Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/1674 E. 2023/1944 K. 30.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL BAM
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1674
KARAR NO : 2023/1944
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/01/2023
NUMARASI : 2015/391 Esas – 2023/34 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/11/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 04/01/2015 günü sürücü … yönetimindeki davalı … şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın, yolu karşıdan karşıya geçmekte olan müvekkiline
çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını, tedavisinin devam ettiğini, kusurun davalı sürücüde olduğunu belirterek, 6100 sayılı yasa’nın 107.maddesine göre yargılama sırasında ortaya çıkacak maddi tazminatlarından şimdilik 50.000,00-TL maddi (45.000,00-TL maluliyet tazminatı, 2.500,00-TL bakım gideri, 2.500,00-TL tedavi gideri) tazminatın işleten ve sürücüler yönünden olay tarihinden sigortacı yönünden dava tarihinden işletilecek faizi ile birlikte (işleten tacir olmakla onun yönünden ticari faiz) davalılardan müştereken ve müteselsilen, 150.000,00- TL manevi tazminatın olay tarihinden işletilecek faizi (işleten tacir olmakla onun yönünden ticari faiz) birlikte davalı işleten ve sürücüden tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı … vekili ve davalı … vekili ayrı ayrı sunduğu cevap dilekçesiyle davanın reddine karar verilmesini, talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “davacı vekili tarafından yargılama aşamasında sunulan dilekçe ile; sigorta şirketi, araç işleteni, araç sürücüsü yönünden, maddi tazminata ilişkin tüm haklarından poliçe teminatları kadar feragat ettiğini beyan ettiği, bu durumda ibra edilen alacak tutarı kadar davalıların sorumluluktan kurtulduğu, teminat limitini aşan alacak bulunması dışında sigorta şirketi dışındaki davalıların bundan sorumlu olacağı, ne var ki davanın devamında vefat edenin vefat tarihine kadar ki alacaklarının bilirkişi raporuna göre teminat limitinin altında kaldığı, bu durumda tahsiline karar verilebilecek başkaca ve poliçe limitini aşan zarar bulunmaması nedeniyle davalılar hakkında ibra nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile; Davacı … tarafından açılan ve mirasçıları …, …, …, … tarafından devam olunan maddi tazminat davası yönünden;Davalılar …, …, …aleyhine açılan maluliyet tazminatı, bakım gideri, tedavi gideri kalemlerinden oluşan maddi tazminat davasında davalıların ibra edilmesi nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Davada, zararın belirsiz olduğu aşamada akdedilen 31/07/2015 tarihli sulh protokolü kapsamında yapılan ödemelerin davayı sona erdirecek bir ödeme olmadığı, zararın tespit edilmesi üzerine, evvelce yapılan ödemenin poliçe limiti dâhilinde kalması halinde limiti aşan kısımdan sigorta şirketinin sorumlu olmayacağı, bu halde aşan kısımdan davalı işletenin sorumlu olacağını ortaya koyduğu, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından; 04/01/2015 günü sürücü …’ün sevk ve yönetimindeki, davalı …’ün maliki olduğu, davalı … şirketi nezdinde ZMMS poliçesi ile sigortalı … plakalı araçla seyir halindeyken, yaya olan davacıya çarparak ATK 2.İhtisas Kurulu’nun 24/07/2019 tarihli raporunda tespit edildiği üzere %100 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacak ve başka birinin sürekli bakımına muhtaç durumda olacak şekilde yaralandığı, kusurlu olduğu iddiasıyla sürücü, işleten ve sigortacı aleyhine maddi ve manevi tazminat istemiyle eldeki davanın açıldığı, yargılama devam ederken davacının vefat ettiği ve mirasçılarının davayı takip ettiği, anlaşılmıştır.Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, davalı … şirketi tarafından dava devam ederken 31/07/2015 tarihli sulh ve ibra doğrultusunda 137.000,00-TL ödeme yapılmasını müteakip, davacı tarafın talep ettiği tüm maddi zararları yönünden davalı … şirketi, araç sürücüsü ile işletenin 290.000,00-TL teminat tutarı kadar ibra edilmiş olmasına, hükme esas alınan 31/10/2022 tarihli bilirkişi ek raporundaki; ölüm tarihine kadar sürekli iş göremezlik zararının 104.669,15-TL ve tedavi giderinin 143.559,00-TL olduğunun tespit edilmesi ve tespit edilen alacakların toplamının poliçe limitini aşamamasına, yapıldığı ve ibra niteliğinde olduğu iddia edilen ödemenin yargılamanın devamında yapılmış olması nedeniyle makbuz niteliğinde sayılamayacak bulunmasına göre, davacılar vekilinin ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ / Gerekçe uyarınca, 1/Bilgileri karar başlığında yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü gereğince esastan reddine,2/İstinaf eden davacılardan alınması gereken 539,70-T harçtan peşin yatırılan 179,90-TL harcın düşümü ile bakiye 359,80-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davacılardan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf aşamasında ki diğer giderlerin istinaf eden davacılar üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, HMK’nın 361 ve 362. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süresi içinde Yargıtay’a temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.30/11/2023