Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1201 E. 2018/1049 K. 05.07.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
ESAS NO : 2017/1201
KARAR NO : 2018/1049
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 13/04/2017
NUMARASI : 2015/115 E.- 2017/257 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Değer ve Kazanç Kaybı Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 05/07/2018
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine heyetçe yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı …. AŞ’ne ZMM poliçesi ile sigortalı davalı …. Ltd. Şti. adına kayıtlı, diğer davalı … yönetimindeki …. plakalı aracın 02/11/2013 tarihinde müvekkili adına kayıtlı …. plakalı araca tamamen kusurlu olarak çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin aracınında değer kaybı olduğunu ve aracı tamir süresinde kullanamamaktan dolayı zarara uğradığını, 13/01/2014 tarihli sigorta experince düzenlenen raporda araçta 8.400,00 TL değer kaybı ve 3.000,00 TL kazanç kaybı olduğunun belirlendiğini, bu alacağın tahsili için davalılar hakkında yasal takibe geçildiğini, davalıların haksız ve dayanaksız itirazları ile takibi durduklarını belirterek itirazın iptali ile takibin devamına ve % 20’den az olmamak üzere inkar tazminatı ile sorumlu tutulmalarına karar verilmesini istemiştir.Davalı …Ltd Şti vekili cevap dilekçesinde; müvekkilinin Kayseri’de faaliyet gösterdiğini bu nedele Kayseri icra dairelerinin yetkili olduğunu, davaya bakmanın Kayseri Mahkemelerinin yetkisi kapsamında bulunduğunu ve Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu belirterek usulü itirazda bulunmuş, davacı isteminin fahiş olduğunu bu nedenle kabul edilemeyeceğini belirtmiştir.Davalı …. vekili cevap dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin ikametgah adresi itibariyle Kayseri mahkemelerinin yetkili bulunduğunu, haricen alınmış bilirkişi raporunun hükme dayanak alınamayacağını, değer kaybı bedelinin davalı sigorta şirketinden istenmesi gerektiğini belirterek davanın haksızlığını savunmuş ve reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı …. AŞ vekili cevap dilekçesinde; olay tarihi itibariyle … plakalı aracın müvekili şirket tarafından düzenlenen …. sigorta poliçesi ile maddi hasarlada araç başına 25.000,00 TL limitle sigorta teminatı kapsamına alındığını, kazanç kaybına yönelik istemin müvekkiline yöneltilmediğini, değer kaybı isteminin fahiş olduğunu, KTK 85/1 ve Trafik Poliçesi Genel Şartlarının 1.maddesinden doğan kusur oranında ve poliçe ilimiti ile sınırlı sorumluluğunun bulunduğunu, bu nedenle kazaya karışan araç sürücülerinin kusur oranlarının belirlenmesi gerektiğini, davacı aracının kasko sigortacısı olan … AŞ’ne rücuen yapılan istek sonucunda 26/02/2014 tarihinde 6.390,97 TL tazminat ödemesi yapıldığını bu nedenle sorumluluğun bakiye poliçe limiti ile sınırlı olduğunu savunmuştur.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında ve tahsilde tekerrür olmamak üzere davalı …. AŞ itirazının 5.000,00 TL için, diğer davalılar …. Ltd. Şti ve …itirazının 6.750,00 TL için iptaline, davalılar hakkındaki takibin bu miktarlar üzerinden ve takip talebindeki diğer koşullarla devamına, fazla istemin reddine, inkar tazminatı isteminin reddine, davalıların kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.Davacı vekilinin istinaf başvurusu; yerel mahkemece bilirkişi raporlarına karşı yapmış olduğu itirazlarının dikkate alınmadığı, yerel mahkeme tarafından karara esas alınan bilirkişi raporunun Yargıtay tarafından kabul edilen değer kaybına ilişkin davalarda dikkate alınması gereken hususlara uygun olmadığından hüküm kurmaya elverişli olmadığı yönlerine ilişkindir.Dava; maddi hasarlı trafik kazası nedeniyle davacının aracında meydana gelen değer ve kazanç kaybının tahsili için yapılan icra takibine davalıların itirazlarının İİK.nun 67. maddesi gereğince iptali ve icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması istemine ilişkindir.Yerleşik Yargıtay kararlarına göre, davacı aracının modeli, markası, kaza tarihindeki yaşı, kilometresi vs. gibi hususlar gözönünde bulundurularak kaza tarihi itibariyle ikinci (2.) el piyasa rayiç değeri (hasarsız haliyle) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre ikinci (2.) el piyasa değeri arasındaki fark, değer kaybını oluşturur.Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen tazminata ilişkin hesaplamanın Yargıtay kararlarına uygun ve hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacı vekilinin istinaf başvurusu yerinde görülmediğinden HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince reddine karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçe uyarınca ;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-Alınması gereken 35,90 TL. harçtan peşin yatırılan 31,40 TL.nin mahsubu ile eksik kalan 4,50 TL. istinaf karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına istinaf vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK.’nın 362/1-a. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/07/2018