Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1599 E. 2019/466 K. 28.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1599
KARAR NO : 2019/466
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 03/03/2017
NUMARASI : 2015/419 Esas 2017/200 Karar
DAVA : Araçta Değer Kaybı Tazminatı
KARAR TARİHİ: 28/03/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 14.10.2014 tarihinde davalı … yönetimindeki … plakalı aracın (damperli kamyon) kavşağa kontrolsüz girerek davacının sevk ve idaresindeki … plakalı aracı fark etmeyerek çarpması sonucu maddi hasarlı kazaya neden olduğunu, tutanakta bu hususun ikrar edildiğini, davacı aracında hasar ve değer kaybı oluştuğunu, kazadan sonra düzenlenen tutanak ve fotoğrafların davalının kusurlu olduğunu ortaya koyduğunu, söz konusu durum üzerine davalılardan …. A.Ş.’ye ihtarname çekildiğini ancak cevap verilmediğini, KTT komisyonunca kaza oluş şekil ve kuralları, araç duruş pozisyonları ve araçların geçiş kolaylığı için geçiş sırası dikkate alınmaksızın ve herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin davacıya %100 oranında kusur yüklendiğini, davacının hasarsızlık indiriminden faydalanamadığını, öncelikle kazada davacının kusurlu olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini beyanla, davacıya ait … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı bakımından şimdilik 5.000,00 TL’nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı …San. Tic. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Kazada her iki aracın da kavşaktaki kırmızı ışıkta durduğunu, davalıya ait aracın dönüş yapmak için davacı aracından daha önce kalkış yaptığını, davalının sağında oldukça geniş bir alan olmasına rağmen davalı aracına çok yakın durduğunu, yeşil ışık yandığı sırada önce geçmek için aceleci davrandığını, hızlı kalkış yaptığı sırada davalı aracının sağ ön tarafına çarptığını, tutanağın ve fotoğrafların Komisyon tarafından incelendiğini ve davacının % 100 oranında kusurlu bulunduğunu, kazada davalı sürücünün kusursuz bulunduğunu, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle: … plakalı aracın davalı şirkete sigortalı olduğunu, poliçe teminatının 26.800,00 TL olduğunu, davadan önce davalı şirkete başvurulmadığını ve herhangi bir hasar dosyasının açılmadığını, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu iddiasını kabul etmediklerini, kusur yönünden bilirkişi incelemesi yapılmasını istediklerini, davacının aracındaki hasarda değiştirilen parçaların bedellerinin piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığının belli olmadığını, değer kaybına ilişkin taleplerin poliçe teminatı dışında kaldığını, dolayısıyla bu taleplerinin reddedilmesi gerektiğini, temerrüdün belgelerle başvurudan itibaren 8 gün sonra oluştuğunu, faiz oranı olarak avans faizi talep edildiğini ancak haksız fiilden kaynaklandığından yasal faiz istenebileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmişir. Davalı … davaya cevap vermemiştir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda: “Davanın kısmen kabulüne, 4.700,00 TL’nin davalılardan … San. Tic. İnşaat A.Ş ile …’dan kaza tarihi olan 14/10/2014 tarihinden itibaren davalı … Sigorta A.Ş ‘den dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine” karar verilmiş, karara karşı davacı vekili ile davalı …San. Tic. İnş. AŞ vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Yerel mahkeme tarafından verilen kararda kısmen ret nedeniyle davalılar lehine tek bir vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken her davalı vekiline ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiğini, araçta meydana gelen değer kaybı zararı hesap edilirken dava konusu aracın kaza tarihi itibariyle mevcut kasko değeri olan 124.063,00 TL üzerinden zarar hesabı yapıldığını, bu hususun usul ve yasaya açıkça aykırı olduğunu, kaza tarihindeki gerçek değeri yerine kasko değeri dikkate alınıp onun üzerinden pazarlık indirimi düşülmesinin hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … San. Tic. İnş. AŞ vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Yerel mahkeme kararının taraflara atfedilen kusur oranları yönüyle hukuka aykırı olduğunu, kazada davacı sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, dava konusu tazminattan davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, müvekkilinin sigorta poliçesi kapsamındaki tazminattan sorumlu tutulamayacağını, sigorta poliçe limitini aşan bir miktar söz konusu olduğu takdirde davalı müvekkili şirket aleyhine tazminata hükmedilebileceğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Kusur tespitine ilişkin 29/07/2016 tarihli bilirkişi raporunda, kazanın oluşumuna ilişkin dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin mevzuata uygun bir şekilde değerlendirilmesine, kazaya karışan araç sürücülerininin müşterek tutanaklarındaki beyanları ile rapor arasında -olay yeri krokisi dışında- bir çelişki bulunmamasına göre davalı vekilinin kusura ilişkin istinaf itirazlarının yerinde olmadığı anlaşılmıştır. Yine, somut olayda üçüncü kişiye verilen zarar nedeniyle davalı işletenin 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu hükümleri uyarınca zorunlu mali mesuliyet sigorta şirketiyle müteselsil sorumlu olmasına göre; davalı işleten vekilinin, davalının teminat limitini aşan zararlar bakımından sorumlu olduğuna ilişkin istinaf itirazlarının da reddine karar vermek gerekmiştir. Ancak, hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş ikinci el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki ikinci el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın, kasko değeri üzerinden pazarlık payı ve önceki kazalarında oluşan değer kaybı indirilip bu değer üzerinden de hasar miktarı ile muhtelif çarpanlarla hesaplama yapılarak sağlanmıştır. Dolayısıyla, bilirkişi raporunda belirtilen yöntemle değer kaybının tespit olunduğu rapora dayalı olarak hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bu durumda yargısal uygulamalarda kabul edilegeldiği üzere, mahkemece aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalı tarafın savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının belirlenmesi, meydana gelebilecek çelişkilerin giderilmesi yönünden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık yeni (veya ek) bir rapor alınması, ondan sonra dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Bu nedenlerle, davalı …San. Tic. İnş. A.Ş.’nin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca esastan reddine; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile, İlk Derece Mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca kaldırılmasına, kararın kaldırılmasına ilişkin kararın kapsamı ve niteliği itibariyle davacı vekilinin diğer istinaf itirazlarının bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davalı … San. Tic. İnş. AŞ vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1.maddesi uyarınca esastan REDDİNE,2-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararın KALDIRILMASINA,3-Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde İlk Derece Mahkemesince iadesine,5-Davalı …San. Tic. İnş. AŞ’nin istinaf talebi bakımından Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 341,55 TL harçtan peşin alınan 85,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 256,05 TL harcın davalı …San. Tic. İnş. AŞ’den tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, artan gider avansının iadesine,7-Davalı …San. Tic. İnş. AŞ tarafından yapılan istinaf yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının iadesine,8-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti tayinine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.28/03/2019