Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/282 E. 2020/255 K. 13.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/282
KARAR NO : 2020/255
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/04/2019 Günlü Ara Karar.
NUMARASI : 2019/205 Esas.
DAVANIN KONUSU: Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 13/02/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi ara kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Dava, trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak, kazaya karışan aracın zorunlu trafik sigortacısı, sürücüsü ve maliki olduğu ileri sürülen davalılara yönelik olarak açılmış, maddi ve manevi tazminat isteğine ilişkin olup, fazlaya ilişen haklar saklı tutulmak kaydıyla, her bir davacı için ayrı ayrı 5.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının tüm davalılardan; her bir davacı için ayrı ayrı 250.000,00-TL manevi tazminatın da davalı gerçek kişilerden tahsiline karar verilmesi talep edilmiş; dava dilekçesinde ayrıca, davalılar hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesi talebinde de bulunulmuştur. Mahkemece, 30/04/2019 günlü tensip ara kararı uyarınca, “ihtiyati haciz talebi,yargılamayı gerektirdiğinden, bu aşamada talebin reddine” denilmek suretiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.Davacılar vekili tarafından 30/04/2019 günlü ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararına yönelik olarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Dairemizin 20/06/2019 tarih ve 2019/1921 Esas, 2019/1272 Karar sayılı kararı ile; “İİK.257.maddesinde ” Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarının ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. “denmektedir. Dosyadaki bilgi ve belgelere ve özellikle, kaza tespit tutanağı ile İstanbul 31.Ağır Ceza Mahkemesinde görülen 2018/527 esas sayılı ceza yargılamasına ilişkin dosya kapsamından alınan bilirkişi raporuna göre; davalıların, davacıların oğlu olan … ölümüyle sonuçlanan, 14/01/2018 günlü çift taraflı trafik kazasına karışan … plaka sayılı kusurlu aracın trafik sigortacısı, sürücüsü ve maliki olduğu aracın sürücüsü oldukları anlaşılmaktadır. Bu durumda, trafik kazası nedeniyle meydana gelen zarar alacağı, kazanın olduğu tarihte muaccel hale geldiğinden ve İİK’nın 257.maddesi hükmü uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için davanın kesin olarak kanıtlanması ve yargılamanın sonuçlanması gerekmediğinden, dosyada bir kısım delillerin olması ve yaklaşık ispat halinde ihtiyati haciz kararı verilebilir.Ne var ki, davacılar vekili dava dilekçesinde hangi davalı hakkında ve hangi davalının hangi mal varlığı üzerine, ihtiyati haciz konulmasını istediklerini açıklamamıştır. Mahkemece, öncelikle bu hususun açıklanması için davacı tarafa mehil verilmesi ve ondan sonra tarafların iddia ve savunmaları ile dosyada mevcut deliller de gözetilerek, az yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler doğrultusunda davacıların ihtiyati hacizle ilgili talepleri konusunda olumlu veya olumsuz ve ancak gerekçeli bir biçimde hüküm tesis edilmesi gerekirken, “ihtiyati haciz talebi,yargılamayı gerektirdiğinden, bu aşamada talebin reddine” şeklindeki açaklamayla talebin reddine karar verilmesi, HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca “gösterilen delillerin hiç değerlendirilmemiş olması” kapsamında görüldüğünden; davacıların istinaf itirazlarının kabulü ile yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerektiği…” gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf talebinin KABÛLÜ ile, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 30/04/2019 gün 2019/205 E. sayılı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca kaldırılmasına, dosyanın gereği için mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmiştir. Mahkemece davacılar vekiline dairemiz kararı ekli ihtaratlı davetiye gönderilmiş ve 11/04/2019 tarihli ara kararı ile; davacı vekiline “İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin 20/06/2019 tarihli kararı ekte gönderilmiş olmakla; hangi davalı hakkında ve hangi davalının hangi mal varlığı üzerinde ihtiyati haciz konulmasının istendiğinin 1 haftalık kesin süre içerisinde açıklanması aksi taktirde mevcut deliller gözetilerek karar verileceği hususu ihtaren tebliğ olunur” şerhli elektronik tebligat gönderildiği, tebligatın 09/04/2019 tarihinde