Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2022/1270 E. 2023/1074 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2022/1270
KARAR NO: 2023/1074
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/02/2020
NUMARASI: 2017/52 Esas – 2020/148 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Maddi Tazminat Davası
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/06/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 25/03/2015 tarihinde, davalıların sürücüsü, ileteni ve ZMM sigortacısı olduğu … plakalı aracın refüjü aşıp ters yöne girmek suretiyle müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu … plakalı araca ve bir başka araca çarpması sonucunda meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, müvekkilinin kaldırıldığı Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesinde müvekkilinin çenesinden ameliyet olduğunu, kaza sebebiyle sinirlerin zarar görmesi sonucu müvekkilinin dişlerinin dökülmeye başladığını, müvekkilinin alt çenesiyle üst çenesinin aynı hizada olmadığını, müvekkilinin ailesi tarafından … Hastaneler Kompleksi Hastanesi’ne götürüldüğünü, burada tedavi gördüğünü, kendisinden her işlem için ayrı ücret talep edildiğini, maddi durumu iyi olmayan müvekkilinin sağdan soldan aldığı borç paralar ile tedavi giderlerini ödemek durumunda kaldığını, bugüne kadar toplam 18.402,00 TL tedavi gideri ödediğini, 07/08/2015 tarihinde SGK’ya yapmış oldukları başvurunun 29/03/2016 tarihinde reddedildiğini, yine davalı sigorta şirketine yaptıkları başvurunun da reddedildiğini, kazanın meydana gelmesinde davalı tarafın %100 kusurlu olduğunu ileri sürerek toplam 18.402,00 TL tedavi gideri harcanmasından, yasa ve mevzuat kapsamında olduğu tespit edilecek kısmının davalı SGK’dan, yasa kapsamı dışında kalan tedavi masraflarına ilişkin kısmının ise diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen olmak üzere fiili olarak ödemenin yapıldığı fatura tarihlerinden itibaren işleyecek reeskont avans faiziyle birlikte tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı … Sigorta vekili cevap dilekçesinde ve özetle;, husumetin doğrudan SGK’ya yöneltilmesi gerektiği, müvekkil şirketin ayrıca temerrüde düşmediğini ve faiz başlangıcının dava tarihinin esas alınması gerektiği belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı SGK vekili, trafik kazası nedeniyle sunulan ve kanuna tabi sağlık hizmet bedellerinin SUT kapsamında müvekkili kurumca karşılandığını, sağlık hizmet sunucusu tarafından davacıya verilen sağlık hizmeti nedeniyle müvekkili kuruma fatura edilen bedelin SUT kapsamında sağlık hizmet sunucusuna ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Davalılar … ve …, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”.. 13/09/1986 doğumlu, … oğlu … 25/03/2015 tarihinde araç içi trafik kazası nedeni ile getirildiği Kanuni Sultan Süleyman Eğitim Araştırma hastanesinde muayene edildikten sonra çene kırığı ve diş tedavileri için plastik cerrahi polikliğine sevk edildiği, hastanın kendi isteği ile 27/03/2015 (2-3gün sonra) SGK anlaşmalı … Hastaneler Kampleksinin Ağız Diş ve Çene Cerrahisinde tedavilere başladığı tedavilerin devamını bu sağlık kuruluşunda südürülmüş olduğu, davacı 13/09/1986 doğumlu, … oğlu …’ın 25/03/2015 tarihinde geçirdiği araç içi kazası ile … Hastaneler Kompleksi Hastanesinde 27/03/2015-24/07/2015 tarihleri arasında yapılan tüm tedavilerin trafik kazası ile illiyetli olduğu, geçirdiği araç içi trafik kazasına bağlı yaralanma sonrası meydana gelen arızlarının vücut genel çalışma gücünden %41 (yüzdekırkbir) oranında kaybetmiş olduğu, geçici iş göremezlik süresi/adli şifa süresinin 2 ay, tıbbi şifa süresinin ise dönemler halinde süreler dikkate alınarak ortalama 6 ay olacağı, adli şifa süresi içinde (60)gün %100 (yüzdeyüz) malul sayılması gerektiği, başka birinin sürekli bakımına muhtaç olmadığı, belgelendirilmeyen ancak zorunlu rayiç beklenen yol ve tıbbi giderlerinin toplam 350,00 TL (üçyüzelli Lira) olabileceği, kaza ile illiyeti varsa başkaca faturalı ulaşım giderlerinin ibrazı sonrası ek hesaplama yapılabileceği, olaydaki kaza ve tedavi ile illiyeti davacı tarafından sunulacak tıbbi gider fiş ya da fatura mevcut olduğunda ek hesaplama yoluna gidilebileceği, sürekli birisinin bakımına ihtiyacı olmadığından bakıcı gideri hesaplanmasına mahal olmadığı, SGK’ya fatura edilebilecek kısım olan 18.402,00 TL’nin tedavi kapsamı ve rayiçle uygun olduğu, davalı SGK ile diğer davalıların sorumluluklarının belgelendirilmeyen ancak rayiç beklenen yol ve tıbbi giderlerinin toplam 350,00- TL tutardan davalı Sosyal Güvenlik Kurumu dışındaki diğer davacıların sorumlu olduğu, SGK’ya fatura edilebilecek