Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2021/1026 E. 2023/426 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2021/1026
KARAR NO: 2023/426
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 18/11/2020
NUMARASI: 2015/260Esas – 2020/798Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 14/03/2023
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 02/06/2012 tarihinde davalı …’nun sürücüsü, davalı … Tic AŞ’nin teşebbüs sahibi olduğu, davalı sigorta şirketine ZMM poliçesi ile sigortalı olan … otomobil ile müvekkilinin sürücüsü olduğu … plakalı motorsikletle çarpışması sonucunda meydana gelen kazada müvekkilinin yaralandığını, kazaya sebebiyet veren …’nun İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/465 Esas sayılı dosyasında 4.500-TL para cezası ile cezalandırıldığını,müvekkilinin bu kaza sebebiyle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik geçici iş göremezlik karşılığı 500,00-TL ve sürekli iş göremezlik karşılığı 500,00-TL belirsiz alacağın davalılar … Sigorta A.Ş., … ve … Tic. A.Ş.’den sigorta şirketi için dava, diğer davalılar için haksız fiil tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline, 7.714,50-TL tedavi ve yol giderlerinin davalı SGK’dan 04/07/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, manevi zararlarının karşılığı olmak üzere 7.500-TL’nin davalılar … ve … Tic. A.Ş.’den haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davanın dava dilekçesinde davacı vekili özetle; müvekkilinin kazada yaralandığını, davalı şirketin araç işleteni ve aynı zamanda sürücünün işvereni olarak zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik geçici iş göremezlik karşılığı 500,00-TL ve sürekli iş göremezlik karşılığı 500,00-TL belirsiz alacağın ve 7.500-TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Davacı vekili 01/02/2019 tarihli bedel artırım dilekçesi ile, talebini toplam 185.912,94 -TL olarak artırmış; 02.10.2020 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 205.217,39-TL olarak ıslah etmiştir.Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; 6111 s.k. Yönetmelik ve genelge hükümleri çerçevesinde, trafik kazası nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin müvekkilince karşılandığını, diğer talepler yönünden sigorta şirketinin sorumluluğunun devam ettiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı … Tic. AŞ. vekili cevap dilekçesinde özetle; davalılardan …’nun müvekkili ile franchise ilişkisi bulunan diğer davalı … Ltd Şti. nezdinde çalıştığını, dolayısıyla müvekkili ile davalı …’nun iş ilişkisi bulunmadığını, ayrıca k davaya konu aracın müvekkil şirket ile hiçbir kira sözleşmesi de bulunmadığını belirterek davanın müvekkili şirket yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı … Ltd Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın zaman aşımına uğradığını, davalı …’nun kazanın meydana gelişinde kusurunun bulunmadığını, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla tazminata hükmedilse dahi bu sorumluluğunun sigorta şirketi poliçesi kapsamında kalacağını belirterek davanın reddini istemiştir. Davalı sigorta şirketi vekili, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun poliçe limiti 225.000-Tl ve sigortalının kusuru ile sınırlı olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”…12/12/2016 tarihli ATK raporunda ve itirazlar doğrultusunda aldırılan 22/02/2018 tarihli ATK raporunda davacının %9.3 sürekli maluliyetinin olduğu ve iyileşme süresinin 3 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği; 13/11/2017 tarihli ATK Trafik İhtisas dairesi raporunda; 02/06/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazasında davacının %25 kusurlu, davalı …’nun %75 oranında kusurlu olduğu; 01/03/2020 tarihli son bilirkişi raporunun hükme esas alınıdğı, bu bilirkişi raporunda, davacı …’in toplam iş göremezlik zararının 280.911.38 TL olduğu, …’in kazanın meydana gelmesinde % 25 oranında kusurlu olduğundan 02.15.2020 hesap tarihi itibanyla % 25 kusur indirimi ve SGK tarafından ödenen işgöremezlik tazminatı güncellenerek tazminattan