Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/2384 E. 2022/164 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/2384
KARAR NO: 2022/164
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/07/2021
NUMARASI: 2015/285 ESAS 2021/726 KARAR
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/02/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesini özetle; davacı müvekkillerinin 13.11.2014 günü kurallara uygun bir şekilde seyir halindeyken, davalı … AŞ’nin işleteni, davalı sigorta sigorta şirketi nezdinde sigortalı ve davalı … sevk ve idaresinde ki aracın kırmızı ışıkta durmaması sonucunda müvekkillerinin bulunduğu araca çarpması sonucu meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin yaralanarak geçici iş görmezlik, sürekli iş görmezlikle, bakım giderleri nedeniyle maddi ve ayrıca kaza sebebiyle manevi zarara uğradıklarını belirterek, her bir müvekkili için 200.000,00-TL’den toplam 400.000,00-TL manevi tazminatın davalı aracı işleten şirket ile davalı sürücüden olay tarihinden itibaren yasal faiziyle, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere saptanacak maddi zararların olay tarihinden itibaren yasal faiziyle tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. Açılmış olan dava üzerine ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; -maddi tazminat talepleri yönünden feragat nedeniyle davanın reddine; -manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile ; -davacı … için yaralanma derecesi, iyileşme süresi göz önüne alınarak takdiren 20.000,00 TL kaza tarihi olan 13.11.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … A.Ş den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, -davacı … için yaralanma derecesi, iyileşme süresi göz önüne alınarak takdiren 5.000,00 TL kaza tarihi olan 13.11.2014 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … A.Ş den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacılar vekili ile davalı … A.Ş vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacılar vekilinin istinaf sebepleri; Müvekkilleri lehine hükmedilen manevi tazminatın düşük olduğu, hususuna ilişkindir. Davalı … A.Ş vekilinin istinaf sebepleri; Kazanın meydana gelmesinde müvekkili şirketin ve diğer davalı …’un kusurunun bulunmadığı, yapılan değerlendirmede …’un imzasını taşımayan trafik kaza tespit tutanağının dikkate alındığı, eksik incelemeye dayalı rapor dikkate alınarak hüküm kurulmasının hatalı olduğu, hüküm altına alınan manevi tazminat tutarlarının çok yüksek olduğu, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerekirken kaldırılmamasının hatalı olduğu, Asliye Hukuk Mahkemesinden görevsizlikle gelen bu davada görevsizlik kararı nedeniyle lehlerine vekalet ücreti hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup re’sen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dosya içeriğinden; 13.11.2014 günü davacıların; davacı …’ın sevk ve yönetimindeki, diğer davacının yolcu olarak bulunduğu … plakalı araçla … Caddesinden sahil yoluna geçerken, davalı … A.Ş’nin işleteni, davalı …’un sevk ve yönetiminde bulunan, diğer davlıya sigortalı … plakalı aracın kırmızı ışıkta durmaması sonucunda davacıların bulunduğu araca çarpması sonucu, davacı …’ın ATK 3. İhtisas Kurulunun raporunda tespit edildiği üzere %8,0 oranında meslekte kazanma gücünden kaybedecek ve iyileşme süresi 9 aya kadar uzayacak şekilde, davacı …in maluliyet oluşturmayacak ve iyileşme süresi 3 aya kadar uzayacak şekilde yaralandıkları, müteakip kazaya kusurlarıyla sebebiyet verdikleri iddiasıyla davalılar hakkında maddi ve manevi tazminat istemiyle bu davayı açtıkları anlaşılmıştır. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir. Dava konusu olayda, kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacıların raporları, tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; Mahkemece takdir edilen manevi tazminat miktarı yerindedir. Bu nedenle manevi tazminat yönünden tarafların avukatlarının istinaf istemleri yerinde bulunmamıştır. Sonuç olarak; toplanan delillerin ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi ile birlikte istinaf nedenleri de göz önüne alınmak suretiyle incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa ve dosya kapsamına uygun, gerekçeli, denetime elverişli olarak tanzim olunan ceza dosyasında alınan uzman bilirkişi raporu ile bunu teyit eden ilk derece mahkemesince alınan raporda belirtilen kusur oranının hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, manevi tazminatın takdirinde TBK’nın 56. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına, görevsizlik kararı sonrası mahkemece yapılan yargılama sonunda reddedilen kısımla ilgili istinaf eden davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmiş olmasına, ayrıca görevsizlik nedeniyle reddedilen davada HGK’nın 28/02/2019 gün 2017/2-3004 2019/217 karar sayılı emsal içtihatı gereğince görevsizlik nedeniyle reddedilen dava için ayrıca vekalet ücretine hükmedilemeyecek olmasına göre, davacılar vekili ile davalı … A.Ş vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM:Gerekçe uyarınca; 1-)Usul ve yasaya uygun olan İstanbul Anadolu 5. Asliye Ticaret Mahkemesi 07/07/2021 tarih 2015/285 E. – 2021/726 K. sayılı kararına yönelik davacılar vekili ile davalı … A.Ş vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü uyarınca ayrı ayrı ESASTAN REDDİNE, 2)İstinaf eden davacıdan alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin yatırılan 59,30-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 21,40-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-)İstinaf eden davalıdan alınması gereken 1.707,75-TL harçtan peşin yatırılan 441,76-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 1.265,99-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 4-)İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 5-)Yasa yoluna başvuran taraflarca yapılan giderlerin kendi üzerilerinde bırakılmasına, HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nun 362/1-a madde gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.10/02/2022