Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1320 E. 2019/308 K. 28.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9.HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1320
KARAR NO : 2019/308
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
KARAR TARİHİ: 03/03/2017
NUMARASI : 2014/569 Esas – 2017/192 Karar
DAVA : Maddi ve Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 14/03/2013
DAVA : Manevi Tazminat
DAVA TARİHİ : 27/06/2016
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemiz Heyetince yapılan müzakere sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu sürücüsü … olan ve davalı … şirketleri tarafından ihtiyari-kasko sigortası ile sigortalı bulunan … plakalı aracın yaptığı kazada ağır yaralandığı, vücudunda birçok kırıklar meydana geldiğini, 5 ay yatalak kaldığı ve sürekli bakıma muhtaç halde bulunduğunu belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 1.000,00 TL maddi tazminatın zarar tarihi ve ayrıca temerrüt tarihi itibarı ile temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili birleşen davaya dava dilekçesinde özetle, aynı trafik kazası nedeniyle 50.000,00 TL manevi tazminatın davalı …Ş.’den tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde davacı …’un kaza yapan aracının trafik sigortası (ZMMS) poliçesini yapan şirket olup, davacının kaza yapan aracın hem maliki hemde işleteni ve aynı zamanda sigortalısı konumunda olduğunu, kazada kendi kusuru ile kazaya sebebiyet verdiği bu nedenle KTK’nın 86/2.maddesi gereğince ve hukukun temel ilkeleri uyarınca tazminat talep edemeyeceğini, kaldı ki KTK’nın 85.maddesine göre de işleteni ve maliki olduğu aracın zarardan davacının sorumlu olduğunu, davacının cismani zararının teminat dışı olması nedeni ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı …Ş. vekili birleşen davaya verdiği cevap dilekçesinde, davacının kaza yaptığı … plakalı aracın müvekkili şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, aynı zamanda davacının bu aracının maliki ve işleteni olduğunu, KTK’nın 85 ve 86 maddelerindeki açık hüküm karşısında müvekkilinin sorumluluğunun işleten ve malik olmayan 3. kişilerin zarara uğraması halinde teminat altına alındığını, KTK’nın 91.maddesi uyarınca 3. şahısların ölümü veya yaralanması halinde cismani zararın teminat kapsamında olacağını, bu nedenle dava konusu yapılan talebin poliçede teminat kapsamı dışında olduğundan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince “Davacı tarafından, davalılar aleyhine açılan maddi tazminat davası ile manevi tazminat davasının (4. ATM’ nin 2016/818 E. 579 K. sayılı birleşen) reddine,” karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde, yerel mahkemece dava ve birleşen davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, ZMM Sigortasında işleten olan müvekkilinin tazminat talep edebileceğini, müvekkilinin aracın maliki olmakla birlikte kaza anında şoför olmadığını, yolcu olarak seyahat ettiğini, bu nedenle ZMMS kapsamında tazminat talep edebileceğini, … Sigorta A.Ş. ile yapılan kasko sigortasında manevi tazminat klozu bulunduğunu, manevi tazminatların sigorta kapsamında olduğunu, müvekkili araçta yolcu olduğundan ve kusuru bulunmadığından, teminat kapsamında zararların tazmin edilmesi gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.Dava trafik kazası nedeniyle yaralanan davacının maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup istinaf açısından uyuşmazlık konusu HMK’nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul, yasa ve dosya içeriğine uygun olup olmadığıdır.Somut uyuşmazlıkta davacının işleteni olduğu … plakalı araç dava dışı … sevk ve idaresindeyken meydana gelen trafik kazası neticesinde araçta yolcu olarak bulunan davacı yaralanmıştır. Kaza tarihinde davacının işleteni olduğu .. plakalı aracın kasko sigortacısı davalı …Ş., zorunlu mali mesuliyet sigortacısı ise davalı …Ş.’dir. işleten olan davacı kendi kasko ve ZMM sigorta şirketleri aleyhine açmış olduğu dava ile maddi ve manevi tazminat talep etmiştir. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (KTK.)’nun 91. maddesi ile araç işletenlerine uygulamada “zorunlu trafik sigortası” olarak da adlandırılan “mali sorumluluk sigortası” yaptırma zorunluluğu getirilmiş; anılan maddenin birinci fıkrasında, “İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükmü getirilmiştir. Aynı Kanun’un 85/1.maddesinde ise, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” düzenlemesi yer verilmiştir. Bu yasal düzenlemelerden anlaşılacağı üzere zorunlu trafik sigortası araç işleteninin üçüncü kişilere verdiği zararlardan doğan sorumluluğunu sigorta güvencesi altına almaktadır. Başka bir ifadeyle, işleten tarafından ileri sürülecek tazminat talepleri zorunlu trafik sigortası kapsamında değildir. Buna göre somut uyuşmazlıkta davacının, işleten olarak kendi sorumluluğunu üstlenen davalı zorunlu trafik sigortacısından tazminat talebinde bulunması mümkün olmadığına göre İlk Derece Mahkemesince davalı …Ş. aleyhine açılan maddi tazminat davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.Kara Araçları Kasko Sigortası Genel Şartları’nın “Sigortanın Konusu” başlıklı A.1 maddesinde “Bu sigorta ile sigortacı, sigortalının poliçede belirtilen ve karayolunda kullanma izni olan motorlu ve motorsuz kara araçlarından, römork veya karavanlardan iş makinelerinden, lastik tekerlekli traktörler, diğer zirai tarım makinelerinden doğan menfaatin aşağıda belirtilen risklerin gerçekleşmesi sonucunda doğrudan uğrayacağı maddi zararları teminat altına alır.” düzenlemesi getirilerek sadece işletenin aracının uğradığı maddi zararlar kasko poliçesi teminatı kapsamına alınmıştır.Yine Motorlu Kara Taşıtları İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın 1. maddesinde “sigortacı, işbu poliçede gösterilen aracın kullanılmasından doğan ve Karayolları Trafık Kanununa ve Umumi Hükümlere göre aracın işletenine terettüp eden hukuki sorumluluğu ve bu poliçe teminat kapsamında olmak şartıyla Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası hadlerinin üzerinde kalan kısmını, poliçede yazılı hadlere kadar temin eder” düzenlemesine yer verilmiş; 3. maddesinin (a) bendinde “Sigortalının kendisinin uğrayacağı zararlar” sigorta teminatı dışında bırakılmıştır. Somut uyuşmazlıkta davalı …Ş. ile yapılan kasko sigorta poliçesindeki manevi tazminat klozu ihtiyari mali mesuliyet sigortası olarak düzenlenmiştir. Bu nedenle davalı …Ş. ile yapılan kasko/İMS sigorta poliçesi, aracın işleteni olan davacının kendisinin uğrayacağı cismani zararlardan dolayı maddi ve manevi zararları kapsamadığından davalı … aleyhine açılan maddi tazminat ve birleşen davaya konu manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmesinde dosya kapsamı, usul, yasa ve genel şartlara göre bir isabetsizlik yoktur.Bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun, HMK 353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere :
1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Yasasına göre alınması gereken 44,40 TL istinaf karar harcından peşin alınan 35,90 TL’sinin mahsubuyla 8,50 TL harcın davacıdan tahsiliyle Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı istinaf başvurusu nedeniyle yaptığı yargılama giderinin kendisi üzerinde bırakılmasına, istinaf talep eden tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın iadesine,
4-İstinaf incelemesi duruşmalı yapılmadığından, vekalet ücreti hükmedilmesine yer olmadığına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.28/02/2019.