Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2023/1027 E. 2023/892 K. 24.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2023/1027
KARAR NO: 2023/892
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/03/2023
NUMARASI: 2018/498 Esas – 2023/172 Karar
DAVANIN KONUSU: Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 24/05/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkiline, 31/03/2018 tarihinde konakladığı tesisin giriş kapısında beklerken plakası tespit edilemeyen bir traktörün çarparak kaçtığını, kaza nedeniyle müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 100,00-TL geçici iş göremezlik, 100,00-TL sürekli iş göremezlik olmak üzere 200,00-TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile davanın reddini savunmuştur.İlk derece mahkemesince; dava dosyasının 13/10/2021 tarihli duruşmasına davacı tarafın mazeretsiz olarak katılmaması nedeniyle dosyanın işlemden kaldırıldığı, davanın basit yargılama usulüne tabi olması yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılamayacağı, ancak 08/03/2023 tarihinde ikinci kez takipsiz bırakıldığı gerekçesiyle, HMK’nın 320/4. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf nedenleri; 11.02.2023 tarihli 32101 sayılı Resmî Gazete’nin 1 no’lu mükerrer basımında yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi gereğince, müvekkilinin yerleşim yeri Kilis ilinin deprem bölgesi olması, Adana ilinde bulunan avukatlık bürosuna duruşma tarihinde giremedikleri için mazeret dilekçesi göndermelerinin de mümkün olmaması nedeni ile mazeretli sayılmaları gerekirken davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hatalı olduğu hususuna ilişkindir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi zararın tazmini istemine ilişkindir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 150. maddesinde, tarafların duruşmaya gelmemesi ile bu durumun sonuçları ve davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin şartları detaylı olarak düzenlenmiştir. Anılan yasal düzenlemeyle; tarafların duruşmaya katılmaması nedeniyle, dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilebilmesi için, tarafların usulüne uygun biçimde duruşmaya davet edilmiş olmasının gerektiği kesin biçimde hükme bağlanmış; işlemden kaldırılan davanın, 3 aylık sürede yenilenmemesi halinde ise, davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği hükme bağlanmıştır. Somut olayda; dava dilekçesini sunan davacı vekili Av. …’in 13/10/2021 tarihli celseden evvel 05/10/2021 tarihinde gönderdiği dilekçe ile, davacı asil tarafından Kilis … Noterliği’nin 04/10/2021 tarihli … yevmiye sayılı azilnamesi ile azledildiğini bildirdiği ve tebligatların davacı asile çıkartılmasını talep ettiği, ancak mahkemece duruşma gününün yakın olması nedeniyle davacı asile tebligat çıkartılmadığı, mahkemece 13/10/2021 tarihli duruşmada, davacı asil veya vekilinin duruşmaya katılmadığı ve mazeret bildirmediği gerekçesi ile dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, davacı vekili Av. … tarafından sunulan vekaletname ve talebi üzerine dosyanın yenilendiği, davacı vekilinin 14/12/2022 tarihli duruşmaya katılmadığı, mahkemece duruşmanın 08/03/2023 tarihine bırakıldığı, davacı vekili adına çıkartılan tebligatlar ile yeni duruşma gününün davacı vekiline tebliğ edildiği, ancak 08/03/2023 tarihli duruşmaya katılan olmadığı ve davanın ikinci kez takipsiz bırakıldığı gerekçesi ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Oysa; HMK’nın 150/1. maddesi gereği dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilebilmesi için, davacı tarafın usulüne uygun biçimde duruşmaya davet edildiği halde (mazeretsiz olarak) duruşmaya katılmamış olması gerekir. Davayı açan vekilin azledilmiş olması nedeni ile 13/10/2021 tarihli duruşma gün ve saatinin davacı asile usule uygun biçimde tebliğ edilmesi gerekirken davacı asile herhangi bir tebligat çıkartılmaksızın duruşmaya katılan olmadığı gerekçesi ile dosyanın işlemden kaldırılmasına ve usulsüz olan bu karara dayanılarak 08/03/2023 tarihli celsede dosyanın ikinci kez takipsiz bırakıldığından bahisle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru olmadığı gibi davanın belirsiz alacak davası olduğu gözden kaçırılmak suretiyle 6102 sayılı TTK’nun 7101 sayılı Kanun’un 61. maddesi ile değişik 4/2.maddesi gereğince ve dava dilekçesinde bildirilen bedeller üzerinden davanın basit yargılama usulüne tabi olduğu düşüncesi ile HMK’nun 320/4. maddesi kapsamında işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosyada, bir kez yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılması nedeniyle açılmamış sayılmasına karar verilmesi bu yönüyle de isabetli değildir. Davacı vekilinin bu hususa isabet eden istinaf nedeni yerinde görüldüğünden ilk derece mahkemesi kararının HMK m. 353/1-a/5. gereğince kaldırılmasına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1- Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 08/03/2023 gün ve 2018/498 Esas – 2023/172 Karar sayılı kararının HMK.m.353/1-a/5 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem, araştırma ve yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı vekili tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan 179,90-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan diğer istinaf yargılama giderlerinin ise ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 24/05/2023