Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1542 E. 2019/856 K. 23.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1542
KARAR NO : 2019/856
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 11/04/2017
NUMARASI : 2015/1169 Esas – 2017/272 Karar
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 23/05/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 02/02/2015 tarihinde, davalı iş veren ….Sanayi ve Ticaret A.Ş’ye ait ve davacıların miras bırakanı … sevk ve yönetimindeki … plakalı araç ile … sevk ve idaresindeki … plakalı araçların çarpışması sonucu meydana gelen trafik kazasında davacıların miras bırakanı … ve aynı araçta yolcu olarak bulunan…. ile karşı araç sürücüsü … vefat ettiğini, davalı … A.Ş’nin … plakalı aracın kasko sigortacısı, davalı …A.Ş’nin … plakalı aracın ZMS (trafik) sigortacısı olduğunu, müvekkillerinin miras bırakanın vefatı nedeniyle destekten yoksun kaldıklarını, manevi olarak zarara uğradıklarını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması koşuluyla davacı … için 1.000,00 TL, davacılar …. için 250,00 ‘şer TL’den olmak üzere toplam 1.500,00 TL detsekten yoksun kalma tazminatı ile davacı … için 50.000,00 TL, davacılar … ile … için 25.000,00 ‘er TL’den olmak üzere toplam 100.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan alınarak davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen kaza nedeniyle her iki araç sürücüsünün %50 ‘şer oranında kusurlu olduklarını, davacı … kazanın meydana geldiği ve babasının öldüğü tarihte 27 yaşında olduğunu, bu nedenle destekten yoksun kalma tazminatını talep edemeyeceğini, diğer davacılar eş … 08/06/1960 doğumlu, kızı … 26/05/1991 doğumlu olduğuna göre Yargıtay’ca benimsenen ve öngörülen ilkeler çerçevesinde ve kusur durumuna göre hesaplanacak destek tazminatından fazlasını ve başka bir yöntemle hesaplanacak tazminatı kabul etmediklerini, kendilerine ait aracın ZMSS ve kasko sigorta bilgilerini davacı ve vekillerine verdiklerini, kasko poliçesinde manevi tazminat klozunun mevcut olduğunu, talep edilen manevi tazminat miktarının yüksek olduğunu, davalı sigorta şirketinin kaza tarihinden bu yana geçen bunca zamana rağmen davacılara destek tazminatı ödemediğini, bunun kabul edilebilir bir durum olmadığını, böylece hem sigortalısını zararlandırdığını hem de hak sahiplerini mağdur ettiğini, Mahkemece bu hususun değerlendirilmesi gerektiğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı ..A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan… plakalı aracın kaza tarihi itibariyle müvekkili nezdinde kasko + filo plus genişletilmiş kasko sigorta poliçesiyle sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun kusur oranında ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, müvekkili sigorta şirketi tarafından ferdi kaza teminatı olarak 50.000,00 TL limitli sigorta bedelinin davacılara ödendiğini, meydana gelen zararın öncelikle trafik sigortasından karşılanması gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğunun ispatlanması davacıların maddi zararının ispatlanması gerektiğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan …plakalı aracın müvekkili nezdinde ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, vefat eden şahsın müvekkili şirket nezdinde sigrotalı olan aracın sürücüsü ve işleteni olduğunu, tek taraflı kazaya kendi kusuru ile sebebiyet verdiğini, bu nedenle tazminat talep edemeyeceğini, … plakalı aracın müvekkili nezdinde kaza tarihi itibariyle ZMSS poliçesiyle sigortalı olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limitiyle sınırlı olduğunu, gerçek zararın teminat altına alındığını, gerçek zararının tespit edilmesi gerektiğini, vefat eden şahıslara SGK tarafından bir ödeme yapılmış ise bu ödemenin tazminat miktarından mahsubunun gerektiğini, müvekkili şirketin temerrüde düşmediği gibi davanın açılmasına da sebebiyet vermediğini iddia ederek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince, “Davacı tarafın maddi tazminat taleplerinin varılan sulh anlaşması sonucu konusuz kalması nedeniyle bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 40.000,00 TL manevi tazminatın müteveffa eşi …. için, 20.000,00 TL manevi tazminatın müteveffa kızı … için, 20.000,00 TL manevi tazminatın müteveffa oğlu … için dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …şirketi ve … San ve Tic A.