Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/2338 E. 2023/751 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/2338
KARAR NO: 2023/751
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/07/2020
NUMARASI: 2018/435 Esas – 2020/280 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/04/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/06/2015 tarihinde, müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu, davalıya ZMM poliçesi ile sigortalı … plakalı aracın, … plakalı araca çarpması sonucunda meydana gelen trafik kazasında müvekkilin ağır şekilde yaralandığı,müvekkilin tedavisinin Suruç Devlet Hastanesi ve Şanlıurfa Harran Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinde yapıldığını, kazadan sonra Gaziantep 1.Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1033 Esas sayılı dava dosyasında kalıcı ve geçici iş göremezlik tazminat davası açtıklarını, o dosya üzerinden aldırılan maluliyet raporuna göre müvekkilin % 39 meslekte kazanma gücü kaybının tespit edildiği, müvekkilin yaşı ve ömür boyu bakıma muhtaç olacağı hususları göz önünde bulundurularak fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile 3600-TL bakıcı giderinin olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsili ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: kazaya karıştığı iddia edilen … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde trafik poliçesi ile sigortalı olduğunu, poliçeden kişi başına teminat limitinin 290.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, bunun 208.060,43 TL’si davacıya sürekli iş göremezlik tazminatı olarak ödendiğini, poliçede bakiye 81.939,57 TL teminat kaldığını, müvekkilinin bu miktardan daha fazlasından sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”..Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi ‘nce düzenlenen 12/03/2019 tarihli raporda, davacının trafik kazası sonucunda meydana gelen yaralanmasının sürekli bakıma muhtaç olma hallerini karşılamadığının belirtildiği, şahsın yaralanma nedeniyle sürekli bakıma muhtaç olmadığı anlaşılmakla ispat edilemeyen davanın reddine karar vermek gerektiği ” gerekçesiyle, Davanın REDDİNE, karar verilmiştir.Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: Davacı vekili; itirazları doğrultusunda başka bir bilirkişi heyetinden rapor alınması gerekirken yetersiz rapora göre ve eksik inceleme ile karar verilmesinin doğru olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan bakıcı gideri istemine ilişkindir.Davacı vekili, dava dilekçesi ile kaza nedeniyle maluliyete uğradığını ve bakıma muhtaç hale geldiğini ileri sürerek bakıcı gideri talebinde bulunmuştur. Dosya kapsamında alınan ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nce düzenlenen heyet raporunda davacının, Maluliyet Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre, opere edilmiş omurga kırığı şeklindeki yaralanmasına bağlı olarak %38,2 oranında maluliyete uğradığı ve iyileşme süresinin 9 ay olduğu, davacının bakım desteğine ihtiyacı olup olmadığı hususunda ise kapsamlı bir mevzuat bulunmadığı, birçok farklı etkenin değişkenlik göstermesi nedeniyle standart bir süre verilmesinin mümkün olmadığı, davacının kazaya bağlı yaralanmasının sürekli bakıma muhtaç olma hallerinden birini karşılamadığı, bu nedenle sürekli bakıma muhtaç olmadığı, kısmi bakıcılık hususunda ise bu konuda uzman olan bir heyetten rapor aldırılmasının daha uygun olacağı belirtilmiştir.Yerel mahkemece, alınan bu rapora göre davacının bakıcı giderine ilişkin davasını ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, davacı tarafça itiraza uğrayan iş bu rapor, yetersiz olup hükme esas alınmaya elverişli değildir. Bu itibarla, dava konusu trafik kazasında oluşan maluliyet nedeniyle davacının bakıcıya ihtiyacı olup olmadığı ve bakıcıya ihtiyacı olduğu tespit edilir ise ihtiyaç duyulan sürenin ne kadar olduğunun belirlenmesi için ATK 3. İhtisas Kurulu’ndan rapor alınması, akabinde davacının belirli bir süre yada hayatının geri kalan döneminde bakıma muhtaç hale geldiğinin tespit edilmesi halinde yine uzman bilirkişiden rapor alınarak bakıcı gideri yönünden davacının talebinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir. (Bknz. Yargıtay 17. HD’nin 2015/13215 E., 2018/7276 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 4. HD’nin 2021/11461 Esas, 2022/5232 Karar sayılı ilamı) Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6 madde hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendisine İADESİNE,4/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,5/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına,HMK’nın 353/1-b/1.maddesi hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 27/04/2023