Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/40
KARAR NO: 2022/109
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/04/2019
NUMARASI: 2015/1044 ESAS 2019/310 KARAR
DAVA TÜRÜ: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 07/02/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sürücü … yönetimindeki … plaka numaralı aracın Barbaros Bulvarı Zincirlikuyu istikametinde seyir halinde iken kırmızı ışık ihlali yaparak … plakalı araca 07/02/2014 tarihinde çarpması sonucu kazanın meydana geldiğini, kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü …’ın asli kusurlu olduğunu, bu hususun kaza tespit tutanağı ile sabit olduğunu, müvekkiline ait … plakalı … marka aracında ağır bir hasar meydana geldiğini, müvekkilinin aracındaki hasarın tamir ve onarım işlerinin yapıldığını, 23.000-TL tutarlı 12/03/2014 tarihli fatura kapsamında ödeme yapılarak aracın alındığını, müvekkilinin servis taşımacılığı işi ile uğraştığını, aracın yokluğunda servis hizmeti veremediğini, bu nedenle kazanç kaybına uğradığını, kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü … ve araç maliki …’ın müvekkilinin kazanç kaybından müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarını, davalılar tarafından müvekkilinin zararının giderilmemesi üzerine kazanç kaybının tahsili için İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, ancak davalı-borçlular tarafından takibe haksız şekilde itiraz edildiğini belirterek, davalı-borçluların haksız itirazının iptali ve takibin devamına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddinin gerektiğini savunmuştur. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; -davanın kısmen kabulü ile; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasındaki 1.058,32-TL. asıl alacak ve 141,70-TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 1.200,02-TL’ye ilişkin itirazın iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, -davacının %20 icra inkar tazminatı talebinin alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden reddine, -şartları oluşmadığından davalı tarafın kötü niyet tazminatı talebinin de reddine karar verilmiş, verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Davacı vekilinin istinaf sebepleri; Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda kazanç kaybı değerlendirmesinin hatalı yapıldığı, dava konusu araç ticari bir servis aracı olup günlük kazancının 36 TL olduğunun kabulünün gerçekle bağdaşmadığı, dosyaya ibraz ettikleri faturalardan anlaşılacağı üzere aracın aylık kazancının normal şartlarda ortalama 9.154,00 TL olduğu, bilirkişinin buna aykırı olarak hesap yaptığı, hatalı ve gerçeğe aykırı sonuca vardığı, müvekkiline yüklenen %15 kusur oranının hatalı olduğu, müvekkilinin herhangi bir kusurunun söz konusu olmadığı, dava konusu aracın ticari kullanımlı minibüs olduğu, yasal faize hükmedilmesinin hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, meydana gelen trafik kazası neticesinde hasar gören aracın tamirde kaldığı süre içinden uğradı kazanç kaybının tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Toplanan deliller ile ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesinin, istinaf nedenleri ile birlikte incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; Dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırılık olmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve davacı tarafından ibraz edilen faturalardaki gelir dikkate alınarak kazanç kaybına ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, ayrıca yasal faiz uygulanmasında da bir hata olmamasına göre, davacı vekilinin istinaf itirazlarının HMK’nın 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca; 1-)Usul ve yasaya uygun olan İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/04/2019 tarih 2015/1044 Esas 2019/310 Karar sayılı kararına yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-)İstinaf eden davacıdan alınması gereken 80,70-TL harçtan peşin yatırılan 44,40-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 36,30-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-)İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-)Yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nun 362/1-a madde gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.07/02/2022