kısım olan 18.402,00 TL tedavi giderinden davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın sorumlu olduğu teknik değerlendirmesi bildirilmiştir. Saptanan ve hukuksal durum karşısında; dosyaya sunulu bilgi ve belge kapsamı ile; davalı sürücünün % 100 kusuru ile sebebiyet verdiği trafik kazası ile davacının tedavi gerektirir zararı arasındaki illiyet gereği davacının trafik kazasından kaynaklanan tedavi giderlerinden davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu ” gerekçesiyle, Asıl ve birleşen dava davacısının davalarının kabulü ile; 18.402,00-TL tedavi gideri masrafları olan maddi tazminatın asıl ve birleşen dava davalılarından müştereken ve müteselsilen fiili ödeme tarihi itibari ile işletilecek ve ödeme tarihine kadar işleyecek olan yasal faizi ile birlikte tahsiline, asıl ve birleşen dava davacısına verilmesine, karar verilmiştir. Karara karşı davalı sigorta şirketi vekili ve davalı SGK vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri: Davalı SGK vekili, müvekkil kurum tarafından sağlık hizmet sunucalarınca müvekkili kuruma fatura edilen dava konusu tedavi giderleri ödenmiş olduğundan, müvekkil kurumun dava konusu alacağı ödemekle yükümlü olmadığını, müvekkil kurum tarafından karşılanan tedavi giderlerini gösterir Medula kayıtları dosya kapsamına sunulmuş olmasına karşın, 08/02/2019 günlü bilirkişi raporunda müvekkil kurum tarafından davacının tedavisi için sağlık hizmeti sunucularına müvekkil kurum tarafından ödenen tedavi giderlerine ilişkin bir değerlendirme yapılmadığını, raporun SUT kapsamında hazırlanmadığını, bu nedenle bu rapora göre karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkil kurumun davada yasal hasım konumunda olup, dava tarihinden önce davacı tarafından ödeme yapılması isteği ile müvekkili kuruma yapılan bir başvuru bulunmadığından dava tarihinden önceki bir tarih esas alınarak faiz ödenmesine hükmedilmesinin de hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı sigorta şirketi vekili, 6111 sayılı yasa gereğince tedavi giderlerinden müvekkili şirketin sorumluluğu bulunmadığını, SGK’nın sorumlu olduğunu, taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak karar verildiğini, müvekkilinin belgelendirilmeyen yol ve medikal giderlerden sorumluluğu bulunmadığını, kusuru kabul etmediklerini, eksik inceleme ile karar verildiğini, müvekkili şirketin tedavi gideri ve iş göremezlik yönünden tek limitle sorumluluğu bulunduğu göz adı edilerek karar verilmesinin hatalı olduğunu, müvekkili şirketin fiili ödeme tarihinden itibaren sorumlu tutulmasının da hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan tedavi gideri istemine ilişkindir. 2918 sayılı Kanun’un 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59. maddesi ve geçici 1. maddesi ile, trafik kazası sebebiyle kazazedelerin sağlık hizmet bedellerinin Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı ve yine bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin de Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır. Buna göre; 6111 sayılı Kanun gereği Kanun’un yayımlandığı tarihten ( 25.02.2011) önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeniyle sunulan belgeli sağlık hizmet bedelleri SGK tarafından karşılanacaktır. Bu nedenle davacının dava konusu tedavi giderlerinden belgeli/faturalı sağlık giderlerinin tümünden SGK, (belgesiz/paramedikal giderlerden ise aracın işleteni, sürücüsü ve zorunlu mali sorumluluk sigortacısı) sorumludur. Öte yandan, Danıştay 15. Dairesinin önce 14/11/2013 tarihinde yürütmenin durdurulması kararı ve 16/03/2016 tarih, 2013/7713 esas ve 2016/1779 karar sayılı kararı ile trafik kazaları nedeniyle ilgililere sunulan sağlık hizmet bedellerinin tahsiline ilişkin usul ve esaslara ilişkin Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “… Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin iptaline karar verilmiş, iptal edilen ibare yerine 31/12/2016 tarih ve 3. Mükerrer 29935 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan yönetmelik değişikliğiyle “..genel sağlık sigortalısı sayılanlar için belirlenen sağlık hizmeti geri ödeme usul ve esasları çerçevesinde..” ibaresine yer verilmiştir. ( Bkz. Yargıtay 4.HD’nin 2021/18790 Esas,2021/5907 Karar sayılı ilamı) 1-Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, dosya kapsamında alınan kusur raporunun kaza tespit tutanağı ve ceza dosyasında hükme dayanak yapılan kusur raporu ile uyumlu, somut olayın özelliklerine uygun ve hükme esas alınmaya elverişli olmasına, davacı tarafça belgeli (faturalı) tedavi giderleri talep edilmiş olup bu doğrultuda karar verilmiş olmakla taleple bağlılık ilkesinin ihlal edilmesinin söz konusu olmamasına, eldeki dava 17/01/2017 tarihinde, 6111 sayılı Yasa’nın yürürlüğünden sonra açılmış olmakla, 6111 sayılı Yasa’ya tabi dava konusu olayda, bilirkişi raporu ile belirlenen ve dosya kapsamından davacının sarf ettiği ve somut olaya konu kaza ile illiyet bağı olduğu anlaşılan 18.402,00-TL belgeli (faturalı) tedavi giderinden SUT kapsamında bir değerlendirme yapılmaksızın, yerel mahkemece davalı SGK’nin sorumlu tutulmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı SGK vekilinin ve davalı sigorta şirketi vekilinin bu hususlara ilişen sair istinaf itirazlarının esastan reddi gerekmiştir. 