Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1435 E. 2019/301 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1435
KARAR NO : 2019/301
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 04/05/2017
NUMARASI : 2015/261 Esas – 2017/524 Karar
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat (Trafik Kazasından Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 28/02/2019
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, 03/10/2013 tarihinde, …. plakalı motosikletle seyir halindeyken, sahibi ve işleteni davalı İçişleri Bakanlığı, sürücüsü davalı … olan … plakalı aracın kendisine çarpması sonucu yaralandığını, kazaya karışan … plakalı aracın ZMSS poliçesinin bulunmadığını, müvekkilinin kaza nedeniyle maddi manevi zarara uğradığını, sürekli malul kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla 1.000,00 TL güç kaybı tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı Güvence Hesabının 2011 yılı yasal poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 25.000,00 TL manevi tazminatın davalılar İçişleri Bakanlığı ve … müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili birleşen davaya vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 03/10/2013 tarihinde gerçekleşen kazada kazaya karışan … plakalı aracın … ait olduğunu, gerçek plakasının … olduğunu, aracın davalı …. A.Ş nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı olduğunu tespit ettiklerini iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulması kaydıyla 1.000,00 TL güç kaybı tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (yasal poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere) davalıdan tahsiline, davanın, Anadolu 5.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/461 Esas sayılı dosya ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı İçişleri Bakanlığı cevap dilekçesinde özetle; …. plakalı aracın müvekkiline ait olduğunu, sürücüsü davalı …. tarafından gerekli özen ve dikkatin gösterildiğini, davacının maddi ve manevi tazminat talebinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …. cevap dilekçesinde özetle; olayın meydana gelmesinde kusurun davacıya ait olduğunu, davacının talep ettiği tazminat miktarlarının hukuka aykırı ve fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı Güvence Hesabı cevap dilekçesinde özetle; kazaya karıştığı ve ZMSS poliçesi bulunmadığı iddia edilen …. plakalı aracın davalı İçişleri Bakanlığına ait olduğunu ve …. A.Ş nezdinde ZMSS poliçesinin düzenlendiğini, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …. A.Ş cevap dilekçesinde özetle; …. plakalı aracın müvekkili nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı bulunduğunu, müvekkili tarafından davadan önce davacıya tazminat ödemesi yapıldığını, makbuz ve ibraname alındığını, davacının %5 oranındaki maluliyeti dikkate alınarak, aktüeryal rapora göre hesaplanan 9.032,00 TL tazminatın davacıya ödendiğini, davacının olay tarihinden itibaren faiz talep etmesinin haksız olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk Derece Mahkemesince, “Asıl ve birleşen davalarda; maluliyete ilişkin maddi tazminat talebi ile açılan davaların ıslah ile artırılan miktarda dikkate alınarak ayrı ayrı kabulüne, geçici ve daimi tazminat miktarı olarak belirlenen 56.246,31 TL’nin davalı … A.Ş yönünden 20/10/2011 tarihinden, davalılar İçişleri Bakanlığı ve …. yönünden 03/10/2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, asıl davada, manevi tazminat talebine ilişkin açılan davada, davacı için takdir edilen 2.000,00 TL’nin davalılar … ve …. 03/10/2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine, Güvence Hesabına yönelik açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, karar tarihinde maddi tazminat yönünden alınması gerekli 3.842,20 TL harcın, davacı tarafından asıl davada yatırılan 88,85 TL peşin harç ve 189,00 TL ıslah harcı ile Birleşen İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi 2014/165 Esas sayılı dava dosyasında yatırılan 25,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 303,05 TL harçtan mahsubu ile bakiye 3.359,15 TL’nin davalılar …. A.Ş, …. ve …. müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, karar tarihinde manevi tazminat yönünden alınması gerekli 136,65 TL harcın davalılar … ve ….’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,” karar verilmiştir. Davalı … bu karara karşı istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalı …. vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 13/j bendi gereğince, davalı İçişleri Bakanlığının harçtan muaf olmasına rağmen İlk Derece Mahkemesince hüküm fıkrasının 1. ve 2. nolu bentlerinde müvekkilinin harç ile sorumlu tutulduğunu, kazanın oluş şekline tanık olan polis memurlarının dinlenmediğini, kusur raporuna itirazlarının dikkate alınmaksızın itiraza uğrayan rapora dayanılarak karar verildiğini, aktüerya raporunda davacı sigortalı çalışan ise SGK kayıtları esas alınarak asgari ücret tutarı üzerinden tazminat hesaplaması yapılması gerekirken Tekstil İşleri Sendikası tarafından bildirilen ücret esas alınarak hesaplama yapıldığını, müvekkili … manevi tazminat ödeme yükümlülüğü altında bırakılmasının haksız ve yersiz olduğunu, olay tarihinden itibaren manevi tazminata faiz işletilmesinin yerinde olmadığını, kararın bu yönlerden usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtmiştir. Dava güç kaybı tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Dosya kapsamından, 03/10/2011 tarihinde, malik ve işleteni davalı İçişleri Bakanlığı, ZMSS sigortacısı davalı … Sigorta A.