Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1263 E. 2018/1682 K. 06.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
K A R A R
ESAS NO : 2017/1263
KARAR NO : 2018/1682
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 15/08/2016
NUMARASI : 2016/152 Esas – 2016/521 Karar
DAVA : Tazminat
KARAR TARİHİ: 06/12/2018
Yukarıda yazılı İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin 07/06/2015 tarihinde … sevk ve idaresindeki …plakalı araçta yolcu olup, …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araçla çarpması sonucu ağır şekilde yaralandığını, kazaya karışan … plakalı aracın ZMMS poliçe şirketi … Sigorta A.Ş., … plakalı aracın ZMMS poliçe şirketi … Sigorta A.Ş.olduğunu, müvekkilinin tedavisinin Gazi Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezinde yapıldığını, davalı şirketlere başvurulduğunu herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydıyla bakiye 50.000,00 TL maluliyet sebebi ile maddi tazminatın davalılar …Sigorta Şirketi ve…Sigorta A.Ş.den başvuru tarihini müteakip 8 iş günün bitimi tarihinden başlayarak işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline karar verilesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde; davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte dava konusu … plakalı aracın müvekkili sigorta şirketi nezdinde poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, poliçe limitinin maktuen ödenecek bir rakam olmadığını, sigortalısı olan sürücünün zararının kanıtlanması gerektiğini, zararın kanıtlanmaması halinde müvekkil şirketin sorumluluğunun olmadığını, davacının kalıcı bir sakatlığı olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …. Sigorta vekili cevap dilekçesinde; davaya karışan … plakalı aracın müvekkili şirket tarafından 03/09/2014-2015 tarihleri arasında geçerli olmak üzere … nolu Trafik Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, müvekkil şirketin sorumluluğunun poliçe limiti dahilinde olduğunu, sigortacının araç işleteninin sorumluluğu nispetinde zarardan sorumlu tutulabileceğini, davacının müvekkili sigortalısı araçta hatır için taşındığını, davacının mütefarik kusurunun dikkate alınmasının gerektiğini, dosyanın Adli Tıp Kurumu’na gönderilerek maluliyet ve kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini belirterek, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, “davacının feragat beyanı nedeni ile davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı anlaşılmakla” gerekçesi ile davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Davacı tarafın istinaf başvurusu, davalılardan … Sigorta A.Ş.’den alınan ödemenin kısmi ödeme niteliğinde olduğu, herhangi bir feragat dilekçeleri bulunmadan ve yokluklarında feragat ettikleri gerekçesiyle karara çıkartıldığı, davalının sunmuş olduğu ve taraflarınca imzalanan ödemeye ilişkin belgenin makbuz niteliğinde olduğu, davadan feragat ettikleri anlamına gelmediği, davalılardan …Sigorta Şirketi ile her ne kadar dava devam ederken davacıya ödeme yapılmasından bahisle taleplerinden vazgeçmişseler de henüz hesap raporu gelmeden yapılan anlaşmaların 2918 sayılı Yasa’nın 111. maddesi gereği geçerli olmadığı, müvekkiline davalı tarafından davasından vazgeçmesi şartıyla ödeme yapılacağı belirtildiğinden davacının davasından vazgeçmek zorunda bırakıldığı, müvekkilinin yargılama sırasında henüz tazminat miktarı belirlenmeden doğmamış hakkından feragat etmesinin mümkün olmadığı, öncelikle hesap raporu alınması ve raporla ödenen tutar arasında açık nispetsizlik bulunması halinde ibranamenin makbuz hükmünde olup belirlenen tazminattan mahsup edilmesi gerektiği, kendilerinin kusur ve maluliyet raporunu önceden öngörmelerinin mümkün olmadığından feragatlerinin geçerli olmadığı yönlerine ilişkindir.
Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi tazminat isteminden ibarettir.
Davacı vekili 06/04/2016 tarihli dilekçesi ile … Sigorta Şirketi ile 28/03/2016 tarihinde sulh olunduğunu ve ibralaşıldığını beyanla bu davaya ilişkin tüm taleplerinden feragat ettiğini, diğer davalı…Sigorta A.Ş. aleyhindeki davalarının devam ettiğini beyan etmiş, ekinde “ibraname ve sulh anlaşması ” başlıklı belge sunmuştur.
Davalı …Sigorta A.Ş. vekili 27/04/2016 tarihli dilekçesi ile, aktüer bilirkişi raporuna göre davacı vekiline 41.369,24 TL. ödendiği belirtilerek şirketlerinin kesin ve tamamen ibra edildiğini, davanın feragat nedeniyle reddinin gerektiği belirtmiş, ekinde “makbuz ve ibraname” başlıklı belge sunmuştur.
Mahkemece dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda davanın feragat nedeniyle reddine karar vermiştir.
HMK’nın 307.maddesine göre, feragat, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir.
HMK’nın 309.maddesine göre ise, feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatin, hüküm ifade etmesi için, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir.
Davalı… Sigorta A.Ş. hakkında davacının belirtilen düzenlemelere uygun geçerli bir feragat beyanı yok iken davalı hakkında davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi hatalı bulunmuştur.
Diğer davalı açısından ise davacı vekili mahkemeye sunmuş olduğu 06/04/2016 tarihli dilekçesi ile davalı … Sigorta Şirketi yönünden davaya ilişkin tüm taleplerinden feragat ettiklerini bildirmiş, davalı ile aralarında yapmış oldukları “ibraname-sulh anlaşması”nı dosyaya sunmuş olduğundan, usulüne uygun feragat beyanı üzerine mahkemece davanın feragat nedeniyle reddine ilişkin kurduğu hükümde isabetsizlik bulunmamakta ise de feragat tarihinden sonra davacıda gelişen-değişen bir durumun olması hali veya HMK’nın 311. maddesinde belirtilen irade fesadı hallerinde feragatin iptalinin istenebilmesi hükümleri ve ayrıca KTK’nın 111. maddesi birarada değerlendirilerek kusur ve maluliyet raporu alınmadan önce davadan feragat beyanının davanın sonucuna etkisi mahkemece tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinden davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile yukarıda belirtilen şekilde yargılamanın devamı için HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince kararın kaldırılmasına karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun kabulü ile istinaf istemine konu ve başlıkta yazılı ilk derece mahkemesi kararının HMK.353/1-a/6. maddesi gereğince KALDIRILMASINA,
2-Dosyanın, yargılamanın devamı için mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Harçlar Yasası’na göre alınması gereken 35,90 TL harçtan peşin alınan 31,40 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 4,50 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-İnceleme, duruşma yapılmaksızın dosya üzerinden yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin İlk Derece Mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK’nın 353/1-a. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.06/12/2018.