Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/2120 E. 2023/284 K. 16.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/2120
KARAR NO: 2023/284
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 26/05/2021
NUMARASI: 2015/819 Esas – 2021/391 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 16/02/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
KARAR Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 31/07/2010 tarihinde, davalıya ZMM poliçesi sile sigortalı … plakalı aracın kusurlu olarak müvekkili …’ya çarpması sonucunda meydana gelen kazada müvekkili …’nın yaralandığını ve sakat kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile 500-TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 150,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı, 250,00-TL tedavi gideri ve 100-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 1.000,00-TL belirsiz alacağın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 27/04/2021 tarihli dilekçesi ile kalıcı iş göremezlik tazminatı talebini toplam 48.213,75-TL olarak artırmıştır. Davalı sigorta şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”.. ATK Trafik İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 02/07/2019 tarihli raporda davacı …’nın %30 oranında, davalıya sigortalı araç sürücüsünün %70 kusurlu olduğunun tespit edildiği; 03/07/2017 tarihli ATK maluliyet raporunda ise davacının %3,3 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı ve iyileşme süresinin kaza tarihinden itibaren 2 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği; TRH 2010 tablosuna ve progressive rant yöntemine göre yapılan 01/04/2021 tarihli hesaplamada davalının %70 kusuruna göre davacının kalıcı iş göremezlik zararının 48.213,75-TL olduğunun belirlendiği, Ortopedi ve Travmatoloji uzmanı Bilirkişi …’ın sunmuş olduğu raporda ise davacının kaza tarihinden itibaren 2 ay bakıcı desteğine ihtiyacı olduğu, 2 aylık bakıcı giderinin 1.521,00-TL olduğu, evde pansuman bakım için gerekli tıbbi malzemeler ve ilaç giderinin 150,00-TL olduğu, tetkik tedavi ve kontroller için hastaneye gidiş geliş ulaşım ve diğer giderlerinin 750,00-TL olduğu, toplam 2.421,00-TL bakıcı ve tedavi gideri olduğu, davacının kazada %30 kusuru olduğundan talep edebileceği tedavi ve bakıcı giderinin 1.694,70-TL olduğu belirlenmiş olup, taleple bağlı kalınarak 250,00-TL tedavi gideri ve 100,00-TL bakıcı giderine hükmetmek gerektiği, Yargıtay 17.HD 17/02/2017 tarih 2014/17502 esas 2017/121 karar sayılı ilamı dikkate alınarak davacı küçük için geçici iş göremezlik zararı bulunmayacağından 150,00-TL geçici iş göremezlik zararı yönünden fazlaya dair talebin reddine karar vermek gerektiği ”, gerekçesiyle, Davanın kısmen kabulüne, Davacının 48.213,75-TL sürekli maluliyet zararı, 250,00-TL tedavi gideri, 100,00-TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 48.563,75-TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 21/08/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair talebin reddine, karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: Davalı vekili; davanın zaman aşımına uğradığını, hesaplamanın TRH ve %1,8 teknik faize göre yapılması gerektiğini, tedavi giderine ve davacının bakıcıya ihtiyaç duyduğuna dair dosyaya belge sunulmadığını, müvekkili şirketin temerrüdünden bahsedilemeyeceğini, faiz başlangıç tarihini ve faiz türünü kabul etmediklerini, avans faizine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat, tedavi ve bakım gideri istemine ilişkindir. Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, kaza nedeniyle bir kişi yaralanmış olup, 5237 sayılı TCK’na göre davanın tabi olduğu 8 yıllık zaman aşımı içinde açılmış olmasına; yerel mahkemece hükme esas alınan 01/04/2021 tarihli aktüer raporunun Yargıtay 4. ve 17. Hukuk Daireleri içtihatları ile belirlenen TRH ve progresif rant yöntemine göre hazırlanmış olmasına; 09.10.2020 tarihli Dr bilirkişi raporu ile davacının 2 aylık iyileşme döneminde bakıcı giderine ihtiyaç duyacağı belirlenmiş olup, davacının tedavi evraklarına ve yaralanmasına göre SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderlerinin tespit edilmiş olmasına; davacı tarafça davalı sigorta şirketine başvurulmamış ve davacıya herhangi bir ödeme yapılmamış olmakla temerrüdün dava tarihi olarak kabulünde bir isabetsizlik bulunmamasına, kazaya neden olan aracın otobüs (ticari araç) olması nedeniyle davalı aleyhine avans faizine hükmedilmesinde de herhangi bir hata bulunmamasına göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ / Gerekçe uyarınca,1-Usûl ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf başvuru sırasında alınması gereken 3.317,39-TL harçtan peşin alınan 830,00-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.487,39-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 16/02/2023