Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2022/810 E. 2023/343 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/810
KARAR NO: 2023/343
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/02/2022
NUMARASI: 2016/595 Esas – 2022/128 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Cismani Zarar Nedeniyle Maddi Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/02/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’in 09/02/2015 günü İzmir İli, Balçova İlçesinde karşıdan karşıya geçerken plakası ve sürücüsü bilinmeyen bir motorsikletin çarpıp kaçması sonucu yaralandığını, aracın plakasının ve kime ait olduğunun bilinmediğini, bu nedenle zararlardan … sorumlu olup, davalı …na 10/07/2015 tarihinde bildirimde bulunulduğunu belirterek, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL (100,00 TL geçici iş göremezlik ve 900,00 TL sürekli iş göremezlik) maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, Davacı vekili 10/05/2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile; …nın 290.000,00TL teminat limitine göre, 100,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı talebini 8.441,63-TL arttırarak 8.541,63-TL, geçici iş göremezlik tazminatı ile 900,00-TL sürekli iş göremezlik tazminatı talebini 280.558,37 arttırarak 281.458,57-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplamda 290.000,00-TL tazminatın 23/07/2015 tarihi olan temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile bilikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep etmiştir. İstanbul 22. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 02/09/2015 tarihli görevsizlik kararı gereğince dava İstanbul 6.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/595 esası üzerinden görülerek sonuçlandırılmıştır.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava açılmadan önce gerekli belgelerle başvuru yapılmadığından davanın usulden reddinin gerektiğini, kazaya sebebiyet verdiği iddia olunan aracın ve sürücüsünün araştırılmasının ve bilinmeyen bir aracın zarara sebep olduğunun ispatının gerektiğini, maluliyet oranının, kaza sonucu oluşan arazların kaza ile illiyetleri de tespit edilmek suretiyle belirlenmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda;Davanın kabulü ile, 8.541,63 TL geçici iş göremezlik ve 281.458,37 TL kalıcı iş göremezlik zararı olmak üzere toplam 290.000,00 TL miktarındaki maddi tazminatın, temerrüt tarihi olan 23/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davalı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Kazaya sebebiyet verdiği iddia edilen aracın varlığının/türünün ve kazaya sürücüsünün (kusuru ile) sebebiyet verdiğinin tereddütsüz ispatı sağlanmadan davanın kabulüne karar verildiği, kusur incelemesinin usulüne uygun yapılmadığı, raporun davacının beyanına göre tanzim edildiği, 09.02.2015 kaza tarihine göre hesaplamanın PMF tablolarına göre yapılması gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun bu yönüyle de hatalı olduğu, davacının maluliyetinin tespiti hususunda alınan raporların, maluliyet oranı yönünden çelişkili olduğu, raporlar arasında ki çelişki giderilmeden karar verilmesinin ve uygun yönetmeliğe göre düzenlenmeyen rapora göre kurulan hükmün hatalı olduğu, geçici işgöremezlik dönem zararından SGK sorumlu olup, bu husustaki istemin bu nedenle reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu, temerrüdün daha önce gerçekleştiği gerekçesiyle dava tarihinden önceki bir tarihten itibaren faize hükmedilmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir. 09/02/2015 günü davacının; karşıdan karşıya geçerken plakası ve sürücüsü bilinmeyen bir motorsikletin kendisine çarpıp kaçması sonucu ATK 2.İhtisas Kurulu’nun raporunda tespit edildiği üzere % 20,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacak ve iyileşme süresi kaza tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabilecek şekilde yaralandığı, dava dışı sürücünün kusurlu olduğu iddiasıyla … aleyhine geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemiyle eldeki davayı açtığı, anlaşılmıştır. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ile bir talepte bulunulması halinde zararın kapsamının belirlenmesi açısından malûliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi esaslı unsurdur. Bu belirlemenin ise; Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı Bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarih 11/10/2008 tarihinde önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak düzenlenmiş raporla yapılmış olması gerekir.Toplanan delillerin ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi ile birlikte, istinaf başvuru nedenleri de gözetilmek suretiyle incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, mahkemenin karar gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile çıkarılan sonuç, açıklanan gerekçe ve oluşturulan hükümde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasının oluşumunda davacının kusursuz, dava dışı plakası tespit edilemeyen motosiklet sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu belirten bilirkişi raporu ile bunu teyit eden ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin raporundaki denetlenebilir tespitlerin de dosyaya, oluşa uygun olması karşısında söz konusu bu kusur raporunun hükme esas alınmasında ve davacının tedavisine ilişkin tüm kayıt ve belgeler ile daha önceki raporların tetkik ve değerlendirilmesi neticesinde oluşa ve dosya kasamına uygun, gerekçeli ve denetlenebilir nitelikte, usulüne uygun hazırlanan ATK 2.İhtisas Dairesi Başkanlığı’nın maluliyete ilişkin raporunun hükme esas alınmasında bir yanılgı bulunmamasına, TRH 2010 yaşam tablosu ve progresif rant yöntemine göre davacı için belirlenen geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatına ilişkin hesaplama yöntem ve şeklinin, son yargısal içtihatlar göz önüne alındığında doğru olmasına, geçici iş göremezlik dönem zararının; niteliği itibariyle bedensel zararın bir türü olması karşısında, bu yöndeki talebin ZMM sigortası teminatı kapsamı dışında kaldığından söz edilemeyeceğinin açık olmasına, bu suretle davalının geçici iş göremezlik dönem zararından sorumlu tutulmasında bir hata olmamasına, 290.000,00-TL olan poliçe limitinin aşılmamış olmasına, davalı sigorta şirketine davadan önce başvuru yapıldığı dikkate alınarak, başvuru tarihine göre belirlenen temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesinin doğru olmasına göre, davalı vekilinin tüm istinaf başvuru sebeplerinin HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca,1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca esastan reddine, 2/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 19.809,90-TL harçtan peşin yatırılan 4.952,47-TL harcın düşümü ile 14.857,43-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 361. madde hükmü uyarınca tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 23/02/2023