Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/1791 E. 2021/2050 K. 23.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1791
KARAR NO: 2021/2050
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/03/2020
NUMARASI: 2020/201 ESAS 2020/205 KARAR
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 23/12/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakanlığa bağlı Acil Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından Bakanlığa bağlı taşra teşkilatlarında, 112 acil sağlık hizmetlerinde kullanılan ambulansların kaska sigortalarının yaptırılması hizmet alımı hususunda ihaleye çıkıldığını ve yapılan ihale neticesinde davalı şirket ile … ihale kayıt numaralı sözleşmenin 14.11.2017 tarihinde imzalandığını, bu sözleşme kapsamında, … plakalı ambulansın … Kooperatifi tarafından 01.01.2018 tarihinden itibaren … poliçe no’lu genişletilmiş kasko poliçesi ile sigortalandığını, söz konusu ambulansın 24.06.2018 tarihinde hastayı hastaneye nakil etmek üzere seyir halinde iken çukurdan geçmesi ile hasar gördüğünü, meydana gelen hasar nedeniyle aracın hasar onarım dosyasının oluşturulması için dava dışı … Ltd’ye gönderildiğini, yapılan ekspertiz neticesinde davalı şirket tarafından “çarpma çarpılma olmaksızın oluşan hasarlar teminat dışıdır” şeklinde hasarın onarılmayacağına ilişkin red beyanını içeren bir e-postanın gönderildiğini, aracın onarımının bakanlık bütçesi tarafından karşılandığını, oluşan bu kamu zararının karşılanması amacıyla davalı şirkete karşı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E: sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını, davalının bu takibe süresi içinde itiraz ettiğini, bu itirazın haksız ve kötüniyetli olduğunu, taraflar arasındaki sigorta sözleşmesinin kapsadığı teminatlardan (b) klozu ile: “anılan ambulans, gerek hareket gerek durma halinde iken sigortalının veya aracı kullananın iradesi dışında araca ani ve harici etkiler neticesinde sabit veya hareketli bir cisim çarpması veya aracın böyle bir cisme çarpması, devrilmesi, düşmesi, yuvarlanması gibi kazarlar” neticesinde meydana gelen hasarlara karşı teminat altına alındığını, ancak bu teminata rağmen sigorta şirketinin onarımına onay vermediğini, ambulansın onarılmamasının sözleşmeye aykırı olduğunu, tarafların zorunlu arabuluculuk kapsamında … arabuluculuk dosyası ile arabuluculuk yolunu denediğini, fakat anlaşmanın sağlanamadığını, bu nedenlerle dava konusu idarenin karşılanmayan zararının takip tarihinden itibaren yasal faizi ve davalı haksız ve hukuki dayanaktan yoksun şekilde icra takibine itiraz ettiğinden alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde; Davacının tacir yada tüketici sıfatının bulunmadığı, bu hali ile dosyanın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hukuk davası(nispi ticari dava) niteliğinde olmadığı gibi davanın zorunlu mali mesuliyet sigortacısına yönelik açılmayıp ihtiyari sigorta yapan sigorta şirketine karşı açıldığı, dolayısıyla sigorta poliçesinin TTK’nın 1483 maddesinde düzenlenen ZMSS poliçesi olmayıp kasko poliçesi olduğu hal böyle olunca da davanın 6102 sayılı TTK’nın 4. maddesinde tahdidi olarak sayılan mutlak ticari davalardan da olmadığı, bu nedenlerle uyuşmazlığın çözümünde Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle, görevsizlik nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından yasal süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilinin istinaf nedenleri: Taleplerinin taraflar arasında imzalanmış sigorta poliçesine dayandığı, bu tür uyuşmazlıklarda Asliye Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu, ilk derece mahkemesinin kararının hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf eden sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlarla sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda: Dava, kasko poliçesi ile sigortalı araçta ki hasar bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı vekili talebini, davalı ile aralarında kurulan 01.01.2018 tarihli, … poliçe no’lu Genişletilmiş Kasko Poliçe’sine dayandırmıştır. Davanın Kasko Sigorta poliçesi kapsamında açılmış olmasına göre davaya bakma görevi Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğundan ve bu suretle ilk derece mahkemesinin kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1-b/1.maddesi gereğince reddine ilişkin aşağıda ki karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca, 1-Usul ve yasaya uygun, başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE(HMK.m.353/1-b/1) 2-Harç alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Duruşma açılmadığından avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 23/12/2021