Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1481 E. 2019/720 K. 16.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1481
KARAR NO : 2019/720
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 07/06/2017
NUMARASI : 2016/1111 Esas – 2017/544 Karar
KARAR TARİHİ: 16/05/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle: 07/07/2006 tarihinde davalı şirkete sigortalı … plakalı aracın … plakalı araçla çarpışması sonucu … plakalı araç sürücüsü olan davacının ağır şekilde yaralanarak sürekli malul kaldığını, … plakalı aracın sigortacısı olan davalıya dava öncesi başvuru yapıldığını, bunun üzerine hasar dosyası açıldığını ancak altı yılın sonunda ödeme yapılamayacağının bildirildiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL meslekte kazanma gücü kaybı ve 100,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 200,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Asıl davada davalı … Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle: Sorumluluk sigortası sözleşmelerinden doğan her türlü tazminat davasının, hak sahibinin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde zarara neden olan olay tarihinden itibaren on yıl sonra zamanaşımına uğradığını belirterek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Asıl davadaki dava dilekçesini tekrarla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100,00 TL meslekte kazanma gücü kaybı tazminatı, 100,00 TL bakıcı gideri ve 21.670,00 TL tedavi masrafının tüm davalılardan; 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılar … ve …’dan, olay tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Birleşen davada davalı … Sigorta Şirketi cevap dilekçesinde özetle: Davacının Ümraniye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2006/666 Esas sayılı dosyasını takip etmeyerek 2012/498 karar sayısı ile “davanın açılmamış sayılmasına” karar verildiğini, bu karar ile dava açılmasına bağlı tüm hukuki sonuçların ortadan kalktığını, davacının kaza nedeniyle zarara uğradığı iddiasında ise davaya devam ederek hak iddiasında bulunması beklenirken, davayı takip etmeyerek talep hakkının zamanaşımına uğramasına sebebiyet verdiğini belirterek davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafından ikame edilmiş olan İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1111 Esas sayılı dosyası ile konusu, tarafları ve dava sebebi aynı olan iki ayrı dava olduğunu, her iki davanın da meslekte kazanma gücü kaybı ve bakıcı gideri talebine ilişkin olduğunu, davanın halen derdest bulunması sebebiyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalılar … ve … davaya cevap vermemişlerdir. İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda: “HMK 116-KTK 109/2 yollaması ile 85, TCK 66 maddeleri gereğince davanın zamanaşımı nedeni ile reddine; Birleşen İstanbul Anadolu 9. Asliyet Ticaret Mahkemesi dosyasında da davalılar sürücü … ve İşleten … hakkındaki davanın da HMK 116-KTK 109/2 yollamasi ile 85, TCK 66 maddesi gereğince zamanaşımı nedeni ile davalı … sigorta hakkındaki davanın mahkememiz dosyası ile karar verilmiş olduğundan derdestlik nedeni ile reddine” şeklinde karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Taleplerinin zamanaşımına uğramadığını, müvekkilinin vekalet verdiği … Hiz. Ltd. Şti. tarafından davalı şirkete davadan önce 15/09/2010 tarihinde tazminat talebi ile başvurulduğunu, açılan hasar dosyası ile taleplerinin işleme konulduğunu, davalı şirket tarafından 6 yıl sonra zararın zamanaşımı sebebiyle ödenemeyeceğinin bildirilmesinin hukuken kabul edilemeyeceğini, İstanbul Anadolu 9. Ağır Ceza Mahkemesinin 2011/267 Esas sayılı dosyasında 06/02/2014 tarihinde karar verildiğini, bu dosyadan alınan Adli Tıp Kurumu raporu ile maluliyetin kazaya bağlı olduğu, bir başka deyişle darp edilme sonucu oluştuğuna dair kesin bir sonuca varılamadığını, ceza dosyası kararı kesinleştikten sonra davalı şirketten zararın karşılanmasını talep ettiklerini, davalı şirketin zamanaşımına yönelik itirazlarının iyi niyetli olmadığını, zarar ve fail tam olarak öğrenilmeden zamanaşımının başlamasının mümkün olmadığını, ayrıca diğer davalıların da zamanaşımı itirazlarının bulunmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Dava ve birleşen dava, trafik kazasından kaynaklanan yaralanma nedeniyle maluliyet, bakıcı gideri ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda:Zamanaşımı def’i ancak bunu ileri süren taraf lehine hukuki sonuç doğurur. Dolayısıyla, zamanaşımı def’inde bulunmayan taraf yararına hukuki sonuç doğacağından söz edilemez. Somut olayda, davalılardan sigorta şirketi vekili süresinde zamanaşımı def’inde bulunmuş, ihtiyari dava arkadaşı durumundaki birleşen davada davalı olan … ile … ise davaya cevap vermemişler ve zamanaşımı def’inde de bulunmamışlardır.Bu durumda mahkemece, davalılar … ve … yönünden davaya devam edilerek toplanacak deliller ve varılarak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken sadece davalı … vekili tarafından ileri sürülen zamanaşımı def’inin, ihtiyari dava arkadaşı olan diğer davalılar … ve …’ya da sirayet ettirilerek, bu davalılar hakkında açılan davanın da zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi isabetli değildir.Belirtilen nedenlerle; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının -Dairemiz kararının niteliği ve şekli itibariyle, davacı vekilinin davalı … ile ilgili karara ilişkin karar bakımından istinaf itirazları bu aşamada incelenmeksizin- kaldırılmasına karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davacı vekilinin, istinaf başvurusunun ESASTAN KABULÜ ile, yukarıda esas ve karar numarası yazılı İlk Derece Mahkemesi kararlarının HMK’nın 353/1-a/6. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,
2- Davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- Davacı tarafça yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istem halinde iadesine,
4- Davacının istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderlerinin Mahkemece yeniden yapılacak yargılamada verilecek kararda nazara alınmasına,
5- İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
6- İstinaf aşamasında yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a maddesi uyarınca kesin olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.16/05/2019