Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/1773 E. 2023/2026 K. 08.12.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1773
KARAR NO: 2023/2026
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/03/2023
NUMARASI: 2018/193 Esas – 2023/201 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Cismani Zarar Nedeniyle Maddi ve Manevi Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/12/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/07/2015 tarihinde müvekkilinin … plaka sayılı motosikleti ile seyir halinde iken …’nün maliki olduğu davalı sigorta şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı sürücü …’nün sevk ve yönetimindeki araçla çarpışması sonucu yaralandığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 30.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 04/07/2015’ten yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve mütelsesilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın ticari hayattaki tüm başarısızlığını olaya bağlayarak adeta acısını müvekkilinden çıkarmaya çalıştığını, istenilen manevi tazminatın yerinde olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı.. Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın sigorta hukukundan kaynaklandığını, ticari dava niteliğinde olup ticaret mahkemesinin görev alanına girdiğini, dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerektiğini, davacının sigortalının kusurunu ve zararını ispat etmesi gerektiğini belirterek, davacının tüm taleplerinin reddine, davasını ispat etmesi halinde müvekkili şirketin poliçe limiti ile sorumlu tutulmasını ve faizin dava tarihinden itibaren başlatılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; Davanın KISMEN KABULÜNE; Maddi tazminat talebi yönünden; 1-Davacının maddi tazminat talebinin REDDİNE, Manevi tazminat talebi yönünden; 2-Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 20.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 04/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 3-Davacının sigorta şirketine yönelik manevi tazminat talebinin REDDİNE karar verilmiş, verilen karara karşı davalılar … ve … vekili tarafından süresinde istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Davalılar … ve … vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Mahkemece kısa kararda, gerekçeli kararın gerekçe kısmında ve hüküm kısmında 3 kez manevi tazminatın KISMEN KABULÜNE karar verildiği belirtilmesine rağmen davacının talebi 20.000 TL olup tamamına hükmettiği bu haliyle mahkemenin hataya düştüğü, müvekkilinin trafik polisinin tutanağına göre % 100 kusurlu kabul edildiği, dosyada bir kusur incelemesi olmadığı gibi yaralamalı trafik kazasına ilişkin hazırlık soruşturması içerisinde de bir kusur incelemesi ve bilirkişi raporu olmadığı, hükmedilen manevi tazminatın yüksek olduğu, ayrıca kazaya ilişkin İstanbul Anadolu CBS.’nın 2015/111047 nolu dosyasında tarafların birbirinden şikayeti olmadığı, bu nedenle kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiği, davacının soruşturma aşamasında şikayetinden vazgeçmiş olmasının manevi tazminatın tayininde gözetilmemesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Kazanın meydana geldiği tarih,oluş şekli, kusur durumu, davacının yaralanmasının özellikleri (-davacının vücudunda kemik kırığı olacak şekilde yaralanması-), davacının yaşı, böyle bir yaralanmanın sonuçları ile kendisinde yaratacağı etki, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ancak tatmin duygusuna ulaşılacak kadar olması gereği ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; mahkemece davacı yararına takdir edilen manevi tazminat miktarının somut olayın özelliklerine göre fazla olduğu sonucuna varıldığından, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, kararın HMK.nın 353/1-b/2 maddesi gereğince kaldırılmasına, bu husus yargılamayı gerektirmediğinden yeniden hüküm kurulmasına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/03/2023 tarih ve 2018/193 Esas 2023/201 Karar sayılı kararına karşı davalılar … ile … vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/2 maddesi gereğince KISMEN KABULÜNE, a/İstinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde davalılara iadesine, b/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,c/İstinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin takdiren kendi üzerinde bırakılmasına, 2/İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 02/03/2023 tarih ve 2018/193 2023/201 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, Davanın KISMEN KABULÜNE; Maddi tazminat talebi yönünden; a/Davacının maddi tazminat talebinin REDDİNE, Manevi tazminat talebi yönünden; b/Davacının manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile; 10.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 04/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin REDDİNE, c/Davacının sigorta şirketine yönelik manevi tazminat talebinin REDDİNE, ç/Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 683,10-TL karar harcına karşılık dava açılırken peşin olarak alınan 170,78-TL harcın mahsubu ile bakiye 512,32‬-TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye irat KAYDINA, d/Reddedilen maddi tazminat davası yönünden, davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli AAÜT 13.maddesi gereğince 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalılara verilmesine, e/Kabul edilen manevi tazminat yönünden davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince, karar davalılar tarafından istinaf edilmiş olup aleyhe hüküm kurulamayacağı ilkesi ve kazanılmış haklar dikkate alınarak 9.200,00-TL vekâlet ücretinin davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen alınarak, davacıya verilmesine, f/Reddedilen manevi tazminat yönünden davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 10. maddesi gereğince, 9.200,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılar … ve …’ye verilmesine, g/Davalı … Sigorta A.Ş kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli AAÜT 10. Maddesi gereğince 9.200,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalı … Sigorta A.Ş’ye verilmesine,ğ/Davacı tarafından yapılan 27,70-TL başvurma harcı, 4,10-TL vekalet harcı ve 170,78-TL peşin harç olmak üzere toplam 202,58-TL harç giderinin davalılar … ve …’den alınarak davacıya verilmesine,h/Davacı tarafından yapılan 469,59-TL tebligat, müzekkere ve posta masrafının davanın kabul edilen bölümü üzerinden hesaplanan 93,91-TL’sinin davalı … ve …’den alınarak davacıya verilmesine,ı/Davalı … tarafından yapılan 621,09-TL yargılama giderinin davanın ret edilen bölümü üzerinden hesaplanan 496,87-TL’sinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine, kalan tutarın davalı … üzerinde bırakılmasına, i/Davalı … tarafından yapılan 157,50-TL yargılama giderinin davanın ret edilen bölümü üzerinden hesaplanan 126,00-TL’sinin davacıdan alınarak davalı …’ye verilmesine, kalan tutarın davalı … üzerinde bırakılmasına, j/Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının HMK’nın 333.maddesi uyarınca yatıran tarafa iadesine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a madde hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 08/12/2023