davacı vekiline tebliğ olunduğu, davacı vekilince verilen kesin süre içerisinde herhangi bir beyanda bulunulmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle; “Verilen kesin süre içerisinde davacı vekilince herhangi bir beyanda bulunulmadığı, bu aşamada İİK’nın 257/1 ve 258.maddeleri uyarınca ihtiyati haciz şartları ile yaklaşık ispat koşulunun gerçekleşmediği anlaşıldığından, ihtiyati haciz talebinin reddine,” karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.Davacılar vekilinin istinaf sebepleri; mahkemece bölge adliye mahkemesi kararı doğrultusunda herhangi bir ara kararı olmaksızın tebligat zarfının üzerine ihtarat yazılarak taraflarına 1 haftalık kesin süre verildiği, hakim tarafından ara karar oluşturulmadan tebligat zarfının üzerine ihtarat yazılarak kesin süre verilmesi ve bu kesin süreye uyulmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinin hatalı bulunduğu, tebligat zarfı üzerine yazılarak yapılan ihtaratta hakimin sicili ve imzasının bulunmadığı, usûle aykırı işlem yapıldığı hususlarına ilişkindir.Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkin bulunmaktadır. Mahkemenin 30/04/2019 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararı üzerine davacılar vekili tarafından yapılan istinaf talebi sonucunda dairemizin 20/06/2019 tarih ve 2019/1921 Esas, 2019/1272 Karar sayılı kararı ile; davacılar vekiline hangi davalı hakkında ve hangi davalının hangi mal varlığı üzerine, ihtiyati haciz konulmasını istedikleri hususunun açıklanması için mehil verilmesi ve ondan sonra tarafların iddia ve savunmaları ile dosyada mevcut deliller de gözetilerek yasal düzenlemeler doğrultusunda davacıların ihtiyati hacizle ilgili talepleri konusunda olumlu veya olumsuz ve ancak gerekçeli bir biçimde hüküm tesis edilmesi gerekirken, “ihtiyati haciz talebi, yargılamayı gerektirdiğinden, bu aşamada talebin reddine” şeklinde karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bunun üzerine mahkemece herhangi bir ara kararı oluşturulmadan davacılar vekiline dairemiz kararı ekli elektronik tebligat gönderildiği, tebligat üzerine “İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nin 20/06/2019 tarihli kararı ekte gönderilmiş olmakla; hangi davalı hakkında ve hangi davalının hangi mal varlığı üzerinde ihtiyati haciz konulmasının istendiğinin 1 haftalık kesin süre içerisinde açıklanması aksi taktirde mevcut deliller gözetilerek karar verileceği hususu ihtaren tebliğ olunur” şerhinin yazıldığı, sonrasında da 22/10/2019 tarihli ara kararı ile davacı tarafın şerhli davetiyeye rağmen kendilerine verilen kesin süre içerisinde ara karar gereğini yerine getirmedikleri gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Mahkemece, dairemiz kaldırma kararına uygun şekilde işlem yapılmadan, usûlüne uygun herhangi bir ara karar oluşturulmadan davacılar vekiline gönderilen davetiye üzerine şerh yazılmak suretiyle kesin süre verildiğinin belirtilmesi ve kesin süre verilmesine rağmen davacılar vekiline kesin sürede beyanda bulunulmadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi hatalı bulunmaktadır.Bu nedenle mahkemece verilen kararın kaldırılmasına, dairemizin önceki kaldırma kararı doğrultusunda Mahkemece, öncelikle hangi davalı hakkında ve hangi davalının hangi mal varlığı üzerine, ihtiyati haciz konulmasının talep edildiği hususun açıklanması için davacı tarafa mehil verilmesi için ara kararı oluşturulması, ondan sonra tarafların iddia ve savunmaları ile dosyada mevcut deliller de gözetilerek, yasal düzenlemeler doğrultusunda davacıların ihtiyati hacizle ilgili talepleri konusunda olumlu veya olumsuz ve gerekçeli bir biçimde hüküm tesis edilmesi amacıyla dosyanın mahkemesine geri gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davacılar vekilinin istinaf talebinin yukarıda açıklanan nedenlerle KABÛLÜ ile, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/10/2019 tarih ve 2019/205 E. sayılı ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ara kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talepleri halinde kendilerine iadesine,4-İncelemenin dosya üzerinden yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacılar tarafından yapılan giderlerin esas hükümle birlikte ilk derece mahkemesince değerlendirilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KESİN olmak üzere, oy birliği ile karar verildi.13/02/2020