Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/98 E. 2023/946 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/98
KARAR NO: 2023/946
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 31/05/2022
NUMARASI: 2016/554 Esas – 2022/398 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28.10.2012 tarihinde, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu dava dışı sürücü … nın yönetimindeki … plakalı araca, davalıların sürücüsü, işleteni ve ZMM ile İMM sigortacısı olduğu … plakalı aracın U dönüşü yaptığı sırada çarpması sonucunda meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 5.000 TL maddi tazminat ( belirsiz alacak) ile 50.000 -TL manevi tazminatın, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 21.01.2022 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini toplam 130.209,67-TL olarak artırmıştır.Davalı … Ltd.Şti vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”… 04.08.2020 tarihli ATK raporuna göre davacının kaza nedeniyle %2,2 oranında malül kaldığı, iyileşme süresinin 9 ay olduğu ve 3 ay başkasının bakımına muhtaç olduğu, görevsizlik kararı veren mahkemede alınan 01/08/2014 tarihli kusur raporuna göre davalı süeücü …’ın % 75, davacının yolcu olarak bulunduğu motosikletin dava dışı sürücüsü …’nın % 25 oranlarında kusurlu olduğu, davacıya kendi yaralanmasında yüklenebilecek herhangi bir kusurun bulunmadığı ve kaza nedeniyle davacının geçici ve sürekli iş göremezliğinin oluştuğu anlaşıldığından tedavi gideri talebi dışındaki tazminat taleplerinin hükme esas alınan ek aktüer raporunda hesaplandığı şekilde yerinde olduğu,dosya kapsamından belgelendirilemeyen tedavi masrafları için davalı araç maliki tarafından davacıya ödeme yapıldığı anlaşıldığından davacının tedavi giderlerine ilişkin talebi bakımından davanın reddi gerektiği; manevi tazminat yönünden davalı sürücünün kazanın meydana gelmesinde % 75 oranında kusurlu davacının ise kusursuz oluşu, oluşan maluliyet durumu, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, paranın satın alma gücü gibi etkenler ile hak ve nesafet ilkesi göz önünde bulundurularak davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü gerektiği” gerekçesiyle, 1-Davacının tedavi giderlerine yönelik talepleri bakımından davanın reddine, 2-Davacının diğer maddi tazminat talepleri bakımından davanın kabulü ile 25.507,03-TL geçici iş göremezlik, 102.559,84-TL sürekli iş göremezlik ve 2.142,80 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 130.209,67-TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 28/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 08/03/2013 tarihinden itibaren faiz işletilmek ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 3-Davacının manevi tazminat talebi yönünden davanın kısmen kabulü ile toplam 20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/10/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte (davalı sigorta şirketi yönünden dava tarihi olan 08/03/2013 tarihinden itibaren faiz işletilmek ve sigorta poliçesi ile sınırlı tutulmak kaydı ile) davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karar verilmiş; davalı sigorta şirketi vekili ve davalı … Ltd.Şti vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: davalı sigorta şirketi vekili; davacının kaza tarihindeki gerçek gelirine göre hesaplama yapılmadığını, davacının 2016 yılındaki gelirine göre yapılan hesaplamaya itiraz ettikleri halde itirazlarının dikkate alınmadığını, davacı motorsiklete kasksız bindiği ve kafa bölgesinden yaralandığı halde tazminattan müterafik kusur indirimi yapılmamasının hatalı olduğunu ve hükmedilen manevi tazminatın çok yüksek olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı … Ltd.Şti vekili; 09.06.2021 tarihli bilirkişi ek raporunda davacının asgari ücretin 5,97 katı üzerinden gelir elde ettiği kabul edilerek yapılan hesaplamanın hükme esas alınmasının hatalı olduğunu, davacının kask takmadan motorsiklete binmesi nedeniyle müterafik kusuru bulunduğunu, bunun dikkate alınmadığını, hükmedilen manevi tazminatın fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1-Davacının gerçek zararının tespit edilebilmesi için öncelikle davacının kaza tarihinde elde ettiği net gelirin doğru saptanması icap eder. İş göremezlik zararının hesabında davacının aylık gelirinin belirlenmesi tazminatın doğru tespitinde önemli bir yer tutmaktadır. Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre, davacının kaza tarihindeki gelir durumunun davacı tarafça bir takım belge ve kayıtlarla kanıtlanması gerekir. Bunun kanıtlanmaması halinde ise maddi destek tazminatının hesabında asgari ücretin esas alınacağı kabul edilmektedir. Dosya kapsamından, hükme esas alınan 09.06.2021 tarihli aktüer ek raporunda davacının SGK hizmet dökümünden en son 2016 yılına ait gelirinin bulunduğu, buna göre davacının 2016 yılının asgari ücretinin 5,97 katı üzerinden gelir elde ettiği kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak kaza tarihi olan 28.10.2012 tarihinde davacının gerçek gelirinin tespiti ile buna göre hesaplama yapılarak davacının iş göremezlik zararının hesaplanması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. Mahkemece yapılacak iş, davacıya iat tüm SGK hizmet döküm kayıtları getirtilerek ve tüm taraf deliller toplanarak davacının kaza tarihindeki gerçek gelirinin belirlenmesi, bu gelirin kaza tarihindeki asgari ücretin üzerinde olması halinde kaza tarihindeki asgari ücrete oranlanması, bilinen dönem için bu oran üzerinden, bilinmeyen dönem için progresif rant yöntemine göre %10 artırım, indirim yapılmak suretiyle ve pasif dönem için ise AGİ hariç asgari ücret üzerinden hesaplama yapılması için aktüer biirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir. 2-Zararın meydana gelmesinde veya artmasında zarar görenin de kusurunun bulunması halinde söz konusu olan müterafik kusur 6098 sayılı TBK md. 52 de düzenlenmiştir. Buna göre zarara uğrayan, zarar doğuran eyleme razı olmuş veya kendisinin sebep olduğu hal ve şartlar zararın meydana gelmesine etki yapmış veya tazminat ödevlisinin durumunu diğer bir surette ağırlaştırmış ise, hakim tazminat miktarını hafifletebilir. Müterafik kusur indiriminde, her somut olayın özelliğine göre olayın meydana geliş tarzı ve zararın artmasında zarar görenin kusurlu davranışının sonuca etkisi değerlendirilerek uygun oranda bir indirim yapılmasını gerektirir ve zarar görenin müterafik kusurunun tespiti halinde 6098 S.K. TBK m.58) uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Davacı motorsiklette yolcu konumunda olup, dosya kapsamına göre kafa bölgesinden yaralanmıştır. Yerel mahkemece, kaza tespit tutanağı, tanık beyanları, taraf iddia ve savunmaları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 52. maddesi gereğince, davacının yaralanmasının niteliği de göz önünde bulundurularak, davacı için hesaplanan tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerekip gerekmediği hususunun karar yerinde tartışılıp değerlendirilmemesi de isabetli bulunmamıştır. Açıklanan nedenlerle; davalı sigorta şirketi vekili ve davalı … Peyzaj Ltd.Şti vekilinin istinaf itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüne; kararın HMK 353/(1)-a-6 maddesi uyarınca kaldırılmasına ve dosyanın yeniden görülmesi için ilgili mahal mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırma sebep ve şekline göre manevi tazminat hususundaki istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe Uyarınca, 1/Davalı sigorta şirketi vekili ve davalı … Ltd.Şti vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6 madde hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi ve davalı … Ltd.Şti tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendilerine ayrı ayrı İADESİNE, 4/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi ve davalı … Ltd. Şti tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 25/05/2023