Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/378 E. 2021/1861 K. 25.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/378
KARAR NO: 2021/1861
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 08/12/2020
NUMARASI: 2015/1112 Esas 2020/817 Karar
DAVA TÜRÜ : Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat(Cismani zarar)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 25/11/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 28/04/2015 kaza tarihinde davacının yönetimindeki … plakalı motosiklet ile davalıların sürücüsü, sahibi ve trafik sigortacısı olduğu, … plakalı aracın karıştığı kaza sonucu davacının yaralanarak malul kaldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 1.000,00 TL maddi tazminat ile şoför ve araç sahibinden tahsil edilmek üzere 50.000,00 TL manevi tazminatın, davalı … için sigorta limitleri ile sınırlı olmak üzere dava tarihinden itibaren, diğer davalılar için kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, dava ve talep etmiştir. Davalılar davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; -Davacı tarafından açılan maddi tazminat davasının tüm davalılar yönünden feragat nedeniyle REDDİNE, -Davacı tarafından … Sigorta A.Ş ve … aleyhine açılan manevi tazminat davasının feragat nedeniyle REDDİNE, -Davacı tarafından … aleyhine açılan manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE 12.000,00 TL manevi tazminatın 28/04/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalı …’den tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, karara karşı davalı … vekili tarafından süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf sebepleri; davanın yetkisiz ve görevsiz mahkemede görüldüğü, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğu, manevi tazminatın fahiş olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 28/04/2015 kaza tarihinde davacının yönetimindeki … plakalı motosiklet ile davalıların sürücüsü, sahibi ve trafik sigortacısı olduğu, … plakalı aracın karıştığı kaza sonucu davacının yaralanarak malul kaldığı anlaşılmıştır. Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. Davanın davalılardan … Sigorta A.Ş’nin ticaret sicil adresi itibariyle yetkili yer mahkemesinde açılması, ZMM sigortacısı aleyhine açılan davalarda Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olması göz önüne alındığında, bu hususlara temas eden istinaf istemleri yerinde değildir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıda meydana gelen yaralanmanın niteliği, davacı yaşı, tarafların, dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerindedir. Sonuç olarak; dosyada ki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında da bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf taleplerinin 6100 Sayılı HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-)Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı … istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2-)Alınması gereken 819,72-TL harçtan peşin yatırılan 161,38-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 658,34-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-)Duruşmasız inceleme yapıldığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-)Yasa yoluna başvuran tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.25/11/2021