Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1567 E. 2019/436 K. 21.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1567
KARAR NO : 2019/436
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 27/02/2017
NUMARASI : 2015/541 Esas 2017/124 Karar
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
KARAR TARİHİ: 21/03/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 08/01/2013 tarihinde davalı …. şirketine ait diğer davalı …. sevk ve idaresindeki …. plakalı halk otobüsünde yolcu iken meydana gelen kaza sonucu müvekkilinin kalçasının çıktığını, Sağlık Bakanlığı İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu Raporundaki tespite göre 06/03/2015 tarihi itibariyle %12 maluliyeti olduğunu, bu sebeplerle tedavi, refakatçi, ambulans, yol, yemek masrafları, efor kaybı zararı, 6 ay çalışamamaktan kaynaklanan ücret kaybı olmak üzere toplam 5.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müteselsilen tahsiline, 30.000,00 TL manevi tazminatın davalılar …. ve …. Şirketinden kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, yoğun kar yağışı ile birlikte kayganlaşan yokuştan inerken tüm gayretine rağmen kazaya engel olamadığını, yola tuzlama yapmayan belediyenin kazanın oluşumunda tek başına sorumlu olduğunu, müvekkilinin elinden gelen tüm gayreti gösterdiğini, kusuru bulunmayan müvekkilinin kazadan sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …. A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin sigortalısının kusuru ile 3. şahıslara verdiği zararı poliçe teminat limiti ile sınırlı olmak üzere tazmin etmekle mükellef olduğunu, öncelikle kusur oranının tespiti gerektiğini, maluliyet oranının ATK 3. İhtisas Kurulundan aldırılacak rapor ile belirlenmesini, müvekkilinin davacının tedavi giderlerinden ve tedavi giderleri dönemine ait geçici iş göremezlik zararlarından sorumlu olmadığını beyanla, aleyhe hüküm kurulacak olması halinde …. tarafından yapılan ödemelerin müvekkili şirketin sorumluluğundan tenziline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …Tic. San. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkilinin kusurunun bulunmadığını, trafik kazasının, kaza tespit tutanağında da belirtildiği gibi yolun kaygan ve kar yağışlı olmasından kaynaklandığını, müvekkilinin diğer davalı …A.Ş.’den hat kiralama ilişkisi çerçevesinde araç kiraladığını, aracın kaskolu olduğunu ifade ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ….A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle: Müvekkili şirketin davalılarla birlikte sorumlu tutulamayacağı gibi olayın tarafı dahi olmadığını, müvekkili şirketin toplu taşıma yapılacak hatların 3. şahıslara kiralanması noktasında yetkilendirilmiş bir İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı iştiraki olduğunu, bu yetki kapsamında bu hatları belli bir bedel karşılığında 3. kişilere kiraladığını, bu nedenle dava konusu otobüsün çalıştığı hattı diğer davalı şirkete kiralayan müvekkilinin dava konusu kaza sebebi ile herhangi bir sorumluğunun olmadığını, davacının maddi ve manevi tazminat talepleriyle açtığı davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddine, aksi takdirde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; maddi tazmitan talebi açısından dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 15.000,00 TL tazminatın olay tarihi olan 08/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar…. ve …Ticaret San. Ltd. Şti’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davalıya verilmesine karar verilmiştir.Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Müvekkilinin kaza nedeniyle 6 ay boyunca evde yatalak olarak yattığını, daha sonra fizik tedavi gördüğünü, tedavi sonrasında da İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Sağlık Kurulu raporundaki tespite göre ömür boyu iyileşemeyecek şekilde %12 kaybının mevcut olduğunu, kaza sırasında kafasını çarpmasından dolayı daha önce geçirdiği ameliyat sebebi ile kafatasına takılan protezin çarpmanın şiddeti ile içe doğru göçtüğünü, bu göçük beyne baskı yaptığından epilepsiye neden olduğunu, epilepsinin müvekkilinin hayatını tamamen kısıtladığını, manevi tazminat miktarını düşük tuttukları halde mahkemece talep edilen manevi tazminatın yarısına hükmedildiğini belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …Tic. San. Ltd. Şti. vekili istinaf dilekçesinde özetle: Davacı tarafın yaşadığı trafik kazasında müvekkilinin hiçbir kusurunun bulunmadığını, kazanın meydana geldiği güzergâhın tuzlanmaması ve gerekli olan bakımın yapılmamasından dolayı güzergâhın değiştirilmesi gerektiği noktasında ….’den hiçbir bilgilendirme gelmediğini, müvekkili şirketin davacının manevi tazminat taleplerinden sorumlu tutulmasının hukuka aykırı ve haksız nitelikte olduğunu, manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …A.