Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/188 E. 2023/836 K. 11.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/188
KARAR NO: 2023/836
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/07/2022
NUMARASI: 2015/754 Esas – 2022/578 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/05/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 31/03/2015 tarihinde, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu, dava dışı … sevk ve idaresindeki bisiklet ile seyir halinde iken plakası belirlenemeyen beyaz renkli … marka aracın bisiklete çarparak olay yerini terk etmesi sonucu meydana gelen kaza neticesinde ağır şekilde yaralandığını ve sakat kaldığınıileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 100 TL maddi tazminatın ve mutad iştigalinden geri kalan ve çalışamayarak gelir kaybına uğraması nedeniyle şimdilik 100 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 05.04.2022 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini toplam 93.403,22-TL olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; geçici iş göremezlik talebinin teminat dışı olduğundan reddi gerektiğini, davacıda meydana geldiği iddia edilen zararın trafik kazası sebebiyle oluştuğunun ispatı gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”… polis memurlarınca tutulan görgü tespit ve araştırma tutanağı ile ifade tutanaklarından davacının iki arkadaşı ile birlikte motosiklet ile dolaşırken plakası tespit edilemeyen … marka araçla çarpışmaları ile kazanın meydana geldiği, dosyada alınan bilirkişi raporundan davacının maluliyetine neden olan kazanın meydana gelmesinde plakası tespit edilemeyen araç sürücüsünün %50 oranında, motosiklet sürücüsü …’nın davacının %50 oranında kusurunun bulunduğu, ATK 2. İhtisas kurulunun kaza tarihinde yürürlükte bulunan Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre düzenlenen raporunda davacının kaza nedeniyle %3,3 oranında sürekli engelliğinin meydana geldiği ve bu engel oranına göre davacının 93.503,22-TL sürekli iş göremezlik zararının bulunduğu, davacının kaza tarihinde 14 yaşında olması nedeniyle sürekli iş göremezlik zararın bulunmadığı anlaşılmakla meydana gelen sürekli iş göremezlik zararından kazanın meydana gelmesinde plakası tespit edilemeyen beyaz renkli aracın kusurunun bulunması nedeniyle davalı …nın, Sigortacılık Kanunu’nun Madde 14/1 ve 14/2-a maddeleri ve TBK’nun 61.maddesi gereği, bu sigortalarla saptanan geçerli teminat miktarlarına kadar sorumlu olduğu anlaşılmakla, davacının sürekli maluliyet zararı olan 93.503,22TL’den davacının motorsiklet üzerinde 3 kişi birlikte seyahat etmiş olması ile müterafik kusurunun bulunduğu değerlendirilerek TBK nın 52. Maddesi kapsamında %20 oranında takdiri indirim uygulanarak davanın kısmen kabulü gerektiği” gerekçesiyle,Davanın KISMEN KABULÜ ile, 74.802,57-TL nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,karar verilmiştir.Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri: Davalı vekili; davacı yanca kazaya plakası tespit edilemeyen bir aracın sebebiyet verdiğinin kanıtlanamadığını, buna rağmen müvekkili kurumun sorumlu tutulmasının doğru olmadığını, kusur raporunun ATK tarafından düzenlenmediğini, tek kişi tarafından düzenlenen kusur raporunu kabul etmediklerini, bisiklet üzerinde 3 kişi seyahat edilmesi haricinde koruyucu tertibat kullanılmadığını, davacının müterafik kusurunun daha fazla olduğunu, maluliyet raporunun davacı bizzat muayene edilmeden hazırlandığını, PMF yaşam tablosu ve teknik faize göre hesaplama yapılması gerektiğini, müvekkili kurumun sadece plakası tesit edilemeyen aracın kusuru ile sınırlı sorumlu tutulabilecekken tam kusura göre sorumlu tutulmasının doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; hastane evrakları, kolluk ifade tutanakları, ATK raporu, olay yeri görgü ve tespit tutanağı, basit kroki hep birlikte değerlendirildiğinde plakası tespit edilemeyen aracın dava konusu kazaya karıştığının ve davacının bu kaza nedeniyle yaralandığının anlaşılmasına; davacı yolcu olup tazminat hesabında davalı tarafın %100 kusuruna göre hesaplama yapılmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, 28.07.2021 tarihli ATK maluliyet raporunun kaza tarihinde geçerli yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmış olmasına, hükme dayanak yapılan aktüer raporunda Yargıtay’ın güncel içtihatlarına uygun olarak TRH 2010 yaşam tablosu nazara alınarak ve fakat %1,8 teknik faiz uygulanmadan hesaplama yapılmış olmasına; dosya kapsamından davacının koruyucu tertibat kullanmadığı hususu anlaşılamadığından bu hususta yerel mahkemece davacı zararından müterafik kusur indirimi yapılmamış olmasında bir hata bulunmamasına, kaldı ki bisiklet üzerine 3 kişi binilmiş olması nedeniyle yerel mahkemece davacı zararından %20 müterafik kusur indirimi yapılmış olup, davacının birden fazla müterafik kusur bulunması halinde dahi zarardan tek müterafik kusur indirimi yapılacak olması nedeniyle kararda bu yönden de bir yanılgı tespit edilmemesine ( Bkz. Yargıtay 17.HD’nin 2020/3946 Esas,2021/3306 Karar sayılı ilamı) göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden 6100 sayılı HMK’nın 353/(1)-b-1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe Uyarınca,1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca esastan reddine, 2/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 5.109,76-TL harçtan peşin yatırılan 1.278,00-TL harcın düşümü ile bakiye 3.831,76-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,HMK’nın 353/1-b/1.maddesi hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 11/05/2023