Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/138 E. 2021/208 K. 04.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/138
KARAR NO: 2021/208
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 23/11/2020
NUMARASI: 2019/97 E. – 2020/765 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 04/02/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacılar vekili dava dilekçesi ile; 09/11/2012 tarihinde davacı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı aracın kendi şeridinde seyrederken faili meçhul bir aracın kendi şeridine girmesi sonucu direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu meydana gelen kaza sonucu, davacıların oğlu 2012 doğumlu …’ın hayatını kaybettiğini ve araçta yolcu olarak bulunan davacı …’ın yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde davacı … ve kimliği belirlenemeyen araç sürücüsünün kusurlu olduklarını, Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Başhekimliği’nin 01/08/2014 tarihli özürlü sağlık kurulu raporuna göre davacı …’ın beden gücü kayıp oranının % 25 olduğunu, … plakalı aracın davalı … şirketine sigortalı olup davalı … tarafından davacı …’a yaralanması nedeniyle 16/01/2015 tarihinde 53.030,15-TL ödeme yapıldığını, davacıların küçük olan çocuklarının ölümü nedeniyle de her iki davacıya 24/01/2014 tarihinde toplam 6.670,02-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, faili meçhul sürücünün …’ın ölümüne sebebiyet vermesinden dolayı da davalı … tarafından her iki davacıya 02/02/2014 tarihinde toplam 6.252,00-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödendiğini, ancak ilgili ödemelerin yetersiz olduğunu belirterek; davacı …’ın maluliyeti nedeniyle uğradığı zararın belirlenmesini ve davacıların bakiye destekten yoksun kalma tazminatı miktarının belirlenmesini ve şimdilik 1.000,00-TL tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 16/02/2017 tarihli talep artırım dilekçesi ile talebini destekten yoksun kalma tazminatı olarak davacı … için 44.135,11-TL’ye, davacı … için 24.773,78-TL’ye yükseltmiş, söz konusu tazminatların davalı … Hesabından tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; kazaya sebebiyet veren aracın plakasının tespit edilmesi halinde müvekkilinin sorumluluğunun doğmayacağını, müvekkilinin sorumluluğunun kaza tarihi itibariyle geçerli poliçe limiti olan 225.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, kazanın davacı tarafın iddia ettiği şekilde meydana geldiğinin, somut delillerle ispat edilmesi gerektiğini, davacılara toplam 61.858,00-TL ödeme yapıldığını, davacıların herhangi bir alacak haklarının kalmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; … plakalı aracın müvekkiline 26/01/2012-2013 tarihleri arasında Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, davacı …’a başvurusu üzerine, tespit edilen maluliyet oranına göre 16/01/2015 tarihinde 53.030,15-TL tazminat ödendiğini, sorumluluklarının sigortalı araç sürücüsünün kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; “1-Davalı … yönünden davacıların destekten yoksun kalma davalarının kabulü ile davacı … için 44.135,11-TL, Davacı … için 24.773,78-TL olmak üzere toplam 68.908,89 TL destekten yoksun kalma tazminatının 02/02/2014 temerrüt tarihinden itibaren değişebilen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … hesabından alınıp, davacılara verilmesine, 2-Davalı …Ş’ye karşı açılan davanın reddine,” karar verilmiştir. Karara karşı davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 14/02/2019 tarih 2017/1524 Esas 2019/279 Karar sayılı kararı ile” Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve maluliyet tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır. 1)Mahkemece hükme esas alınan 12/02/2016 tarihli bilirkişi raporu davalı … vekiline tebliğ edilmiş, davalı … vekilince 04/03/2016 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesi sunulmuş, davalı vekilince, desteğin 12 yaşından itibaren gelir elde edeceği varsayılarak yapılan hesaplamaya yönelik olarak herhangi bir itirazda bulunulmamış olması karşısında, HMK 357/1. maddesi hükümleri de gözönünde bulundurulduğunda istinaf aşamasında, yapılan hesaplamaya itiraz edilemeyeceğinden davalı … vekilinin bu yöndeki istinaf talebinin reddi gerekmektedir. 