indirim yapıldığında talep edebileceği tazminatın 205.217,39 TL olduğu, …’e kazanın meydana gelmesinde %25 oranında kusur tanımlandığından 7.537,56 TL tedavi giderinin %75’i olan 5.653,17 TL kısmını talep edebileceği, SGK anlaşmalı kurumlarda yapılan tedavi giderlerini karşılandığı, İstanbul Cerrahi hastanesine ait toplam 7.537,56 TL tedavi giderinin SUT’a göre fiyatı 788,18 TL olduğu ve kusur oranına göre SGK’dan SUT fiyatı esasıyla 788,18 TL tedavi giderinin x % 75’i olan 591,14 TL sinin istenebileceği; kaza tarihi, kusur durumu, davacı …’in geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanma durumu, davacının kaza tarihinde yaşı, trafik kazası nedeniyle oluşan zararın yaşamına etkisi,paranın alım gücü, duyduğu acı ve üzüntü, vucüt fonksiyon kaybı oranı ve tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda; davacı …’in için 7.500,00- TL manevi tazminatın uygun olacağı kanatine varıldığı”, gerekçesiyle;1-Davacının sürekli işgöremezlik tazminatı ve geçici iş göremezlik tazminatı talebinin KISMEN KABULÜNE, A) Toplam 205.217,39 TL maddi tazminatın davalılar Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti., Hafele San. Tic. A.Ş., … yönünden kaza tarihi olan 02/06/2012 tarihinden, … Sigorta yönünden ise dava tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, B) Diğer davalı SGK yönünden. SUT kapsamında 591,14 TL tedavi gideri talebinin kabulü ile davalı SGK’dan başvuru tarihi olan 04/07/2014’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte alınarak davacıya verilmesine, 2-Davacının manevi tazminat talebinin KABULÜNE, 7.500,00 TL manevi tazminatın davalılar Tasfiye Halinde … Tic. Ltd. Şti., Hafele San. Tic. A.Ş., … yönünden kaza tarihi olan 02/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; daha sonra verilen 22/04/2020 günlü ek kararla, hükmün 3 nolu harca ilişkin bendinde “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 14.058,78 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan toplam 752,74 TL harcın mahsubu ile eksik 13.306,04 TL harcın davalılar Tasfiye Halinde … Aks. San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın harçtan muafiyeti nedeniyle sorumlu tutulmamasına” karar verildiği, diğer davalı … Sigorta A.Ş.’nin de hesap olunan eksik karar ve ilam harcından müştereken ve müteselsilen sorumlu tutulması gerekirken sehven dahil edilmediğinin anlaşıldığı açıklanarak; “HMK mad. 305/A gereğince; Mahkememiz 2015/260 Esas 2020/798 Karar sayılı ve 18/11/2020 tarihli gerekçeli kararının hüküm kısmının 3 no.’lu bendinde “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 14.058,78 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan toplam 752,74 TL harcın mahsubu ile eksik 13.306,04 TL harcın davalılar Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., …’ndan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın harçtan muafiyeti nedeniyle sorumlu tutulmamasına” yazılı ifadenin “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 14.058,78 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan toplam 752,74 TL harcın mahsubu ile eksik 13.306,04 TL harcın davalılar Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., … ve … Sigorta Anonim Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın harçtan muafiyeti nedeniyle sorumlu tutulmamasına” olarak değiştirilmesine, hükmedildiği ve ek karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulmadığı görülmüştür. 18/11/2020 günlü karara karşı davacı vekili, davalı sigorta şirketi vekili, davalı … Tic. AŞ vekili, davalı SGK vekili ile davalı Tasfiye halinde … Ltd .Şti. vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
