Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2022/1953 E. 2023/662 K. 12.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1953
KARAR NO: 2023/662
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/06/2022
NUMARASI: 2018/701 Esas – 2022/330 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Cismani Zarar Sebebiyle Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 12/04/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili 01/08/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle; 16/10/2017 tarihinde …’ın sevk idaresindeki davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı olan … plaka sayılı aracı ile Ergani-Çermik yolunda Ergani istikametinden Çermik istikametine seyir halinde iken yolun kenarında bulunan menfez çalışmasına çarparak yaramalı trafik kazası geçirmiş olduğu ve neticesinde müvekkili …’ın sol bileğinden kalıcı olarak sakatlandığını belirterek, trafik kazasında sakatlanan müvekkili … için 6100 sayılı yasanın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre belirlenecek şimdilik 1.000,00 TL geçici kazanç kaybı, 1.000,00 TL ise iş gücü/kazanç kaybı tazminatı olmak üzere toplamda 2.000,00 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren uygulanacak olan ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; KTK’nın 85/1. maddesine göre motorlu aracın işletilmesi sırasından bir kimsenin ölmesi, yaralanması veya bir şeyin zarara uğraması halinde, işletenin bu zararlardan sorumlu olduğu, işletenin sorumlu tutulmadığı hallerde trafik sigortası kapsamına girmeyeceğinden zorunlu trafik sigortacısından istenmeyecek olduğu, işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücü …’ı üçüncü kişi olarak kabul etmenin mümkün olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “Somut olayda, 16/10/2017 tarihli kaza tespit tutanağının onaylı sureti Çermik İlçe Jandarma celp edilmiş olup, buna göre kaza sırasında … plakalı araç sürücünün … olduğu, araç sahibinin … olduğu, tek taraflı yaralamalı kazaya neden olunduğu anlaşılmaktadır. Buna göre işletenin eylemlerinden sorumlu olduğu sürücü … üçüncü kişi konumunda olmayıp olayın meydana gelmesinde kusurunun da bulunduğu, yukarıda yapılan açıklamalar nedeniyle davacının kendi kusurundan doğan zararı, zarar sigortalarının pasif sigortası olan ZMMS’de işleten kendi sigortacısından talep edemeyeceği anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir” gerekçesi ile; davanın REDDİNE karar verilmiş, verilen karar davacı vekili tarafından süresinde istinaf edilmiştir. Davacı vekilinin istinaf sebepleri; 16.02.2021 tarihli ATK’nın kusurla ilgili alınan ek raporunda müvekkilinin kusur oranının %25 olduğu, yolun bakım ve onarımından sorumlu kişi, kurum ve kuruluşların %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, müvekkilinin maluliyet oranının Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin 09.01.2022 tarihli Sağlık Kurulu Raporu’nda %7 olarak tespit edildiği halde haklı davasının reddinin hatalı olduğu, mahkemece müvekkili …’ın üçüncü kişi konumunda olmadığı, olayın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğu gerekçesi ile dava reddedilmişse de, verilen kararın Yargıtay ilke kararlarına aykırı olduğu, … plakalı araç sahibi … olup müvekkili …’ın araç sürücüsü olduğu, müvekkilinin, sigorta şirketi ile araç işleteni arasında düzenlenen sigorta poliçesinin tarafı olmayıp üçüncü kişi konumunda olduğu, sigorta poliçesinde taraf olmayan 3. kişi konumunda olan müvekkilinin davaya konu trafik kazası sebebiyle zarara uğradığı açık olup, davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 16.10.2017 günü davacının sevk ve yönetimindeki, dava dışı …’ın maliki olduğu, davalı sigorta şirketine ZMMS poliçesi ile sigortalı … plaka sayılı kamyonet ile Ergani istikametinden Çermik istikametine doğru seyir halindeyken yolun sağ tarafında bulunan kum yığınına çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında ATK 2.İhtisas Kurulu’nun kaza tarihinde yürürlükte olan “Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları” hakkındaki yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen 17/11/2021 tarihli raporunda tespit edildiği üzere engellilik oranı %0 olacak ve iyileşme süresi 3 aya kadar uzayabilecek şekilde yaralandığı, aracın sigortacısı aleyhine maddi tazminat istemiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir. Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası’nın; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır. Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu, böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir. Açıklamalardan sonra, toplanan delillerin ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi ile birlikte incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; dosyadaki bilgi ve belgelere göre, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesi ile çıkarılan sonuç ve oluşturulan hükümde usul ve yasaya aykırılık bulunmamasına, dava konusu tek taraflı trafik kazasında davacı sürücü olup, kullandığı aracın ZMM sigortacısı karşısında 3. kişi konumunda olmadığından davalı sigorta şirketinden tazminat talep edemeyecek olmasına, bu nedenle yerel mahkemece yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca esastan reddine, 2/İstinaf eden davacıdan alınması gereken 179,90-TL harçtan peşin yatırılan 80,70-TL harcın düşümü ile 99,20-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 361. madde hükmü uyarınca tebliğden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay nezdinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi. 12/04/2023