Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/920 E. 2023/505 K. 16.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/920
KARAR NO: 2023/505
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2020
NUMARASI: 2014/521 Esas – 2020/819 Karar
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/03/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
KARAR Davacılar vekili dava dilekçesi ile; 13.07.2009 tarihinde müvekkillerinin, içinde yolcu olarak bulunduğu …’in sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın karıştığı çift taraflı trafik kazası neticesinde kalıcı bedensel zarara uğradıklarını, kazanın meydana gelmesinde … plaka sayılı araç sürücüsü …’in asli ve tam kusurlu olduğunu, müvekkillerinin içinde yolcu olarak bulunduğu aracın trafik mali sorumluluk sigortası olmadığından davalıya yaptıkları başvuru neticesinde yapılan ödemenin yetersiz olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile (belirsiz alacak) her bir davacı için 100,00-TL olmak üzere toplamda 200,00-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, Yargılama aşamasında 13/03/2020 tarihinde sunduğu bedel artırım dilekçesi ile; taleplerini davacı … yönünden 63.355,00-TL’ye, davacı … yönünden 59.867,77-TL’ye artırdıklarını bildirmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davanın … plakalı araç sürücüsüne ihbarı gerektiğini, davadan önce müvekkili kurum tarafından …’a 03.01.2013 tarihinde yapılan 86.645,00-TL ve …’a 05.03.2012 tarihinde yapılan 8.051,00-TL maluliyet tazminatı ödemesi ile müvekkili kurumun sorumluluğunun ortadan kalktığını, davacıların araçta hatır için taşınmaları nedeniyle hatır taşıması indirimi yapılması gerektiğini, ancak ödeme tarihinden itibaren faiz işletilebileceğini, geçici iş göremezlik zararının müvekkili kurumun sorumluluğu bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davacıların yaralanması ile neticelenen dava konusu trafik kazasında … plakalı otomobil sürücüsü …’in %100 (yüzde yüz) oranında asli derecede kusurlu, davacı …’ın %32.3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği, davacı …’ın %15.2 (yüzdeonbeşnoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı, iyileşme (geçici iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 10 (on) aya kadar uzayabileceği, davacı … yönünden; davacıya yapılan ödemenin ödeme tarihi itibariyle davacının zararının %63,55’ini karşıladığı, karşılanmayan ödeme tutarının 49.693,47-TL olduğu, rapor tarihi ile davacının talep edebileceği bakiye iş göremezlik zararının limit dahilinde 63.355,00-TL olduğu, … yönünden ise; davacıya yapılan ödemenin ödeme tarihi itibariyle davacının zararının %27,01’ini karşıladığı, karşılanmayan ödeme tutarının 21.761,99-TL olduğu, rapor tarihi itibariyle davacının talep edebileceği bakiye iş göremezlik zararının 59.867,77-TL olduğu, ödeme tarihindeki verilere göre hak edilen tazminat ile davalı tarafından ödenen bedel arasında fahiş fark olduğu, davalı vekilinin hatır taşımasına ilişkin savunması yönünden; taşımanın hatır için olup olmadığı, tarafların yakınlığı, varsa hatır için taşımanın kimin arzusu ve ne amaçla yapıldığı hususlarının davalı tarafça ispatlanamadığı, davalı kurumun davacılara ödeme yapılmasına ilişkin gönderdiği (davacı … için 19/12/2012, … için 24/02/2012) bildirim tarihleri itibariyle davacı … yönünden 02/01/2013 tarihinden, davacı … yönünden 08/03/2012 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gerekçesi ile; “1-Davanın 13/03/2020 harçlandırma tarihli talep arttırım dilekçesi ile; -Davacı … yönünden talep edilen -teminat limitini aşmamak üzere- tutar üzerinden kabulü ile 63.355,00 TL, maddi tazminatın 02/01/2013 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, -Davacı … yönünden talep edilen tutar üzerinden kabulü ile 59.867,77 TL, maddi tazminatın 08/03/2012 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiş, karara karşı davalı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davalı vekilinin istinaf nedenleri; davacıların kazaya karışan araçta yolcu olarak ekonomik bir karşılığı olmaksızın taşınmaları nedeniyle hatır taşıması indirimi yapılması gerektiği, müvekkili kurum tarafından davadan önce yapılan ödemenin yeterliliğinin hatır taşıması indirimi yapılmak suretiyle belirlenmesi ve tazminat hesabı yapılırken öncelikle hatır taşıması indirimi yapılması akabinde müvekkili kurum tarafından yapılan ödemenin güncellenerek indirilmesi gerektiği, davacıların maluliyetine ilişkin düzenlenen raporlar arasında çelişki bulunduğu, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi gerektiği, davacı … bakımından, maluliyet oranı belirlenirken raporun düzenlenme tarihi itibariyle yürürlükte olan yönetmeliğin uygulanması gerektiği hususlarına ilişkindir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve özellikle, dosya kapsamına alınan ceza yargılamasında dinlenilen tanık …’un beyanına göre araç sürücüsü …’in dosyamız davacısı … tarafından para karşılığında tutulduğuna ilişkin beyanı ve dava dışı araç sürücüsü …’in araç ile seyir halinde iken araca benzin aldıkları ve benzinin parasının davacılar ile birlikte aynı araçta yolcu konumunda bulunan ve kazada vefat eden … tarafından ödendiğine ilişkin beyan göz önünde bulundurulduğunda davacıların bedeli karşılığında taşınmaları nedeniyle hatır taşıması mevcut olmadığına, davalı kurum tarafından dava tarihinden önce yapılan ödemeye esas alınan ve davacıların maluliyetine ilişkin raporların kaza tarihinde yürürlükte olan Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenmemiş olması nedeniyle söz konusu raporlar ile ATK 3. İhtisas Dairesi ve ATK 2. İhtisas Dairesi tarafından davacıların maluliyetine ilişkin usulüne uygun düzenlenen raporlar arasında çelişki bulunduğundan bahsedilemeyeceğine, maluliyet oranlarının raporun düzenlendiği tarihte değil kaza tarihinde yürürlükte bulunan Yönetmelik hükümlerine düzenlenmesi gerektiğine, davalı kurumun dava tarihinden evvel yaptığı kısmi ödeme ile temerrüde düşmesi nedeniyle faizin kısmi ödeme tarihleri dikkate alınarak işletilmesine göre verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından davalı kurum vekilinin yerinde görülmeyen istinaf nedenlerinin HMK m. 353/1-b/1 gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2/İstinaf eden davalı alınması gereken 8.417,35-TL harçtan peşin yatırılan (59,30+2.045,03) 2.104,33-TL harcın mahsubu ile 6.313,02-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 16/03/2023