İstinaf nedenleri: Davacı vekili; tedavi gideri yönünden kısmen kabul kararı verilmesinin hatalı olduğunu, tedavi giderlerinin SUT ile sınırlı olduğuna dair yasal bir düzenleme bulunmadığını, belgeli olan talep ettikleri tedavi giderinin tümünün karşılanması ve hüküm altına alınması gerektiğini, tedavi gideri talepleri kısmen kabul edilmiş olmasına rağmen müvekkili lehine vekalet ücretine hükmedilmediğini, oysa davalı SGK lehine ise davacı lehine hükmedilen miktarı geçecek şekilde fazla vekalet ücretine hükmedildiğini, ayrıca 2020 AAÜT yerine 2021 tarifesinin uygulanmasının da hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir.; Davalı SGK vekili; müvekkilinin ödemekle yükümlü olduğu tedavi giderleri müvekkili kurum tarafından karşılandığından davanın müvekkili şirket yönünden reddi gerektiğini, ıslaha konu alacağın zaman aşımına uğradığını, dava açıldığı tarihte belirli olan tedavi giderleri için belirsiz alacak davası açılamayacağını, sanki maddi -manevi tazminattan müvekkili kurum sorumlu gibi HMK 297. maddeye aykırı hüküm kurulduğunu, vekalet ücreti ve yargılama giderleri yönünden müvekkili kurum yönünden bir ayrım yapılmadan karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı sigorta şirketi vekili, ıslahın ancak bir kez olabileceğini, iki kez ıslah dilekçesi verilemeyeceğini, aktüerya hesabında rapor tarihindeki yaşın dikkate alınması gerektiğini, davacının gelirinin asgari ücrete oranlanarak asgari üretin 7,23 katı üzerinden fahiş hesaplama yapılmasının hatalı olduğunu, davacının gelirinin SGK hizmet dökümlerine göre belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı … Tic AŞ vekili, kararın gerekçesiz olduğunu, adil yargılanma hakkının ihlal edildiğini, müvekkili şirketin kaza ile ilgisi olmadığını, diğer davalı işleten şirket ile franchise ilişkisi olması nedeniyle sorumlu tutulmasının doğru olmadığını, kazaya neden olan aracın ne maliki ne de uzun süreli kiralayanı olmadığını, araç üzerindeki logo nedeniyle sorumluluğuna gidilemeyeceğini, maluliyet raporunu ve kusur raporunu kabul etmediklerini, aktüerya raporunun TRH yöntemine göre hazırlanmadığını, davacıya SGK tarafından ödenen geçici iş göremezlik ödeneğinin tazminattan mahsup edilmediğini, ilk 3 ay için davacının %100 malül olduğu kabul edilerek hesaplama yapılmasının doğru olmadığını, ikinci kez bedel artırım yapılmasının kabul edilemez olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Davalı Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti. Vekili, maluliyet ve kusur raporlarına yaptıkları itirazlar değerlendirilmeden aktüerya raporu alındığını, kusuru ve maluliyet raporunu kabul etmediklerini, aynı davada hem bedel artırım hemde ıslah yapılamayacağını, tazminata dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinin hatalı olduğunu , davacının kask takmaması nedeniyle manevi tazminattan indirim yapılması gerektiğini, hükmedilen manevi tazminatın fazla olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat ve tedavi gideri isteğine ilişkindir. 1-Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle, davalı tasfiye halinde … Aks. San. Tic. Ltd. Şti ‘nin cevap dilekçesi, davalı … Tic AŞ’nin cevap ve beyan dilekçeleri ile araç ruhsatına işli logo uyarınca davalı … Tic AŞ’nin de teşebbüs sahibi olarak diğer davalılarla birlikte sorumluluğuna karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına ( Bkz. Yargıtay 17.HD’nin 2018/594 Esas, 2019/12532 Karar sayılı ilamı); belirsiz alacak davasında davacının, alacağının tam ve kesin olarak belirlenmesinden sonra HMK 107.maddesine dayalı olarak alacağını bir kez artırabilecek ayrıca davasını HMK 176. ve devamı maddelerine göre bir kez de ıslah edebilecek olmasına ( Bkz. Yargıtay 17.HD’nin 2017/1017 Esas, 2019/9303 Karar sayılı ilamı), belirsiz alacak davasında ıslah zaman aşımın söz konusu olmamasına; hükme esas alınan 13.11.2017 tarihli ATK kusur raporunun ceza dosyasında hükme esas alınan kusur raporu ve kazanın meydana geliş biçimi ile uyumlu olmasına; 14.12.2016 tarihli ATK maluliyet raporunun kaza tarihinde geçerli yönetmelik hükümlerine göre hazırlanmış olmasına; her ne kadar hükme esas alınan 11.03.2020 tarihli aktüerya raporunda TRH 2010 değil, PMF 1931 yaşam tablosu kullanılmış ise de rapora bu hususta süresinde ve açıkça itiraz edilmemiş olmasına, iş bu raporda davacının kaza tarihindeki bodrosuna göre aylık gelirinin asgari ücrete oranlama yapılarak ve kaza tarihindeki yaşına göre hesaplama yapılmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, SGK