2) Türk Medeni Kanunu’nun 185. madde hükmü gereğince, anne-baba birlikte çocukların bakımından sorumludur. Aynı yasanın 327. maddesinde ise “Çocuğun bakımı, eğitimi ve korunması için gerekli giderler ana ve baba tarafından karşılanır.” denilmektedir. Her baba ve annenin çocuğunu belli bir yaşa kadar büyütmek, yetiştirmek ödevi olup çocuğun ölümü nedeni ile artık yapılması gerekmeyecek yetiştirme giderlerinin belirlenecek destekten yoksun kalma tazminatından düşülmesi gerekmektedir. Mahkemece hükme esas alınan 16/02/2016 tarihli hesap bilirkişi raporunda, 4 ay 9 günlük iken meydana gelen kazada vefat eden destek için 12 yaşına kadar aylık 150,00-TL yetiştirme gideri yapılacağı varsayılarak belirlenen 18.474,35-TL yetiştirme gideri, davacılar için belirlenen destekten yoksun kalma tazminatı miktarlarından eşit şekilde mahsup edilerek tazminat miktarları belirlenmiştir. Davacı anne … dosya kapsamına göre ev hanımı olup dosya kapsamında çalıştığına dair bir delil bulunmamaktadır. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik uygulamasına göre yetiştirme gideri indiriminin yapılabilmesi için davacı annenin çalışan, geliri olan, desteğin yetiştirme giderlerini kısmen de olsa üstlenmiş olan kişilerden olması gerekmektedir. Bu nedenle 4 ay 9 günlük iken vefat eden desteğin 18 yaşında kazanç elde etmeye başlayacağı, bu yaşa kadar davacı baba …’ın yetiştirme gideri yapacağı kabul edilmelidir. Bu durumda mahkemece davacı baba … bakımından murisin 18 yaşına kadar asgari ücretin %5’i oranında tespit edilecek yetiştirme giderinin indirilmesi şeklinde hesaplama yapılarak karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır(Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 16/10/2018 tarih ve 2015/12242 E., 2018/9159 K. Sayılı kararı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 18/12/2018 tarih ve 2016/3323 E., 2018/12323 K. Sayılı kararı, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 23/02/2017 tarih ve 2014/24748 E., 2017/1841 K. Sayılı kararı). Bu nedenle davalı … vekilinin istinaf talebinin yukarıda (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle HMK 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine, (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle kabulüne, Mahkemece verilen kararın HMK 353/1-a/6 maddesi gereğince kaldırılmasına, ” karar verilmiştir. Mahkemece kaldırma kararı üzerine yargılamaya devam olunarak ek rapor alınmış ve “1-Davalı … yönünden davacıların destekten yoksun kalma davalarının kabulü ile davacı … için 44.135,11-TL, Davacı … için 24.773,78TL olmak üzere toplam 68.908,89 TL destekten yoksun kalma tazminatının 02/02/2014 temerrüt tarihinden itibaren değişebilen oranlarda işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … hesabından alınıp, davacılara verilmesine, 2-Davalı …Ş’ye karşı açılan davanın reddine,” karar verilmiştir. Davalı … vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı … vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece daha önce verilen karara karşı davacıların istinaf yoluna başvurmadığını , bu durumun davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğunu, ilk bilirkişi raporundaki verilere göre karar verilmesi gerektiğini, ek rapor tarihine kadar gelirin hesaplanmasının hatalı olduğunu belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve maluliyet tazminatı talebine ilişkin bulunmaktadır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davacıların desteğinin bilinen dönem zararı için varsayıma dayanılarak zararın tespitinin mümkün olmamasına, yargılamanın devam etmesi nedeniyle bu hususun davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, kararın HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı … istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2- Alınması gereken 3.396,40-TL harçtan peşin yatırılan 849,10-TL nispi karar ilam harcınınn düşümü ile 2.547,20-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.04/02/2021