Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1447 E. 2019/118 K. 07.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1447
KARAR NO : 2019/118
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 31/07/2017
NUMARASI : 2017/3424 D.İş Esas 2017/3417 D.İş Karar
(İtiraz Hakem Heyeti’nin 12/07/2017 tarih 2017/İHK-2503)
DAVA : Trafik Kazasından Kaynaklanan Ölüm Nedeniyle Destekten Yoksun Kalma Tazminatı
KARAR TARİHİ: 07/02/2019
Yukarıda yazılı Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili başvuru dilekçesinde: 16.10.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davalı şirkete sigortalı … plakalı araç içerisinde sürücü konumunda olan 1983 doğumlu olan … vefat ettiğini geride eşi … kaldığını, davalı şirket tarafından düzenlenen poliçede kişi başına ölüm halinde 310.000,00 TL vefat teminatı sağlandığını, davalının limit dahilinde zarardan sorumlu olacağının alınacak bilirkişi raporu ile anlaşılacağını, müteveffanın gelir durumunun asgari ücret olduğunu, buna göre hesaplama yapılması gerektiğini, davaya konu kazada hak sahibi olan müvekkilinin kazanın oluşumunda herhangi bir kusurunun bulunmadığını, davalı şirketin avans faizinden sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müteveffanın geride kalan eşi …. için şimdilik 40.050,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalının temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde: Dava konusu kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, dava konusu kazada başvuranın eşinin vefat ettiğini, bu nedenle müvekkili şirkete yapılan tazminat talebi değerlendirilerek kimsenin kendi kusurundan faydalanamayacağı ilkesi gereği trafik sigortası teminatı kapsamı dışında kalan tazminat talebinin reddedildiğini, başvuran vekili tarafından destekten yoksun kalma tazminatının talebiyle iş bu başvurunun yapıldığını, tazminat talebinin teminat kapsamı dışında olduğunu, hesaplamalarda ölüm tablosu olarak TRH 2010 tablosunun dikkate alınması gerektiğini, hesaplamalarda iskonto oranı (teknik faiz) %1,8 dikkate alınması gerektiğini, temerrüt tarihinden avans faiz isteminin haksız olduğunu, sigortalı aracın özel araç olması nedeniyle hükmolunan tazminata yasal faiz işletilmesi gerektiğini, başvuran lehine hükmedilen vekalet ücretinin beşte biri oranında olması gerektiğini belirterek başvurunun reddini talep etmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti: Başvuru sahibinin talebinin 40.050,00 TL için 02.01.2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle sigorta şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar vermiş, davalı tarafça karara itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti, davalı vekilinin itirazının reddine karar vermiş, bu karara karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde: Başvuru sahibinin tazminat talebinin teminat kapsamı dışında olduğunu, Yargıtay Hukuk Genel Kurul kararlarına göre aracın işleteni ve sürücüsü iken meydana gelen kaza sonucu hayatını kaybedenin %100 kusuruyla meydana gelen kaza nedeniyle sigorta şirketinin sorumluluğunun bulunmadığının belirtildiğini, başvuru sahibi vekili lehine hükmedilen vekalet ücretinin hatalı olduğunu belirterek usul ve yasaya aykırı kurul kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Dava, tek taraflı trafik kazası sonucu ölen araç sürücüsünün eşi tarafından, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davalıdan destekten yoksun kalma tazminatı tahsili istemine ilişkindir.HMK’nın 355. maddesi kapsamında istinaf itirazları ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme sonunda: Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. maddesi uyarınca, aynı kanunun 85. maddesinde belirtilen, bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olması durumunda, poliçe limiti dahilinde işletenin sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırılması zorunludur.Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi, tarafların haklarını, temerrüde ilişkin hükümler ile genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Genel şartların C.10. maddesi ile 12/08/2003 tarihli ve 25197 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni genel şartlar C.11 maddesine göre genel şartlar yürürlük tarihi olan 01.06.2015 tarihinden sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır. Bunun sonucu olarak artık eski genel şartların, yeni genel şartların yürürlük tarihinden sonra düzenlenen poliçelerde uygulanma olanağı bulunmamaktadır.Somut olayda, kazanın 16/10/2016 tarihinde gerçekleştiği, poliçenin ise ZMMS Genel Şartlarının yürürlüğe girdiği tarihten sonra 14/03/2016 günü tanzim edilmiş olduğu görülmektedir. Başvuru ile başvuru sahibinin desteği sürücü … sevk ve idaresindeki araçla tam kusurlu ve tek taraflı olarak meydana gelen trafik kazasında ölmesi sonucu destekten yoksun kaldığı iddiası ile başvuru sahibi, murisin kullandığı aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olan davalı şirketten destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur. Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’nın A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacı ya da Güvence Hesabının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında mutlaka ölen kişinin üçüncü bir kişi olması gerekir. İşletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücünün üçüncü kişi olarak kabul edilmesi mümkün değildir.Yine genel şartların A.6. maddesinin (d) bendinde destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı talepleri, teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle sürücünün asli kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında değildir. Kaza tarihinde yürürlükte bulunan Karayolları Trafik Kanunu’nda da sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan destek tazminatı talepleri ile destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerini sigorta teminat kapsamında olduğuna ilişkin bir düzenleme olmadığı ve kapsama giren teminat türleri arasında bulunmamasına göre, başvuru sahibinin desteğinin kusuruna denk gelen destek tazminatını talep etme hakkı bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk(Trafik) Sigortası Genel Şartlarının yürürlük tarihinden sonraki kazalarda, bu tarihten sonra düzenlenen poliçeler ile ilgili verdiği kararlar da bu yöndedir.Belirtilen nedenlerle, başvuru sahibi eş … başvurusunun reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yönünde verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu sonucuna varıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :A-Davalı sigorta şirketi vekilinin istinaf başvurusunun istinaf başvurusunun esastan KABULÜ ile, HMK’nın 353/1-b/2. maddesi uyarınca yeniden esas hakkında karar verilmek üzere Sigorta Tahkim Komisyonu/İtiraz Hakem Heyeti kararının KALDIRILMASINA,Buna göre; 1-Davacının destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkin başvurusunun REDDİNE, 2-6728 sayılı Yasa’nın 36.maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına,3-Başvuru sahibi tarafından yapılan 600,00 TL başvuru ücreti ile 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 1.100 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak başvuru sahibine ödenmesine, 4-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,5-Davalı vekil ile temsil edilmiş olduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. ve Sigortacılık Kanunu’nun 30/17. maddesine göre reddedilen kısım üzerinden 1/5 oranda hesaplanan 951,10 TL vekalet ücretinin başvuru sahibinden alınarak davalıya verilmesine, B- İstinaf Başvurusu Açısından;1-6728 sayılı Yasa’nın 36. maddesi ile değişik 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı 1 sayılı Tarifenin A) Mahkeme Harçları başlıklı bölümünün III- Karar ve ilam harcı başlıklı alt bölümünün birinci fıkrasının (a) bendi gereğince harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde iadesine,2-İstinaf incelemesi duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,3-Davalı tarafından yatırılan gider avansından harcanan 43,00 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, sarf edilmeyen kısmın yatırana iadesine, 4- İstinaf sonucuna göre, … A.Ş. tarafından tehiri icra talebi kapsamında icra dosyasına sunulan, … Bankası Karaköy Şubesinin 02/08/2017 tarih ve … numaralı 59.000 TL bedelli teminat mektubunun, İİK’nın 36/5. maddesi uyarınca davalı … A.Ş.’ye iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, HMK’nın 361. maddesi uyarınca kararın tebliği tarihinden itibaren iki hafta içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesine hitaben verilecek temyiz dilekçesi ile temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.07/02/2019