Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2022/1769 E. 2023/359 K. 23.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1769
KARAR NO: 2023/359
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/05/2022
NUMARASI: 2015/923 Esas -2022/363 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/02/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 17/02/2015 tarihinde, davalıların sürücüsü, işleteni ve ZMM sigortacısı olduğu … plakalı kamyonetin kaldırıma çıkarak evine girmek üzere olan müvekkili davacıya çarptığını, müvekkilin yaralandığını, yaklaşık 6 ay yoğun bakımda kaldığını, halen tedavilerinin devam ettiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla şimdilik 20.000-tl maddi tazminatının olay tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline; 50.000-Tl manevi tazminatın sigorta şirketi dışındaki davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 16.03.2022 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini toplam 123.827,81TL olarak ıslah etmiştir.Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur.Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”.. davalı sürücü …’un tam kusurlu olduğu, kaza tarihinde yürürlükte bulunan maluliyet tespit işlemleri yönetmeliğine göre davacının %51 oranında iş gücü kaybının oluştuğu; davacı tarafça davalı … Sigorta Şirketi yönünden davadan feragat ettiklerine ilişkin beyan dilekçesi sunulduğu, davalı … Sigorta vekili tarafından ise davacıya 301.313,62 TL ödeme yapılması ile sulh oldukları, usulüne uygun feragat nedeniyle davalı … Sigorta yönünden davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerektiği, davacı vekili tarafından 14/12/2021 tarihli duruşmada emsal ücret araştırması yapılmaksızın dosyanın mevcut haliyle karar verilmesinin talep edildiği göz önüne alındığında taraf talebi de değerlendirilerek davacının kaza tarihinde SGK kaydının bulunmaması ve asgari ücretin üzerinde bir gelirinin bulunduğunun ispat edilemediği gözetilerek davacının gelirinin asgari ücret olduğunun kabul edilmesi gerektiği, 18.06.2021 tarihli rapora göre yapılan ödemenin davacının maddi zararını karşıladığı bakiye zararı bulunmadığı anlaşılmakla diğer davalılar yönünden davacının maddi tazminat davasının reddine karar vermek gerektiği; manevi tazminat davası yönünden yapılan incelemede; davaya konu kazanın meydana gelmesindeki kusurun yoğunluğu, kaza nedeniyle ortaya çıkan zararın büyüklüğü, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın kaza tarihindeki satın alma gücü birlikte değerlendirilerek zenginleşmeye sebebiyet vermeyecek şekilde uygun bir manevi tazminata hükmetmek gerektiği ”, gerekçesiyle,1-Davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine, 2-Davalılar … ve … yönünden açılan maddi tazminat davasının reddine, 3-Davalılar … ve K… yönünden açılan manevi tazminat davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; 15.000,00 TL manevi tazminatın 17/02/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: Davacı vekili; adli tıp raporunda müvekkilinin meslek numarası grup 1 ( düz işçi) olarak kabul edilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin deri sektöründe işçi olarak çalıştığını, eksik maluliyet oranı tespiti yapıldığını, kök aktüer raporunda müvekkilinin gelirinin asgari ücretin 1,9 katı kabul edilerek yapılan hesaplamada müvekkilin karşılanmayan maddi zararının 123.827,81 TL olduğunun belirtildiğini, buna göre davayı ıslah ettiklerini, müvekkilinin gelirinin asgari ücret düzeyinde kabul edilerek bakiye maddi zararının kalmadığı kabul edilerek sigorta şirketi dışındaki davalılar yönünden maddi tazminat taleplerinin reddinin hatalı olduğunu, hükmedilen manevi tazminatın az olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda;Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Somut olayda, davacı tarafça davacının deri sektöründe işçi olduğu iddia edilmiş,18.06.2021 tarihli aktüer kök raporunda Tekstil İş Sendikası’nın bildirdiği gelirin ortalaması alınarak davacının kaza tarihinde asgari ücretin 1,9 katı gelir elde ettiği kabul edilerek hesaplama yapılmış ve bu halde davacının ödeme tarihindeki verilere göre 123.827,81-TL karşılanmamış maddi zararı olduğu belirtilmiştir. Davacı vekilince iş bu rapor doğrultusunda dava ıslah edilmiştir.Dosya kapsamında alınan 02.03.2022 tarihli aktüer ek raporunda ise, ödeme tarihindeki veriler nazara alınarak ve asgari ücrete göre yapılan hesaplamada davacının gerçek ve nihai maddi zararının 262.619, 63-TL olduğu, yargılama sırasında davacıya davalı sigorta şirketince limit dahilinde 268.000-TL asıl alacak ile ferileri ödendiğinden davacının karşılanmamış zararı bulunmadığının belirtilmesi üzerine yerel mahkemece davalı sürücü ve işleten yönünden davanın reddine karar verilmiştir.Ancak dosya kapsamınmdan, davacının kaza tarihinde deri sektöründe işçi (ayakçı-makinacı) olup olmadığının açıklığa kavuşturulmadığı; deri sektöründe çalıştığının anlaşılması halinde bu işten aylık ne kadar kazandığının tam olarak araştırılmadığı ve tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlenmediği anlaşılmış olup, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.O halde yerel mahkemece yapılacak iş, davacının kaza tarihinde belli bir iş yerine bağlı olarak çalışıyorsa buna ilişkin çalışma belgesinin, ücret bordrolarının, maaş ödemesine ilişkin varsa banka hesap ekstrelerinin dosyaya ibrazının istenmesi, davacıya ait varsa SGK kayıtlarının getirtilmesi, tarafların bu husustaki delillerinin toplanması, tanıkların dinlenmesi, sosyal ve ekonomik durum araştırması yapılması, neticede davacının kaza tarihinde hangi sektörde ve ne işle iştigal ettiğinin tereddüte yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi, kaza tarihinde deri sektöründe işçi olduğunun tespit edilmesi halinde çalıştığı ilde bu işten aylık ne kadar gelir elde ettiği hususunda ilgili esnaf odasınca bildirilen gelir üzerinden; bu hususun ispat edilememesi halinde asgari ücret üzerinden, ödeme tarihindeki verilere göre hesaplama yapılması (hesaplamadaki diğer hususlar aynı kalmak üzere), ödeme ve ibra dikkate alınarak ve usuli kazanılmış haklar ihlal edilmeksizin varılacak sonuca göre bir karar verilmesinden ibarettir.Bu itibarla; davacı vekilinin istinaf ibaşvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle kısmen kabulü ile kararın HMK 353/1.a.6. maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırma sebep ve şekline göre davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Davacı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KISMEN KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6 madde hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3/Kararın kaldırılma sebep ve şekline göre, davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 4/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendilerine İADESİNE, 5/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 6/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda,HMK.m.353/1-a hükmü uyarınca, kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 23/02/2023