Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/669 E. 2022/1929 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/669
KARAR NO: 2022/1929
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 21/10/2020
NUMARASI: 2016/975 Esas – 2020/490 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasına Bağlı Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/12/2022
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine yapılan inceleme neticesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ Görülmekte olan dava; trafik kazasına bağlı cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile, 144.331,92 TL nin 28/07/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili ve davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilleri UYAP’tan gönderdiği 21/12/2022 tarihli dilekçesinde; davalı … ile sulh protokolü imzaladıklarını, müvekkilinin zararlarının karşılandığını, sulh protokolü gereğince tarafların birbirlerinden yargılama gideri ve ücreti vekalet istemlerinin bulunmadığını, davadan feragat ettiklerini belirterek, bu doğrultuda karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir. Davalı … vekili 30/11/2022 tarihli dilekçesinde; taraflar arasında sulh anlaşması yapıldığını, davacının zararlarının müvekkili tarafından giderildiğini, davacının davasından feragat ettiğini belirterek, bu doğrultuda karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir. Henüz istinaf incelemesi sonuçlanmadan davacı vekili tarafından, tarafların sulh olduğu beyan edilerek davadan feragat edildiğinden, davacı vekilinin davanın esasına ilişkin beyanına öncelik verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.Dosya kapsamından, davacı vekilinin davadan feragat ve sulh hususunda yetkili kılındığı, yine davalı vekilinin sulh hususunda vekaletnamesi ile yetkili kılındığı, anlaşılmıştır.Hemen belirtilmelidir ki; Yargıtay yerleşik içtihatlarında da belirtildiği üzere, somut olayda olduğu gibi davadan feragatte hakkın özünden feragat söz konusu olmayıp, davacı alacağına yargılama sırasında kavuştuğu için feragat beyanında bulunulmuş, esasen sulh kapsamında alacağına kavuştuğu için dava konusuz kalmıştır.Hal böyle olunca da; davacı vekilinin ilk derece mahkemesi kararından sonra ve fakat istinaf aşamasında sulh nedeniyle davadan feragat ettiği, sulh kapsamında karar verilmesinin de talep olunmadığı anlaşılmış olmakla, HMK’nın 353/1-b/2.maddesi hükmü uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak HMK’nın 315/1.maddesi uyarınca davanın konusuz kalması nedeniyle her hangi bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
K A R A R/Açıklanan nedenlerle, 1/İstanbul 18.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/975 Esas 2022/490 Karar sayılı ve 21/10/2020 tarihli kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 353/1-b/2.maddesi hükmü uyarınca kaldırılmasına, a/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı ve davalı … tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talepleri halinde ilgilisine ayrı ayrı iadesine, b/İstinaf yasa yoluna başvuran tarafça yapılan diğer giderlerin takdiren üzerinde bırakılmasına, 2/Davacının davası; tarafların sulh olması nedeniyle konusuz kaldığından HMK’nın 315/1.maddesi gereğince konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, a/Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca davacıdan alınması gereken 80,70-TL maktu karar ve ilam harcının, peşin olarak yatırılan harçtan mahsubu ile bakiyesinin talep halinde davacı tarafa iadesine, b/Taraflarca yapılan diğer yargılama giderlerinin sulh sözleşmesi gereğince yapan üzerinde bırakılmasına, c/Sulh sözleşmesi kapsamına göre, taraflardan her hangi biri yararına ücreti vekalet tayin ve taktirine yer olmadığına, 3/Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın kararın kesinleşmesi halinde ilgilisine iadesine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde ve HMK’nın 361.madde hükmü gereğince gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süresi içinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.29/12/2022