Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/175 E. 2021/236 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/175
KARAR NO: 2021/236
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 28/12/2020 tarihli ara karar
NUMARASI: 2020/700 Esas
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/02/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili; 30/08/2020 tarihinde sürücüsü davalı …’in sevk ve idaresindeki … plakalı ticari taksinin kırmızı ışık ihlali yapıp yol geçişini tamamlamak üzere olan müvekkili …’nin sevk ve idaresinde olan … plakalı motosiklete sol aka kısmından yani müvekkili …’nin oturduğu arka kısımdaki yerden sert bir şekilde çarparak müvekkillerin müşterek çocuğu olan 5 yaşındaki …’nin ölümüne, müvekkilleri … ve …’nin yaralanmalarına neden olduğunu, davalı … şirketine 28/09/2020 tarihinde müvekkillerinin bedensel zararlarının ve destekten yoksun kalma tazminatının ödenmesi için başvuru yapıldığı, davalı … tarafından müvekkillerine 40.918,27-TL kısmi ödeme yapıldığını, işbu ödenen miktarın müvekkillerinin bedensel zararlarını, tedavi giderlerini ve destekten yoksun kalma tazminatını karşılamadığını, müvekkillerinin hiçbir zararının giderilmediğini, kendileri ile hiçbir şekilde iletişime geçilmediğini, müvekkillerinin maddi-manevi bakımdan çöküntü içerisinde bırakıldıklarını, müvekkillerininin ruhsal durumları nedeniyle ülke dışına çıktıklarını, bu halde davalıların ödeyecekleri tazminatlar nedeni ile mal kaçırma ihtimallerinin yüksek olduğunu, öncelikle davalılardan …’ın sahibi ve işleteni olduğu … plakalı ticari taksi nitelikli aracın mülkiyetinin ve taksi işletme ruhsatının 3. şahıslara devrini önlemek maksadı ile teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davalılardan araç sürücüsü davalı …’in tespit edilecek taşınmaz malvarlığına teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacının ihtiyati tedbir talebi 21/12/2020 tarihli ara kararı ile incelenerek “Tüm dosya kapsamının hep birlikte değerlendirilmesi neticesinde her ne kadar davacı tarafların, davalılara ait mal varlığı üzerinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiş ise de; 6100 sayılı HMK’nın 389/1 maddesi gereğince ancak uyuşmazlık konusu hakkında tedbir kararı verilebileceği, davalılara ait menkul, gayrimenkul ve üçüncü kişiler üzerindeki hak ve alacaklarının uyuşmazlık konusu olmadığı, bununla birlikte davacıların mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağı hususunda herhangi bir delil de ibraz etmedikleri anlaşılmakla” gerekçesiyle ” ihtiyati tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir. Bu kez davacılar vekili 22/11/2020 tarihli dilekçesiyle ” Davalı araç sürücüsü davalı …’in tespit edilecek taşınır ve taşınmaz malvarlığına ve kazaya yol açan … plakalı araç üzerine teminatsız olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacılar vekilinin 22/11/2020 tarihli ihtiyati haciz talebi 28/12/2020 tarihli ara kararı ile incelenerek “Davacıların, davalılardan vadesi gelmiş bir para alacağı bulunmamaktadır. Trafik kazası nedeniyle tazminat talebi bulunmakta ise de; henüz deliller toplanmamış olup, kusur ve tazminat durumu bu aşamada belirsizdir. Davalıların mallarını gizlediği, kaçırdığı veya kendilerinin kaçmaya hazırlandığı yahut alacaklının haklarını ihlal eden hileli işlemlerde bulundukları hususunda da dosya kapsamında bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla yasaya uygun olmayan talebin reddine dair aşağıdaki şekilde karar tesis etmek gerekmiştir.” gerekçesiyle ” İhtiyati haciz talebinin reddine;” karar verilmiş ve davacılar vekili 28/12/2020 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararına karşı süresi içinde istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davacı vekilinin istinaf nedenleri: İhtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş olmasının hukuka aykırı olduğuna yöneliktir. İstinaf edenin sıfat ve istinaf nedenleri ve kapsamı ile sınırlı olarak yapılan incelemede: Dava, trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin olup, maddi zararlar için şimdilik 1.000,00 TL; manevi zararlar için 300.000,00 TL tazminat talebinde bulunulmuştur. Haksız eylemden kaynaklanan tazminat, haksız eylemin gerçekleştiği tarihte muaccel hale gelmektedir. Buradaki “muacceliyet” kavramı, alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir hale gelmiş olma anlamındadır. Dosya kapsamındaki belgeler nazara alındığında davacıların maddi ve manevi zararlarının olabileceği kuvvetle muhtemeldir. Haksız fiil tarihi itibarıyla davacıların maddi ve manevi tazminat alacakları muaccel hale gelmiştir. Davanın ilk açıldığı aşamada zararın miktarının net olarak belirlenmesini beklemek hakkaniyetle bağdaşmaz. Zaten davacı vekili de fazlaya dair haklarını saklı tutarak dava açmıştır. İİK 257 madde hükmü gereğince “rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı borçlunun yed’inde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir, vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenilebilir; 1-Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa, 2-Borçlu taahhütlerinden kurtulmak amacıyla mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahût kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa” hükmünü içerdiğinden teminat karşılığında ihtiyati haciz verilebileceği açıklanmıştır. Açıklanan nedenlerle, İİK-257-264. maddeleri uyarınca ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken talebin tümden reddine karar verilmesi doğru olmadığından davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesinin ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 28/12/2020 tarihli ara kararının kaldırılmasına, bu husus yargılamayı gerektirmediğinden dairemizce HMK m.353/1-b/2 uyarınca kaldırma gerekçesine ve istinaf kapsamına uygun ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin yeniden hüküm tesisi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davacılar vekili tarafından yukarıda başlıkta bilgileri yazılı mahkeme ara kararına yönelik yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle HMK m.353/1-b/2 uyarınca KABULÜNE, 2-Davacılar tarafından yatırılan peşin istinaf karar harcının talepleri halinde İADESİNE, 3-İncelemenin duruşmasız yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 4-İstinafa konu İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN 2020/700 Esas sayılı dava dosyasından verilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin 28/12/2020 tarihli ara kararının HMK m. 353/1-b/2 uyarınca KALDIRILMASINA, A-Davacının ihtiyati haciz talebinin KABULÜ ile kazaya yol açan … plakalı araç ve Taksi İşletme Ruhsatına( davalılar adına kayıtlı olması koşulu ile ) ve davalı …’in tespit edilecek taşınır ve taşınmaz malvarlığına üzerine dava değeri olan 301.000,00 TL alacak ve ferileri ile sınırlı olacak şekilde 301.000 TL üzerinden takdiren %10 oranında (30.100 TL) nakdi veya kesin süresiz banka teminat mektubu teminat olarak yatırıldığında İHTİYATİ HACİZ KONULMASINA, B-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca alınması gereken 97,70 TL maktu ihtiyati haciz harcının aleyhine ihtiyati haciz kararı verilen …’den tahsiline, hazineye gelir kaydına, C-Kararın tebliği ve infaz işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, D-İstinaf başvurusunda bulunan davacılar tarafından yapılan giderlerin mahkemesi tarafından verilecek NİHAİ kararda dikkate ALINMASINA, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda HMK m. 362/1-f uyarınca ve kesin olarak oy birliği ile karar verildi. 11/02/2021