Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/1346 E. 2023/1255 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1346
KARAR NO: 2023/1255
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/05/2023
NUMARASI: 2023/309 Esas – 2023/428 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Araç Yoksunluğu Ve Değer Kaybı Bedelinin Tahsili
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/07/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava açan dilekçesinde özetle; 20/06/2022 tarihinde müvekkilin, idaresinde bulunan araç ile İstanbul İli, Eyüpsultan İlçesi, … Caddesi yönünde seyir halindeyken, davalılardan …’ın sevk ve idaresinde bulunan … plakalı araç ile çarpması neticesinde trafik kazası meydana geldiğini, kazanın oluşumunda davalı aracın sürücüsünün %100 kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin aracında hasar ve değer kaybı meydana geldiğini, davalı tarafa ait aracın kasko poliçesini düzenleyen davalı … Sigorta AŞ’nin kısmi ödeme yapmayı kabul ederek yalnızca 25.454,75-TL ödeme yaptığını, müvekkilinin aracında kaza nedeniyle oluşan zararların tam olarak giderilmediğini belirterek, fazlaya dair haklar saklı kalmak üzere 100,00-TL aracın kullanılamamasından kaynaklanan zararın, 100,00-TL değer kaybı zararının davalılardan tahsiline, 590,00-TL eksper rapor ücretinin de yargılama giderlerine dahil edilerek karar verilmesine, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; “somut olayda tarafların gerçek kişi ve araçlarında hususi araç olduğu, ayrıca davalı sigorta şirketinin; davacının aracına zarar verdiği iddia edilen karşı aracın kasko sigortacısı olduğu, açılmış olan davanın Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesi kapsamında ticari dava olmadığı, haksız fiilden kaynaklanan davaya bakma görevinin genel mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğu” görüşünden hareketle; (1)Davanın HMK’nın 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulen reddine, mahkememizin görevsizliğine, (2)Dosyanın görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından; davanın İMMS kapsamında tazminat istemine ilişkin olması ve Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen husustan doğması nedeniyle mutlak ticari dava niteliğinde ki davada, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararının verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek, istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Eldeki dava; trafik kazasına bağlı araç hasarı nedeniyle, aracın kullanılamamasından kaynaklanan zararların ve değer kaybı bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davaya konu zararlandırıcı eylem 20/06/2022 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 03/05/2023 tarihinde açılmıştır. Dava tarihi olan 03/05/2023 tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1-a maddesi gereği her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunu’nda düzenlenen hususlar mutlak ticari davalardır. TTK’nın 5/1.maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleridir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01.07.2012 tarihinden itibaren yasanın 5/3.maddesi gereği Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü olmaktan çıkmış görev ilişkisi haline gelmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1. maddesi gereği göreve ilişkin kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Somut olayda görülmekte olan dava aynı zamanda, davaya konu zararlandırıcı eyleme neden olduğu ileri sürülen aracın İMM sigortacısına da yöneltilerek açılmış bulunmaktadır. Bu nedenle; davanın, kazaya neden olan aracın ihtiyari mali sorumluluk sigortasına karşı da açıldığı, ithiyari mali sorumluluk sigorta poliçesinin 6102 sayılı TTK da düzenlendiği, davanın ticari dava niteliğinde olduğu ve görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğu, gözetilmeden istinaf incelemesine konu görevsizlik kararının verilmesi doğru olmamıştır.(-bkz..Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 11/06/2020 gün ve 2019/3270-2020/3380 sayılı kararı, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8.HD’nin 2022/981 esas, 2022/892 karar sayılı ve 24/06/2022 tarihli kararı-) Hal böyle olunca da, ilk derece mahkemesince davaya devam edilmek suretiyle esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmesi hatalı olup, bu suretle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne karar verilmesi gerekmiştir.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Bilgileri karar başlığında yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karış davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile kararın HMK’nın 353/1-a/3. maddesi hükmü uyarınca kaldırılmasına, 2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, 3/İstinaf karar harcının istek halinde istinaf yasa yoluna başvuran davacıya iadesine, 4/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5/İstinaf aşamasında davacı tarafça yapılan diğer giderlerin, ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararla değerlendirilmesine, HMK’nın 353/1-a/3.maddesi hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.12/07/2023