Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2022/1728 E. 2023/371 K. 09.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1728
KARAR NO : 2023/371
DAVANIN KONUSU : Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 09/03/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesi ile; 03/08/2017 tarihinde davalı …in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile seyir halinde iken müvekkilinin sevk ve idaresindeki motosiklete yer vermemesi üzerine kaza meydana geldiğini ve müvekkilinin ayak bileğinde kırık ve çatlak olacak şekilde yaralandığını, daimi maluliyeti oluştuğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 2.000,00-TL maddi ve 1.000,00-TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren hesaplanacak faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama aşamasında 22/06/2021 tarihli duruşmada alınan beyanında sigorta şirketine karşı açtıkları davadan vazgeçtiklerini bildirmiştir.Davalı …Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ile; davanın zamanaşımına uğradığını, kazanın meydana gelmesinde davacının kusurlu olduğunu, kazaya karışan aracın müvekkili şirkete ait olmadığı gibi aracı kullanan sürücü davalı …l’in müvekkili şirket çalışanı da olmadığını, kazaya karışan aracın diğer davalı …limited şirketine ait olduğunu ve yine diğer davalı k…limited şirketine kiraya verildiğini tespit ettiklerini, müvekkili şirket ile davalı …şirketi arasında tedarikçi ilişkisi bulunduğunu, müvekkili şirketin personel taşıma işi ile uğraştığını ve davalı …şirketinin de müvekkili şirket ile fatura karşılığı çalıştığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesi ile; davanın ticari dava olduğunu ve zorunlu arabuluculuk şartının yerine getirilmediğini, ayrıca dava açılmadan önce müvekkili şirkete başvuruda da bulunulmadığını ileri sürerek davanın öncelikle usulden, kabul görmediği takdirde de esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince; davalı sigorta şirketi yönünden davacı tarafça davadan vazgeçilmesi nedeniyle davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği, 01/01/2019 tarihinden sonra açılan davalar bakımından arabulucuk dava şartının getirildiği, davanın 19/02/2020 tarihinde açıldığı, davacı tarafça zorunlu arabuluculuk başvurusunun yapılmadığı, Ankara BAM 22 HD 2019/1889-2074 sayılı örnek kararında açıklandığı üzere; dava açılmadan önce tarafların anlaşamadığını gösterir arabuluculuk son tutanağı düzenlenmediğinden dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulen reddine karar vermek gerektiği gerekçesi ile;
“Davalı Sigorta Şirketi yönünden davadan vazgeçildiğinden bu davalı yönünden KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Diğer davalılar yönünden arabuluculuk dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE” karar verilmiş, karara karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Davacı vekilinin istinaf nedenleri; davanın haksız fiilden kaynaklandığı, davalı araç sürücüsü …ile müvekkili arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığı, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu için zorunlu arabuluculuk dava şartının aranmayacağı, aksinin kabulü halinde de tamamlanabilir dava şartı olması nedeniyle eksikliğin tamamlanması için süre verilmesi gerektiği hususlarına ilişkindir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davalı sigorta şirketi aleyhine açılan dava hakkında davanın konusuz kalması nedeniyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, davacı tarafça sigorta şirketi aleyhine açılan dava yönünden verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmadığından istinaf incelemesi sadece davalı sigorta şirketi dışında kalan davalılar yönünden verilen davanın usulden reddine dair karar ile sınırlı olarak yapılmıştır.Davaya konu kaza 03/08/2017 tarihinde meydana gelmiş, dava ise 19/02/2020 tarihinde açılmıştır.Davacı, haksız fiilden kaynaklanan maddi ve manevi zararlarını müştereken ve müteselsilen araç sürücüsü, işleten, malik ve sigorta şirketinden talep etmektedir. Davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan ve aleyhlerine açılan davalar birbirinden bağımsız olduğundan, dava şartlarının (-arabuluculuk vb-) her bir davalı açısından ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir.7155 sayılı kanun ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’na eklenen ve 01/01/2019 tarihinde yürürlüğe giren 5/A maddesi ile bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak düzenlenmiştir. 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 2.fıkrasının 4.cümlesine göre arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır.Dava şartı olan zorunlu arabuluculuk hükümlerinin uygulanabilmesi için taraflar arasındaki uyuşmazlığın ticari dava olması gerekir. 6102 sayılı TTK’nın 4.maddesinde hangi davaların ticari nitelikte olduğu sayılmış, maddi düzenlemesine göre, bir davanın ticari dava olabilmesi için uyuşmazlığın her iki tarafının da tacir olması ve ticari işletmeleriyle ilgili hususlardan doğmuş bulunması veya anılan Kanun maddesinde sayılan mutlak ticari davalardan olması gerekli ve yeterlidir.Somut olayda; davalı sigorta şirketi aleyhine açılan dava bakımından 6102 sayılı TTK’nın 1401 ve devamı maddelerinde, zorunlu sorumluluk sigortası aynı yasanın 1483 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup, zarar gören üçüncü kişi tarafından zarar verenin zorunlu mali sorumluluk sigortacısı aleyhine açıtığı davalar TTK’nın 4/1-a maddesi uyarınca mutlak ticari dava ise de, davalı sigorta şirketi ile diğer davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğu, davanın, davalı araç sürücüsü … aleyhine haksız fiil sorumlusu olması nedeniyle, diğer davalı şirketler aleyhine ise KTK’nın 85. maddesi uyarınca araç işleteni ve maliki olmaları nedeniyle kanundan doğan sorumluluklarına dayanılarak açıldığı, davalı şirketler her ne kadar tacir ise de, davacının gerçek kişi olması, uyuşmazlığın haksız fiilden kaynaklanıp TTK’da düzenlenen bir hususa ilişkin olmaması nedeniyle, davalı araç sürücüsü, işleten ve malik yönünden nispi yada mutlak ticari davanın varlığından söz edilemez. Bu nedenle yerel mahkemece davalı sigorta şirketi haricindeki davalılar hakkında, davacının TTK’nın 5/A maddesi gereğince arabulucuya başvuru zorunluluğu bulunmadığından, zorunlu arabuluculuğa ilişkin dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. (-bkz İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesi’nin 2020/1422 esas, 2020/3561 karar sayılı ve 22/10/2020 tarihli kararı-)
Açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, HMK’nın 353/1-a/4. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca;
1/Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK.nun 353/1-a/4 madde hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,
2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırılan 80,70-TL maktu istinaf karar ve ilam harcının talebi halinde kendisine İADESİNE,
4/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
5/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK’ nın 353/(1)-a maddesi gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 09/03/2023