Ş, sürücüsü davalı … olan … plakalı araç ile sürücüsü davacı olan … plakalı motosikletin çarpışması sonucu kazanın meydana geldiği, 27/07/2015 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre kazanın meydana gelmesinde davalı sürücü …’nun %60, davalı …’ın %40 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, kusur raporunun trafik kazası tespit tutanağında belirtilen oluşa uygun olduğu, 11/09/2015 tarihli Adli Tıp Kurumu raporuna göre, davacının bu kaza nedeniyle %14,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceği, davalı sürücünün kusur oranı ve maluliyet oranı dikkate alarak düzenlenen 31/05/2016 tarihli aktüer bilirkişi ek raporuna göre de davacının talep edebileceği geçici – sürekli iş göremezlik nihai zararının 56.246,31 TL olduğu anlaşılmıştır. İlk Derece Mahkemesince, davacı vekilinin bedel arttırım talebi dikkate alınarak, aktüerya bilirkişi raporunda tespit edilen 56.246,31 TL maddi tazminat ile ve takdiren 2.000,00 TL manevi tazminat üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı İçişleri Bakanlığı vekili tarafından her ne kadar kusur ve aktüer bilirkişi raporuna ve manevi tazminata yönelik yukarıda belirtilen istinaf iddia ve itirazları ileri sürülmüş ise de hükme dayanak alınan kusur ve aktüer bilirkişi raporlarının dosya kapsamına, usul ve yasaya uygun olduğu, kusur raporunun, kaza tespit tutanağına ve olayın oluş şekline uygun düştüğü gerekçeli hazırlandığı, davacının iş yerinden ve çalıştığı iş koluna göre sendikasından ücret araştırması yapılarak gelen yazı cevabına göre asgari ücretin üzerinde ücret aldığı kabul edilerek tazminat hesaplanmış olduğu anlaşılmaktadır. Dolayısıyla davalı vekilinin bu hususlara ilişkin istinaf iddia ve itirazlarının yerinde olmadığı kanısına varılmıştır.Kazanın oluş şekli, kusur durumu, davacının yaralanması, maluliyet oranı ve iyileşme süresi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesi birlikte değerlendirildiğinde, TBK’nın 56/1.maddesi kapsamında davacı lehine verilen manevi tazminat miktarı, manevi tazminat müessesinin amacına ve hakkaniyete uygundur. Bu nedenle davalı vekilinin bu yöndeki istinaf iddia ve itirazı da yerinde değildir. Davalı İçişleri Bakanlığı 492 sayılı Harçlar Kanunun 13/j bendi gereğince harçtan muaf olmasına rağmen davalı İçişleri Bakanlığının diğer davalılarla birlikte harçtan sorumlu tutulmasına karar verilmesi usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir. Başka bir deyişle, davalı vekilinin sadece bu yöne ilişkin istinaf iddia ve itirazı yerindedir. Bu çerçevede, davalı İçişleri Bakanlığı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince, İlk derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1 ve 2 nolu bentlerinde davalı İçişleri Bakanlığının harçtan muaf olduğu dikkate alınmak kaydıyla düzeltilerek esas hakkında yeniden hüküm oluşturulmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;A-Davalı …. vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince, İlk derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının 1 ve 2 nolu bentlerinde davalı İçişleri Bakanlığının harçtan muaf olduğu dikkate alınmak kaydıyla düzeltilerek ESAS HAKKINDA YENİDEN HÜKÜM OLUŞTURULMASINA, Buna göre;B-1-Asıl ve birleşen davalarda; maluliyete ilişkin maddi tazminat talebi ile açılan davaların ıslah ile artırılan miktarda dikkate alınarak ayrı ayrı KABULÜNE, 2-Geçici ve daimi tazminat miktarı olarak belirlenen 56.246,31 TL’nin davalı … A.Ş yönünden 20/10/2011 tarihinden, davalılar … ve … yönünden 03/10/2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,3-Asıl davada, manevi tazminat talebine ilişkin açılan davada, davacı için takdir edilen 2.000,00 TL’nin davalılar …. ve … 03/10/2011 tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 4-Fazlaya ilişkin manevi tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine,5-Güvence Hesabına yönelik açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeni ile reddine, 6- Kabul edilen maddi tazminat yönünden alınması gerekli 3.842,20 TL harçtan davacı tarafından asıl davada yatırılan 88,85 TL peşin harç ve 189,00 TL ıslah harcı ile Birleşen İstanbul Anadolu 30. Asliye Hukuk Mahkemesi 2014/165 Esas sayılı dava dosyasında yatırılan 25,20 TL peşin harç olmak üzere toplam 303,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.359,15 TL’nin davalılar … A.Ş ve …. müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,7-Manevi tazminat yönünden alınması gerekli 136,65 TL harcın davalı … tahsili ile Hazineye gelir kaydına,8-Yargılama sırasında davacı tarafından tebligat gideri, müzekkere gideri, bilirkişi ücreti için yapılan 1.066,30 TL yargılama giderinin davalılar …. A.Ş, … ve … müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,9-Davacı tarafından peşin olarak yatırılan 303,05 TL harcın davalılar …. A.Ş. ve …. müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,10-Kabul edilen maddi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereğince hesap ve takdir edilen 6.537,09 TL vekalet ücretinin davalılar …. A.Ş, …. ve … müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,11-Kabul edilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10 ve 13/2.maddeleri gereğince hesap ve takdir edilen 2.000,00 TL vekalet ücretinin davalı …. ile davalı …. müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,12-Reddedilen manevi tazminat miktarı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT’nin 10 ve 13/2.maddeleri gereğince hesap ve takdir edilen 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve … verilmesine,13- Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereğince hesap ve takdir olunan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı davalı Güvence Hesabı’na verilmesine,14-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,C-İSTİNAF İNCELEMESİ YÖNÜNDEN;1-Davalı …. harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 2-Davalı ….. tarafından istinaf başvurusu nedeniyle yapılan 92,40 TL tebligat ve posta giderinden ibaret yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı …. verilmesine, artan gider avansının iadesine, 3-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 28/02/2019