Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 9. Hukuk Dairesi 2017/1063 E. 2018/796 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
9. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
ESAS NO : 2017/1063
KARAR NO : 2018/796
İNCELENEN DOSYANIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ: 31/05/2017
NUMARASI : 2017/2533 D.İş- 2017/2533 D.İş K.
DAVANIN KONUSU: Yaralamalı-Maddi
KARAR TARİHİ: 24/05/2018
İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/2533 D.İş- 2017/2533 D.İş K. sayılı kararı ile dosya saklama kararı verilen Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetinin 20/01/2017 tarihli 2016/E.30707-K.2017/2387 sayılı karara itirazın değerlendirildiği İtiraz Hakem Heyetinin 28/04/2017 tarihli 2017/İ.461 – 2017/İHK.1441 sayılı kararına karşı, davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine heyetçe yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Başvuru sahibi vekili başvuru dilekçesi ile, olay tarihi olan 11/07/2014 tarihinde davalının sigortalısı olan … plakalı çekici aracın %100 kusuru ile sebebiyet verdiği trafik kazası sonucunda, çekicide yolcu olarak bulunan vekil edeni …. malül kaldığını, poliçenin iptal edildiği gerekçesi ile ödeme yapılmadığından öncelikle Güvence Hesabına başvurulduğunu, Güvence Hesabı hakkındaki başvurularının davalı tarafın …. A.Ş. olması gerektiğinden husumet nedeniyle reddedildiğini belirterek, çalışma gücünün yitirilmesine dayalı olarak 20.000,00 TL.(ıslahla 238.480,60 TL.) işgörrmezlik zaranının, aracının zorunlu mali sorumluluk sigortasının temin eden ….A.Ş tarafından karşılanması talebi ile Tahkim Komisyonuna başvurmuştur.Davalı sigorta şirketi cevabında, davacının belirsiz alacak davası açmakta hukuki yararı olmadığını, sigortalı aracın 27/06/2014 tarihinde satılması nedeniyle zeyilname düzenlendiğini, hasar poliçe vadesi dışında gerçekleştiğinden vekil edeninin sorumluluğu bulunmadığını, bu aşamada sürekli işgörmezlik tespitinin mmkün olmayıp davacının tamamen veya kısmen iyileşmesinin mümkün olduğunu, sigortalı aracın olayda kusurunun bulunmadığını, davacının hatır taşıması yoluyla araçta bulunduğunu belirterek başvurunun reddini istemiş, vekalet ücretinin yönetmelik gereğince 1/5 oranda olması gerektiğini belirtmiştir.Uyuşmazlık Hakem Heyeti’nce, başvurunun kabulüne, 238.480,60 TL tazminatın 19/06/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte … A.Ş.’den alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiştir.Karara davalı sigorta vekilince itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyeti’nce, itirazın reddine karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekilinin istinaf başvurusu, dava konusu hasarın araç satışı ve zeyilname gereğince poliçe vadesi dışında kaldığı, kazanın üzerinden bir sene geçmeden alınan rapor ile sürekli işgörmezlik tespiti yapılmasının mümkün olmayıp bu durumun hukuki dayanaktan yoksun olduğu, davacının tamamen veya kısmen iyileşmesinin mümkün olduğu, her halükarda davacının maluliyetinin tespiti için geçerli ve yeni bir sağlık kurulu raporunun alınması için usul ve hukuka aykırı İtiraz Hakem Heyeti kararının kaldırılması yönlerine ilişkindir.Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle sürekli işgörmezlik tazminatı istemine ilişkindir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirleme, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetince, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan yönetmelik hükümleri dikkate alınarak hazırlanmalı, bu raporlar; 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013 tarihinden sonra da Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği’ne uygun olarak düzenlenmelidir.Dosyada bilirkişi raporuna ve hükümlere esas alınan Dokuz Eylül Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Sağlık Kurulunun 13/03/2015 tarihli raporunun tüm yönetmelik hükümleri karşılaştırılarak hazırlandığı belirtilmiş ise de, Tahkim Komisyonlarına başvuru öncesi, davacının kişisel müracaatı sonucu tek taraflı olarak hazırlandığı ve davalı tarafın aşamalarda rapora itirazda bulunduğu, ancak itirazların dikkate alınmadığı görülmektedir.Bu durumda, (yargılamanın tahkim yargılaması olduğu göz önünde bulundurularak) Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümlerinden seçilmiş adli tıp uzmanlarından oluşacak 3 kişilik heyetten kaza tarihinde yürürlükte bulunan “Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği” esas alınarak, davacının kaza nedeniyle maluliyetinin tamamen veya kısmen iyileşmesinin mümkün olup olmadığı ve mümkün değilse kalıcı maluliyet oranının belirlenmesi ve sonucuna göre aktüer bilirkişiden ek rapor alındıktan sonra karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmamıştır.Bu nedenlerle; davalı tarafın istinaf başvurusunun bu yönüyle kabulü ile kararın HMK’nın 353/1-a/6. maddesi gereğince kaldırılmasına dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçe uyarınca; 1-Davalı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜ ile istinaf istemine konu İtiraz Hakem Heyeti kararın HMK’nın 353/1-a/6.maddesi gereğince KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere Sigorta Tahkim Komisyonu’na gönderilmesi için mahkemesine İADESİNE,3-6728 S.Y.nın 36. maddesi uyarınca, harç alınmasına yer olmadığına, davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının, istek halinde yatıran tarafa mahkemesince iadesine,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 Sayılı HMK.’nın 353/1-a. maddesi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 24/05/2018