2-Davalı sigorta şirketinin sair istinaf itirazları yönünden; yukarıdaki açıklamalar ışığından davacının belgeli (faturalı) tedavi giderlerinden SGK’nın, belgeli olmayan (yol, yemek.gibi) giderlerinden sürücü, işleten ve ZMM sigortacısı müteselsilen sorumlu olup, somut olayda davacının talep ettiği ve bilirkişi raporu ile de uygun bulunup kaza ile ilgili olduğu tespit edilen 18.402,00-TL belgeli( faturalı) tedavinden davalı SGK sorumlu olduğundan, başka bir deyişle davalı ZMM sigortacısı ile sürücü ve işleten sorumlu olmadığından, davalı sigorta şirketinin belgeli bu tedavi giderinden sorumlu tutulması doğru görülmemiştir. 3-Davalı SGK vekilinin sair istinaf itirazları yönünden, eldeki dava rücu davası olmayıp tedavi giderine ilişkin tazminat davası olmakla dosya kapsamından davacı tarafça davadan önce 07.08.2015 tarihinde SGK’ya başvurulduğu, SGK’nın 29.03.2016 tarihinde davacı tarafın talebini reddettiği, bu nedenle davalı SGK her ne kadar dava tarihinden önce temerrüde düşmüş ise de temerrüdün red cevabının verildiği 29.03.2016 tarihinde gerçekleştiğinin kabulünde zorunluluk bulunmakta olup, yerel mahkemece temerrüdün fiili ödeme tarihinde gerçekleştiğinin kabulü ile faiz başlangıcı yönünden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle, yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin ve davalı sigorta şirketi vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin istinaf itirazlarının kısmen kabulü ile, kararın kaldırılıp, yanılgılı hususlar düzeltilmek suretiyle HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe Uyarınca, I-Başlıkta bilgileri yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin ve davalı sigorta şirketi vekilinin sair istinaf itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi vekilinin ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin istinaf itirazlarının KISMEN KABULÜNE, (a)-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi tarafından yatırılan nispi karar ve ilam harcının istek halinde kendisine iadesine, davalı SGK harçtan muaf olup istinaf başvurusu için harç yatırmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına, (b)-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, (c)-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı sigorta şirketi ve davalı SGK tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına, II)Yukarıda başlıkta bilgileri yazılı ilk derece mahkmesi kararının KALDIRILMASINA; HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince KALDIRILAN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE; 1/Asıl ve birleşen davanın KABULÜ ile; 18.402,00-TL tedavi giderinin (davalı sigorta şirketi dışındaki) asıl ve birleşen dava davalıları SGK, … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile asıl ve birleşen dava davacısına verilmesine, hükmedilen miktara davalı SGK yönünden 29.03.2016 tarihinden, davalılar … ve … yönünden fiili ödeme tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, 2/Davalı sigorta şirketi belgeli tedavi giderinden sorumlu olmadığından davalı … Sigorta AŞ hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 3/Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.257,04-TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 314,27-TL’nin mahsubu ile bakiye 942,77-TL harcın (davalılardan SGK harçtan muaf olmakla) davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazine’ ye gelir kaydına, 4/Davacı tarafça yatırılan 314,27-TL harcın davalılar … ve …’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 5/Davacı tarafça yargılama sırasında sarf edilen bilirkişi ücreti, tebligat gideri, posta masrafından ibaret toplam 2.083,20-TL yargılama giderinin davalılar SGK, … ve …’ ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, 6/Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalılar SGK, … ve …’ ten müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 7/Gider avansından arda kalanın yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, HMK.m. 362/1-a hükmü gereğince kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 08/06/2023