Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1656 E. 2019/706 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1656
KARAR NO : 2019/706
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 01/06/2017
NUMARASI 2014/913 Esas – 2017/687 Karar
DAVA : Destekten Yoksun Kalma Tazminatı (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, 17/06/2011 tarihinde davalı … nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı ve … sevk ve idaresindeki … plakalı aracı bozuk olduğu için halat yardımı ile Çan istikametine doğru yokuş aşağıya çekmekte iken … plakalı aracın frenlerinin tutmaması nedeniyle kendisini çekmekte olan … plakalı araca çarpması, çarpmanın etkisi ile halatın kopması ve elektrik direğine çarpması sonucu çift taraflı ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, kaza sonucu … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkilinin annesi … vefat ettiğini, geriye mirasçısı olarak … kaldığını, kazanın meydana gelmesinde davacı tarafça sigortalı … plakalı araç sürücüsünün birinci derecede asli, … plakalı araç sürücüsünün ise ikinci derecede tali kusurlu olduğunu, müvekkilinin bu vefat nedeniyle destekten yoksun kaldığını iddia ederek fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; mülkiyeti dava dışı … ait bulunan … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle müvekkili nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, müvekkili şirkete sigortalı aracın dava dilekçesinde belirtildiği gibi arızalı olduğu için …plakalı araç tarafından çekilmekte iken ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, ZMSS Genel Şartları’nın “Sigortanın Kapsamı” başlıklı birinci maddesinde açıkça belirtildiği gibi: “…araca bağlı olarak çekilmekte olan römork veya yarı römorkların (hafif römorklar dahil) veya çekilen bir aracın sebebiyet vereceği zararlar çekicinin sigortası kapsamındadır. ” kuralı gereğince, müvekkili şirketin pasif husumet ehliyeti bulunmadığını, davanın çeken araç konumunda olan … plakalı aracın sigortacısına yöneltilmesi gerektiğini, kazaya karışan dava konusu aracın hususi araç olması nedeniyle uygulanması gereken faiz türünün yasal faiz olması gerektiğini, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. İlk Derece Mahkemesince; “Davanın kabulü ile; 18.751,50 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davalı vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete sigortalı araç, dava dilekçesinde belirtildiği gibi arızalı olduğu için … plakalı araç tarafından çekilmekte iken ölümlü ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, ZMSS Genel Şartlarının “Sigortanın Kapsamı” başlıklı birinci maddesinde açıkça belirtildiği gibi: “…araca bağlı olarak çekilmekte olan römork veya yarı römorkların (hafif römorklar dahil) veya çekilen bir aracın sebebiyet vereceği zararlar çekicinin sigortası kapsamındadır. ” kuralı gereğince, davanın çeken araç sigortacısına yöneltilmesi gerektiğinden, müvekkili şirket hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğunu, Mahkemece avans faizine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu belirtmiştir. HMK’nın 355.maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf sebepleriyle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda:Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Dosya kapsamından,17/06/2011 tarihinde, davacının miras bırakanı … içerisinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olan … plakalı hususi aracın arızalanması nedeniyle, … plakalı araç ile çekildiği esnada, … plakalı aracın frenlerinin tutmaması nedeniyle… plakalı araca çarpması şeklinde meydana gelen trafik kazasında davacının miras bırakanı (annesi) … vefat ettiği, meydana gelen olayda …plakalı araç sürücüsünün %75, … plakalı araç sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduklarının tespit edildiği, davacının, bu vefat nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunduğu ve Mahkemece de talebin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. 2918 sayılı KTK.’nın 102. maddesi uyarınca, “Bir römorkun veya yarı römorkun veya çekilen bir aracın sebep olduğu zararlardan dolayı, çekicinin işleteni, motorlu aracın işleteninin sorumluluğuna ilişkin hükümlere göre sorumlu tutulur. Çekilen araçla ilgili olarak sorumluluk genel hükümlere tabidir.” 2918 sayılı KTK.’nın 3. maddesinde “Çekici : Römork ve yarı römorkları çekmek için imal edilmiş olan ve yük taşımayan motorlu taşıttır. ” şeklinde tanımlanmıştır. Davalı vekili her ne kadar olayda kazaya karışan araçlar arasında “çekici – çekilen ilişkisi ” olduğunu, ZMSS Genel Şartları gereğince davanın çekicinin sigortacısına yöneltilmesi gerektiğinden çekilen aracın sigortalısı konumundaki müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını iddia etmiş ise de yukarıda özetlendiği gibi somut uyuşmazlıkta, arızalanan sigortalı aracın bağlandığı … plakalı otomobil 2918 sayılı KTK.’nın 3. maddesinde tanımlanan çekici kavramına girmediği gibi kazaya karışan araçlar arasında KTK’nın 102.maddesinde belirtildiği şekilde “çekici – çekilen ilişkisi” bulunmamaktadır. Başka bir deyişle, müteveffanın içinde yolcu olduğu ve davalıya trafik sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan hususi araç bir başka hususi araç tarafından halat ile çekilirken kaza meydana gelmiştir. Dolayısıyla, ZMSS poliçesi kapsamında davalı tarafın sorumlu tutulmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Bu nedenle davacının bu yöndeki istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. Davalı vekilinin, faizin türüne yönelik istinaf iddia ve itirazına gelince olay haksız fiilden kaynaklandığından ve davacının miras bırakanın (annesinin) içinde bulunduğu ve davalı tarafça sigortalı bulunan araç hususi bir araç olduğundan yasal faize hükmedilmesi gerekirken avans faizine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Başka bir deyişle, davalı vekilinin bu yöndeki iddia ve itirazı yerindedir. Bu bağlamda; davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararının faizin türü yönünden düzeltilmesi amacıyla kaldırılmasına ve esas hakkında yeniden hüküm oluşturulmasına karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince, İlk Derece Mahkemesi kararının faizin türü yönünden düzeltilmesi amacıyla KALDIRILMASINA ve esas hakkında yeniden hüküm OLUŞTURULMASINA, Buna göre:1-Davanın kabulü ile 18.751,50 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine,2-Alınması gerekli 1.280,91 TL harcın peşin alınan 24,30 TL ve 48,00 TL ıslah harcından mahsubu ile 1.208,61 TL nin davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca hesaplanan 2.250,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,4-Yargılama sırasında davacı tarafından yapılan 2.074,00 TL yargılama gideri ile 24,30 TL peşin harcı ile 48,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 2.146,30 TL giderin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan bakiye kısım olması halinde karar kesinleştiğin ve talep halinde davacıya iadesine,B-İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN;1-Davalı tarafından peşin olarak yatırılan istinaf karar harcının, istem halinde İlk Derece Mahkemesi tarafından kendisine iadesine,2-İstinaf aşamasında davalı tarafından yapılan 36,50 TL posta ve tebligat giderinden ibaret yargılama gideri ile 85,70 TL istinaf başvuru harcının davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, 3-İstinaf başvurusu nedeniyle davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine, Dair dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/05/2019