Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/500 E. 2020/326 K. 27.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/500
KARAR NO: 2020/326
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 01/03/2019
NUMARASI: 2019/306 E. – 2019/220 K.
DAVANIN KONUSU: Hakem Kararının İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 27/02/2020
Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket adına kayıtlı olan … plakalı aracın terör örgütü tarafından gasp edildiğini, müvekkiline ait aracın gasp edildiği 04.08.2016 tarihinde … A.Ş tarafından sigortalı olduğunu, aracın yasal kasko değeri olan 48.115,00-TL bedelin trafik poliçesinden talep edildiğini, ancak davalı … tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, ödeme yapılmaması nedeniyle 02.07.2018 tarihinde Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulduğunu, alınan çoğunluk kararında özetle “… Hakemlerin yalnızca evrak üzerinden karar vereceği mevcut koşullar ve yargılama usulüne göre sağlıklı karar verilemeyeceği, Sigorta Kanununun 30/16 ve HMK’nın 435/c maddesi gereğince uyuşmazlığın yetkili mahkeme eliyle çözülmesi gerektiğinden yargılamaya son verilmesine…” dair karar verildiği, mağduriyetlerinin giderilmesi için mahkemeye müracaat etme zorunluluklarının hasıl olduğunu beyan ederek Sigorta Tahkim Komisyonunun 10.12.2018 tarihli kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Mahkemece; ” dava dilekçesi incelendiğinde; talebin HMK’nın 439/2.maddesinde düzenlenen hakem kararının iptali istemi olduğu görülmüştür. 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 30/12.maddesinde; “Tahkim sistemine üye olmak isteyenlerden katılma payı, uyuşmazlık çözümü için komisyona başvuranlardan ise başvuru ücreti alınır. Uyuşmazlığa düşen taraflar arasında, açık ve yazılı şekilde yapılması gereken sözleşme ile daha yüksek bir tutar belirlenmemişse, hakemin verdiği Kırkbin Türk Lirasına kadar olan kararlar her iki taraf için kesindir. Kırkbin Türk Lirasının üzerindeki kararlar için temyize gidebilirler. (Değişik cümle: 13.06.2012-6327 S.K./58.md.) Ancak, tahkim süresinin sona ermesinden sonra karar verilmiş olması, talep edilmemiş bir şey hakkında karar verilmiş olması, hakemlerin yetkileri dahilinde olmayan konularda karar vermesi ve hakemlerin, tarafların iddiaları hakkında karar vermemesi durumlarında her hâlükarda temyiz yolu açıktır. Temyize ilişkin usûl ve esaslar hakkında Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu uygulanır.” hükmü yer almaktadır. Sigorta poliçesinden kaynaklanan ve sigorta tahkim komisyonuna başvuru ile verilen uyuşmazlık hakem kararlarında 5684 sayılı Yasa hükümleri özel kanun olması nedeni ile öncelikle uygulanacak, hüküm bulunmadığı takdirde ise HMK’da yer alan genel hükümlere gidilecektir. Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 26.06.2014 tarih, 2014/10408-10179 esas ve karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere “5684 sayılı Sigortacılık Kanunu 30/12.maddesi gereğince temyiz yolu açık iken veya kesin karar varken hakem kararının iptali için dava açılmasında hukuki yarar olmadığı…” , HMK’nın 114/1.madde ve fıkrasının (h) bendinde hukuki yararın dava şartı olarak düzenlendiği, 115/2.madde ve fıkrasının birinci cümlesinde dava şartı noksanlığının tespiti halinde davanın usulden reddine karar” verileceği gerekçesiyle; davacının dava açmakta hukuki yararının bulunmaması nedeniyle davanın usulden reddine, karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davacı vekili istinaf dilekçesinde; mahkemece verilen kararın hatalı olduğunu, Sigorta Tahkim komisyonu tarafından olaya ilişkin belgelerin Hakkari Emniyet Müdürlüğünden getirtilmesi gerektiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. HMK’nın 439. maddesinin 1. bendinde hakem kararına karşı yalnızca iptal davası açılabileceğine ilişkin düzenleme mevcutsa da; ihtilafın çözümünde sigorta poliçesinden doğan uyuşmazlıkların çözümlenmesine yönelik olarak sigorta tahkim sistemi ile ilgili usul ve esasları düzenleyen özel kanun niteliğindeki 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu’nun uygulama önceliği bulunduğu, 5684 sayılı Kanun’un 30/12.maddesi gereğince Sigorta Tahkim Komisyonunca verilen kararlar için 40.000,00-TL’nin üzerinde bulunması halinde temyiz kanun yolunun düzenlendiği, hakem kararının iptaline ilişkin HMK’nın 439. maddesine atıf yapılmadığından İtiraz Hakem Heyeti Kararına karşı HMK’nın 439. maddesine dayanılarak iptal davası açılmasının mümkün olmadığı, bu nedenle davacının Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti Kararının iptali için dava açmasında yasal dayanak bulunmadığı anlaşıldığından davacı vekilinin istinaf talebinin HMK.353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1) 2- Alınan harç yeterli olduğundan başka harç alınmasına yer olmadığına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-Yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, HMK. m. 353/1-b/1 hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK. m. 362/1-a mad. gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.27/02/2020