tarafından yapılan geçici iş göremezlik ödemesinin tazminattan mahsup edilmiş olmasına; kaza tarihi, kusur durumu, davacının maluliyeti, tarafların sosyal ve ekonomik durumları hep birlikte nazara alındığında davacı için hükmedilen manevi tazminatın fazla olmamasına; faiz başlangıç tarihi yönünden bir hata tespit edilememesine, davacı lehine tedavi giderinin de dahil olduğu maddi tazminata ilişkin olarak vekalet ücreti takdir edilmiş olmasına ve davalı SGK yönünden sadece tadavi gideri ile ilgili hüküm kurulmuş olmakla HMK 297 maddesine aykırı bir durumun söz konusu olmamasına göre; istinaf eden davacı vekili ve davalı vekillerinin bu yönlere ilişen istinaf itirazlarının ayrı ayrı reddi gerekmiştir. 2-Davacı vekilinin istinaf itirazlarının incelenmesinde; a-)25.02.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 13.02.2011 tarihli 6111 Sayılı Yasa’yla değişik 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 98. maddesine göre; “Trafik kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanır.6111 sayılı yasa ile getirilen düzenleme ile belgeli ( faturalı) tedavi giderlerinden SGK sorumludur, ancak sigortanın, sürücü ve işletenin SGK tarafından karşılanmayan belgesiz ( yol, ilaç, konaklama, yeme, içme vs) tedavi giderlerinden sorumlulukları devam etmektedir. Danıştay 15. Dairesinin 2013/7713 Esas sayılı dosya ile dava açılmış, Danıştay 15. Dairesince ”Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “Kurum tarafından Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin 14/11/2013 tarihinde yürütmesinin durdurulmasına, 16/03/2016 tarihinde de “Trafik Kazaları Nedeniyle İlgililere Sunulan Sağlık Hizmet Bedellerinin Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 4. maddesinin 1. bendinde yer alan “…Sağlık Uygulama Tebliğinde (SUT) yer alan hükümler doğrultusunda” ibaresinin iptaline karar verilmiştir. Anılan iptal kararı gereği, 6111 sayılı Kanun kapsamında kalan belgeli tedavi giderleri için SUT esaslarının uygulanması imkanı kalmamıştır. (Bkz.Yargıtay 17.HD’nin 2019/4941 Esas, 2020/7154 Karar sayılı ilamı) Somut olayda, 11.03.2020 tarihli aktüerya ek raporunda davacının İstanbul Cerrahi Hastanesi’ndeki ameliyatı ile ilgili 7.537,76-TL lik faturalı tedavi giderinin SUT’a göre fiyatının 788,18-TL olduğu, 788,18-TL nin davalının %75 kusuruna göre 591,14-TL sinin talep edilebileceği belirtilmiştir. Yerel mahkemece bu rakam üzerinden tedavi giderine hükmedilmiş ise de SUT hükümlerinin iptal edilmesi karşısında davacının fauralı tedavi gideri olan ameliyat giderinin (SUT olmaksızın) davalının kusuru oranında kabulüne karar verilmesi gerekirken (7.537,76-TLx0,75=5.653,32-TL) yazılı şekilde SUT’a göre belirlenen haline göre karar verilmesi doğru görülmemiştir. b-) Karar tarihi 18.11.2020 olup, karar tarihinde geçerli AAÜT 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe girmiş olan tarifedir. Bu itibarla yerel mahkemece, 02.01.2020 tarihinde yürürlüğe giren AAÜT ye göre vekalet ücretine karar verilmesi gerekirken 24.11.2020 tarihinde RG de yayımlanarak yürürlüğe giren AAÜT’ne göre karar verilmesi de doğru görülmemiştir.3-Davalı SGK vekilinin sair istinaf itirazlarının incelenmesinde, eldeki davada davalı SGK ‘dan sadece tedavi gideri talep edilmiş olup yerel mahkeme tarafından da davalı SGK aleyhine tedavi giderine hükmedilmiştir. Ancak yerel mahkemece davalı SGK’nın sadece hükmedilen tedavi gideri ile ilgili orantılı olarak yargılama giderinden ve sadece hükmedilen tedavi gideri ile ilgili olarak vekalet ücretinden sorumlu tutulması gerekirken, bir oranlama ve ayrım yapılmaksızın diğer davalılarla birlikte müteselsilen sorumlu tutulması doğru olmamıştır.Bu itibarla, yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı sigorta şirketi, Tasfiye halinde … San. Tic. Ltd. Şti. Vekili ve davalı … Tic AŞ vekilinin tüm, davacı vekili ve davalı SGK vekilinin sair istinaf itirazlarının HMK 353-1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine; (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan yanılgılar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden ( 2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile yanılgılı hususlar düzeltilmek suretiyle HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince hüküm kurmak gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca; 1- İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/11/2020 tarih ve 2015/ 260 Esas, 2020/798 Karar sayılı kararına karşı davalı sigorta şirketi, Tasfiye halinde … San. Tic. Ltd. Şti. vekili ve davalı … Tic AŞ vekilinin tüm, davacı vekili ve davalı SGK vekilinin sair istinaf itirazlarının REDDİNE; yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE ve yukarıda (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, 2-Alınması gereken14.058,78TL harçtan peşin alınan toplam 10.387,51 -TL harcın mahsubu ile bakiye 3.671,27-TL harcın davalı sigorta şirketi, Tasfiye halinde … San. Tic. Ltd. Şti. ve davalı … Tic AŞ’den alınarak hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yasa yoluna başvuru sırasında davacı tarafından peşin olarak yatırılan nıspi karar harcın talebi halinde kendisine İADESİNE, 4-Davalı SGK harçtan muaf olup istinaf başvurusu için harç yatırmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına 5-İstinaf aşamasında istinaf edenler tarafından yapılan diğer giderlerin ise takdiren üzerlerinde bırakılmasına, 6-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 7- İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 18/11/2020 tarih ve 2015/ 260 Esas, 2020/798 Karar sayılı kararı ile bu karara bağlı olarak düzenlenen 22/04/2021 günlü Ek Kararın KALDIRILMASINA,HMK’nın 353/(1)-b-2 maddesi uyarınca, KALDIRILIP DÜZELTİLEN HÜKMÜN YERİNE GEÇMEK ÜZERE; a/Davacının maddi tazminat davasının KISMEN KABULÜNE, 205.217,39- TL maddi tazminatın davalılar Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., … yönünden kaza tarihi olan 02/06/2012 tarihinden, … Sigorta yönünden ise dava tarihi olan 05/12/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, 5.653,32-TL tedavi giderinin SGK’ya başvuru tarihi olan 04/07/2014’den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine, b/-Davacının manevi tazminat talebinin KABULÜ ile, 7.500,00 TL manevi tazminatın davalılar Tasfiye Halinde … Aks. San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., … yönünden kaza tarihi olan 02/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, c/Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu uyarınca hesaplanan 14.058,78 TL karar ve ilam harcından peşin ve ıslah ile alınan toplam 752,74 TL harcın mahsubu ile eksik 13.306,04 TL harcın davalılar Tasfiye Halinde … Dek. Aks. San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., … ve … Sigorta AŞ’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına, davalı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın harçtan muafiyeti nedeniyle sorumlu tutulmamasına, d/Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 22.800-TL vekalet ücretinin davalılar Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., .. ve … Sigorta AŞ’den alınarak davacıya verilmesine, e/Kabul edilen tedavi gideri talebi yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.653,32-TL vekalet ücretinin davalı SGK’dan alınarak davacıya verilmesine, f/Tedavi giderinin reddedilen bölümü yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 2.061,18-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı Sosyal Güvenlik Kurumu’na verilmesine, g/Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 3.400-TL vekalet ücretinin davalılar Tasfiye Halinde … San. Tic. Ltd. Şti., … Tic. A.Ş., …’ndan alınarak davacıya verilmesine, h/Davacı tarafından yapılan toplam 3.333,00-TL (2.420,00 TL müzekkere ve tebliğat, 600,00 TL Bilirkişi ücreti ve 313,00 TL Adli Tıp Faturası olmak üzere) yargılama giderinin -davalı SGK 66,66 -TL sinden sorumlu olmak kaydıyla- davalılardan alınarak davacıya verilmesine, ı/Artan gider avansının yatıran tarafa iadesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ve HMK.m. 353/1-a hükmü uyarınca KESİN olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 14/03/2023