Ş.’den müşterek ve mütesellilen tahsili ile davacılara verilmesine, … A.Ş. Yönünden manevi tazminat talebinin reddine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı… Sanayi ve Ticaret A.Ş. vekili istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı….Sanayi ve Ticaret A.Ş vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; karara esas alınan bilirkişi raporunda taraflarına kusur addedilmediğini ve iş bu kararda beyanlarının değerlendirilmeksizin eksik inceleme ve değerlendirilme neticesinde karar tesis edildiğini, ayrıca karara esas alınan bilirkişi raporuna göre, müteveffa … %75, … %25 kusurlu kabul edildiği halde müvekkili şirketin borcun tamamından sorumlu tutulmasının yanlış olduğunu, davacılar lehine verilen 80.000,00 TL manevi tazminatın fahiş olduğunu, davacıların maddi ve manevi tazminat taleplerinin zamanaşımına uğradığını, TBK’nın 60.maddesine göre zamanaşımından dolayı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirmiştir. HMK’nın 355.maddesi gereğince, kamu düzeni ve istinaf sebepleriyle sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda:Dava, çift taraflı ölümlü trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından 02/02/2015 tarihinde, davalı ….Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin işleteni, davalı … A.Ş’nin manevi tazminat klozu bulunan kasko sigortacısı ve davacıların miras bırakanı … sürücüsü olduğu …. plakalı araç ile davalı …A.Ş’nin ZMSS sigortacısı olduğu … plakalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada, her iki araç sürücünün vefat ettiği, davacıların, miras bırakanı … vefatı nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat talepli iş bu davayı açtıkları anlaşılmıştır. Davanın dayanağını oluşturan olay, ölümlü bir trafik kazasıdır. KTK’nın 109/2.maddesine göre “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar. Dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve ceza kanunu bu fiil için daha uzun bir zaman aşımı süresi öngörmüş bulunursa, bu süre, maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” Dava konusu kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 85/1 ve 66/1-d maddelerine göre, ceza dava zamanaşımı 15 yıldır. Kaza tarihi olan 02/02/2015 tarihi ile dava tarihi olan 07/12/2015 tarihi dikkate alındığında 15 yıllık ceza dava zamanaşımının dolmadığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla, davalı tarafın zamanaşımına yönelik istinaf iddia ve itirazı yerinde değildir. TBK’nın “manevi tazminat” başlıklı 56/2.maddesine göre, ölüm halinde, ölenin yakınlarına manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verebilir. TBK’nın 56/2. maddesi gereğince, hükmedilecek para, zarara uğrayanda manevi huzur duygusunu doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın miktarı onun amacına göre belirlenmelidir.Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. Hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Dosyadaki deliller ( kazanın oluş şekli, kusur oranları, müteveffanın geride kalan eş ve çocuklarının sosyal ve ekonomik durumları, çocukların yaşları ve eğitim durumları, davalıların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, vs..) ve yukarıdaki açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, davacıların her biri için verilen manevi tazminat miktarının, manevi tazminat müessesinin amacına, dosya kapsamına ve hakkaniyete uygun olduğu kanısına varılmıştır. Bu nedenle; HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince, davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş vekilinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş vekilinin yukarıda esas ve karar numarası belirtilen İlk Derece Mahkemesi kararına karşı yaptığı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Kanunu’na göre alınması gereken 5.464,80 TL harçtan peşin alınan 1.366,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.098,60 TL harcın davalı … Sanayi ve Ticaret A.Ş ‘den tahsili ile Hazineye irat kaydına,3-Davalı …Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, artan gider avansının iadesine,4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 23/05/2019