Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/804 E. 2023/959 K. 25.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/804
KARAR NO: 2023/959
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/11/2017
NUMARASI: 2015/58 Esas – 2017/1041 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/05/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili 04/03/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalıya Kasko sigortası ile sigortalı davacı şirkete ait … plaka nolu aracın … yönetimindeyken yaptığı tek taraflı trafik kazası sonucu hasara uğradığını, sigorta elemanının …’e boş bir kağıdı imzalatıp davacının bu kişiye aracı kiralamış gibi üstünü doldurduğunu, davalı sigorta şirketi tarafından hasar için 4000,00 TL ödeme yapıldığını, bu ödemenin 3000,00 TL’sini değer kaybı 1000,00 TL’sini ise on beş günlük iş kaybı olarak kabul ettiklerini, araçtaki hasar bedelini tespit ettirdiklerini belirterek, İstanbul Anadolu Sulh Hukuk Mahkemesince yapılan tespit dosyasında ki bilirkişi raporunda belirlenen 14.285,00-TL hasar bedelinin kaza tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan davacı adına kayıtlı aracın …’a rehinli olduğunu, bu nedenle ancak ..’ın tazminat talep edebileceğini, davacı tarafından aracın sürücüye kiralanması nedeniyle gerçeğe uygun ödeme yaptıklarını, talep edilen tazminatın yüksek olduğunu, davacının alacağının ancak bildirimden 45 gün sonra muaccel olabileceğini belirterek, davanın husumetten ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “Tüm dosya kapsamı toplanan delliler ve mahkememizce usul, yasa ve dosya kapsamına uygun görülen gerekçeli ve denetime elverişli nitelikteki bilirkişi rapor ve ek raporları ile davacı sigorta şirketi adına kayıtlı araçla davalı şirketin kasko sigortası ile sigortaladığı aracın 17/03/2013 tarihinde karıştığı trafik kazasında davacıya ait araçta 9440,00 TL’lik hasar oluştuğu, davalı şirketin bu hasar nedeniyle davacıya 4000,00 TL ödeme yaptığı, davalı şirketin, davacının aracını sürücü …’e kiraladığı gerekçesi ile hasarda indirim yoluna gittiği, 24/04/2013 tarihli sürücü …’in imzasını taşıyan belgede aracı 15 günlüğüne kiraladığını bildirdiği, bu bildirime göre davacının aksini ispat yükümlülüğünde olduğu ve bu beyanın aksini kanıtlayamadığı ancak ek raporda da belirtildiği üzere aracın kiralandığının kabul edilmesi halinde dahi incelenen emsal poliçeler dikkate alınarak alınan prim ile alınması gereken prim arasında yapılacak bir oranlamaya göre hasar tutarından indirim yapılmasına gerek olmadığı, davacı taraf 4000,00 TL’lik ödemeyi değer kaybı ve 15 günlük iş kaybı yerine saydığını bildirmiş ise de değer ve kazanç kaybını sigorta kapsamı dışında olması nedeniyle ödenen bu bedelin hasar tazminatı olarak ödenmiş olması nedeniyle araçtaki tespit edilen hasar bedelinden indirilmesi gerektiği, hasarın 9440,00 TL olarak belirlendiği, 4000,00 TL’lik ödemenin indirilmesinden sonra davacının eksik ödenen 5440,00 TL hasar bedelini 30/03/2015 tarihinden işleyecek ticari avans faizi ile talep edebileceği dikkate alınarak davanın kısmen kabulü ile; 5.440,00 TL hasar tazminatının 30/03/2013 tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın fazlaya ilişkin 8.845,00 TL lik isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.” gerekçesi ile; (1)Davanın KISMEN KABULÜ ile 5.440,00 TL hasar tazminatının 30/03/2013 tarihinden tahsil tarihine kadar işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, (2)Davacı tarafın fazlaya ilişkin 8.845,00 TL lik isteminin reddine karar verilmiş, verilen karar davacı ve davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin istinaf sebepleri; müvekkiline ait aracın sanki kiralanmış gibi kabul edilerek ve bu sebeple oranlama yapılarak talepleri gereğince karar verilmemesinin hatalı olduğuna ilişkindir. Davalı vekilinin istinaf sebepleri; davacının, müvekkili sigorta şirketinden tazminat talebinde bulunabilmesinin ön şartının rehin alacaklısının muvafakatinin alınması olduğu, davacı taraf muvafakat sunmadığı gibi, … A.Ş.’ye davayı ihbar da etmediğinden davanın aktif husumet yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, sigortalı aracın “rent a car” kiralık” olarak kullanılması sebebiyle müvekkili şirketçe ödenecek hasar tutarından poliçedeki muafiyete istinaden %50 indirim yapıldığı, buna rağmen davacı tarafın aracın kiralık olarak kullanılmadığını ve kaza sonrasında müvekkili şirketçe …’e boş bir kağıt imzalatılarak üstünün şirketçe doldurulduğunu iddia etmelerinin doğru olmadığı, aracın kiralanmadığının ispat yükünün davacı tarafta olduğu ve bu iddiasını ispatlayamadığı, mahkeme kararında aracın kiralık olduğunun kabulü halinde dahi hasar tazminatından indirim yapılmasına gerek olmadığı, söz konusu poliçe ile emsal poliçeler karşılaştırılarak alınan prim ile alınması gereken prim arasında oranlama yapıldığı ve hasar tazminatından indirime gidilmesine gerek olmadığına dair gerekçenin de kabulünün mümkün olmadığı hususlarına ilişkindir.Dava, kasko poliçesinden kaynaklı araç hasarının tazmini istemine ilişkindir. 17/03/2013 günü davacıya ait davalı sigorta şirketine kasko sigortalı … plaka nolu aracın dava dışı sürücü …’in sevk ve yönetiminde seyir halinde iken tek taraflı trafik kazası sonucu hasara uğradığı, davacının hasar bedelinin tahsili için sigortacısı aleyhine eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, kasko sigortalı araçta meydana gelen gerçek zararın ve taraf kusurlarının ne olduğuna ilişkin olarak konusunda uzman bilirkişiler tarafından düzenlenen rapor ve ek rapordaki belirleme ve değerlendirmelerin, dosyaya, oluşa uygun, denetlenebilir gerekçeler içermesi ve olayla ilgili olarak düzenlenen trafik kazası tespit tutanağından ki tespitlerle de örtüşmesi karşısında, söz konusu bu raporun hükme esas alınmasında herhangi bir yanılgı mevcut olmamasına, dain-i mürtehin kaydı bulunmadığı yönündeki …bank cevabı gereğince ilk derece mahkemesince davacının aktif husumetinin bulunduğuna dair değerlendirilmesinde bir yanılgı bulunmamasına, aracın dava dışı sürücüye kiralandığına dair iddianın ispatlanamamış olmasına göre, davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca ayrı ayrı esastan reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekili ile davalı vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ayrı ayrı esastan reddine, 2/İstinaf eden davacıdan alınması gereken 179,70-TL harç peşin yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, 3/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 371,61-TL harçtan peşin yatırılan 92,90-TL harcın düşümü ile 278,71-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 4/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5/İstinaf yasa yoluna başvuran taraflar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerilerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 25/05/2023