Ş. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle: Davacının talebinin sebepsiz zenginleşmeye neden olacağını, manevi tazminata ilişkin müvekkili şirket hakkında karar tesis edilmediğini, hükmün açık ve anlaşılır olması amacıyla manevi tazminatın müvekkili şirket yönünden husumet yokluğundan reddine ve müvekkili şirket için reddedilen manevi tazminat yönünden vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin, 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun 26.madde hükmüne uygun şekilde kurulmuş bir İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki olduğunu, mahkemece müvekkili şirket lehine veya aleyhine manevi tazminata ilişkin hüküm kurulmadığını ve reddedilen manevi tazminat açısından vekalet ücretine hükmedilmediğini, bu nedenle hüküm kısmının hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.Dava, trafik kazası sonucu maluliyetten kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir.HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Halk otobüsünde yolcu konumunda olan davacı, dosyada bulunan maluliyet raporuna göre %12 oranında daimi maluliyete uğramıştır. Bu konuda taraflar arasında bir uyuşmazlık yoktur. İstinaf başvurusunda bulunan davacı vekili ile davalı …. San. Ltd. Şti. vekili tarafından manevi tazminat miktarının dosya içeriğine uygun olmadığı ileri sürülmüş ise de; davacının yolcu konumunda olması, dolayısıyla olayda kusurundan söz edilemeyeceğinden manevi tazminatın belirlenmesinde ölçü olarak gözönüne alınamayacağı, dosyaya yansıyan tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve ayrıca paranın alım gücü ile davacının maluliyet oranı birlikte değerlendirildiğinde mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarının TBK’nın 56/1. maddesindeki düzenlemeye uygun olduğu, bu yöndeki istinaf itirazlarının reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Diğer yandan işleten-davalı …Tic. San. Ltd. Şti. vekili olayda işleteni olduğu aracın sürücüsünün kusurlu bulunmadığını kazanın meydana geldiği yerde yol bakımının gereği gibi yapılmadığını ileri sürmekte ise de; anılan istinaf itirazları ve savunmalar, yukarıda da açıklandığı üzere, araçta yolcu konumundaki davacıya karşı ileri sürülebilecek ve tazminat miktarının belirlenmesinde esas alınacak hususlar olmayıp ancak yol bakımından sorumlu olduğu ileri sürülen kurum veya kişilere karşı ileri sürülebilir niteliktedir. Bu nedenle bu davalının kusura ilişkin itirazlarının da reddi gerekmiştir.Davalı ….A.Ş. vekilinin; mahkemece müvekkili şirket lehine veya aleyhine manevi tazminata ilişkin hüküm kurulmadığı ve reddedilen manevi tazminat açısından vekalet ücretine hükmedilmediği yönündeki istinaf itirazları da dosya içeriğine uygun değildir. Dava dilekçesi incelendiğinde, davacının manevi tazminata ilişkin istemlerini davalılar ….ve …Tic. San. Ltd. Şti.’ne yönelttiği, davalı….A.Ş.’den manevi değil, maddi tazminat talebinde bulunduğu ve dolayısıyla mahkemece talep konusu edilmeyen bir hususta olumlu veya olumsuz karar verilmesi imkanın da bulunmadığı değerlendirilmekle bu davalının istinaf itirazlarının reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Belirtilen nedenlerle, davacı vekilinin, davalı … A.Ş. vekilinin ve davalı …. Tic. San. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :1-Davacı vekilinin, davalı … A.Ş. vekilinin ve davalı ….Tic. San. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE,2-Davacının istinafı yönünden, Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL istinaf karar harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-Davalı …. A.Ş.’nin istinafı yönünden, Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 44,40 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 13,00 TL istinaf karar harcının bu davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,4-Davalı … Tic. San. Ltd. Şti.’nin istinafı yönünden, Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 1.024,65 TL harçtan peşin alınan 256,16 TL’nin mahsubu ile bakiye 768,49 TL istinaf karar harcının bu davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,5-Davacının, davalı …. A.Ş.’nin ve davalı …. Tic. San. Ltd. Şti.’nin istinaf başvuruları nedeniyle yaptıkları yargılama giderlerinin kendileri üzerinde bırakılmasına,6-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, 7-İstinaf yargılama giderleri için yatırılan gider avansından artan kısmın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 362/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.21/03/2019