aldırılacak ek rapor ile davacının maluliyetinin niteliği de gözetilerek davacının sürekli bakıma ihtiyacı olup olmadığı tespit ettirilerek belirlenecek süre için de bakıcı giderine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan REDDİNE,4-Davacının istinaf başvurusu için yatırdığı karar ve ilam harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince davacıya iadesine, 5-Davacı vekili tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6- Harçlar Kanunu’na göre davalıdan alınması gereken 2.144,19 TL karar harcından peşin alınan (31,40 TL + 536,05 TL=) 567,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.576,74 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kydına,7-Davalının istinaf başvusu nedeniyle yaptığı yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına 8-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 9-Artan gider avansının yatıran tarafa iadesine,10-İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca, istinaf sonucuna göre davalı tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası Gayrettepe-Istanbul Şubesinin 21/06/2017 ve … numaralı 54.000,00 TL bedelli teminat mektubunun davalıya iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.01/10/2019