Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1921
KARAR NO: 2021/259
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/03/2020
NUMARASI: 2018/903 E. – 2020/235 K.
DAVA: İtirazın İptali
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 11/02/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … plaka sayılı traktörün neden olduğu 16/07/2011 günlü trafik kazasında … adlı küçüğün yaralanarak sakat kaldığını, bu olay nedeniyle görülen ceza yargılamasına ilişkin olarak yapılan keşif sırasında, kazaya neden olan aracın satılmış olması nedeniyle canlandırma yapılırken orada bulunan ve vekil edeni şirket nezdinde ZMM sigortalı olan … plaka sayılı başka bir traktörün kullanıldığını, keşifte … plaka sayılı aracın kullanılması nedeniyle kazada yaralanan küçüğün anne ve babası tarafından hataen kazaya neden olan araç … plaka sayılı araçmış gibi vekil edeni şirket aleyhine Ankara 8. Asliye Ticaret Mahkemesinde iş göremezlik talepli dava açıldığını ve bu davanın başarıya ulaşması sonucunda ilam gereği hak sahibi olduğu belirlenen kişilerin başlatmış olduğu icra takibi sonucunda vekil edeni sigorta tarafından 06/13/2013 tarihinde 259.019,15-TL ödeme yapılmak zorunda kalındığını, kazaya neden olan asıl aracın ZMM sigortası bulunmayan … plaka sayılı araç olması nedeniyle …na başvurularak; ticaret mahkemesi kararı ile hüküm altına alınan ve ödenmek zorunda kalınan 259.019,95-TL’nin kendilerine ödenmesinin istenildiğini, …nca bu talebin sadece ana paraya ilişkin olarak 200.000,00-TL’lik kısmının kabul edildiğini ve 14/07/2015 tarihinde de ödem yapıldığını, kalanının ise ödenmediğini, bu nedenle ödenmeyen kısım için takibe geçildiğini, takibin …nın itirazı üzerine durduğunu, bu nedenle vekil edeni tarafından İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen 2016/451 Esas sayılı itirazın iptali davası açıldığını, söz konusu bu davanın halen devam etmekte bulunduğunu; 16/07/2011 günlü trafik kazasında yaralanan küçük …’un anne ve babasının daha sonra sigorta tahkim komisyonu nezdinde bakıcı gideri ve zararına ilişkin olarak dava açıldığını ,bu davanın da başarıya ulaşması sonucunda ilam gereğince başvuru sahiplerine vekil edeni sigorta şirketi tarafından 26/17/2017 ve 27/07/2017 tarihinde toplam 311.971,44-TL ödeme yapıldığını, oluşan bakıcı gideri zararından da esasen …nın sorumlu olması nedeniyle yapılan bu ödemenin de …ndan istenildiğini, ancak reddedildiğini, bu nedenle yapılan bu ödemenin tahsili amacıyla … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile takibe geçildiğini, borçlu … yasal süresi içerisinde itiraz ettiğinden takibin durduğunu, ancak itirazın haksız olduğunu ileri sürerek İstanbul … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiş, ayrıca görülmekte olan davanın İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesince görülen 2016/451 Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevabında özetle; 16/07/2011 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda …’un yaralanması nedeniyle davacı … tarafından yapılan ödemenin, vekil edeni kuruma rücu edilmesi sonucunda, kaza tarihi itibariyle geçerli bulunan poliçe limitine isabet eden miktar olan 200.000,00-TL’nin tamamının davacı tarafa ödendiğini, dolayısıyla başkaca bir sorumluluğun kalmadığını, Sigorta Tahkim Komisyonunca davacı … sigorta aleyhine hüküm altına alınan ve bakıcı gideri zararına ilişkin bulunan 2014/E.4184.40 Esas ve 2014/4893 sayılı kararın … Sigorta şirketinin yasa yoluna başvuruda bulunmaması üzerine kesinleştiğini, ancak ömür boyu bakıcı gideri ile sürekli maluliyet tazminatı aynı klozdan olması nedeniyle esasen …’un “Bakıcı Gideri” adı altında tazminat isteme hakkı olmadığı halde, davacı şirket tarafından bu talep kabul edilerek ödenmesinin yersiz bir ödeme niteliğinde bulunduğunu, dolayısıyla vekil edeninden istenemeyeceğini ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiş, eğer mahkemece sorumlulukları yoluna gidilecek olur ise de kazaya neden olduğu ileri sürülen aracın ZMM sigortalı olup olmadığının da belirlenmesi ile birlikte vekil edeninin sorumluluğunun kapsamının usulüne uygun şekilde tespit edilmesini istediklerini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; 16/07/2011 günlü trafik kazasına neden olduğu ileri sürülen … plaka sayılı aracın … Sigorta A.Ş nezdinde ZMM sigortalı olduğunun Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi tarafından gönderilen cevaptan anlaşıldığı, bu durumda davalı … Hesabına görülmekte olan davanın yöneltilemeyeceği görüşünden hareketle; davalının pasif husumet ehliyeti olmadığından açılan davanın REDDİNE karar verilmiştir. Karara karşı davacı … vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri; mahkemenin … plaka sayılı aracın, … sigorta A.Ş nezdinde ZMM sigortalı olduğundan bahisle; davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu, zira söz konusu sigorta poliçesinin başlangıçtan beri iptal durumunda bulunduğu, yani geçerli bir trafik sigortasının hiçbir zaman mevcut olmadığı, bu durumda davalı … Hesabına husumet yöneltilmesinde haklı oldukları hususuna yöneliktir. Dava, trafik kazası sonucunda yaralanan 3.kişi hak sahibine herhangi bir sorumluluğu olmadığı halde hataen ödeme yapan davacı … şirketinin, ödemeye konu bakıcı gideri zararının, kazaya neden olan aracın ZMM sigortalı olmadığına dayanılarak …ndan rücuan tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali isteğine ilişkindir. İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Mahkemece; dosya arasında mevcut Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezinin 11/10/2018 gün 2018/69297 sayılı cevabi yazısı ekinde mevcut Trafik Sigortası Poliçe Bilgisinde … plaka sayılı traktörün, 03/09/2010 ile 03/09/2011 tarihleri arasını kapsar biçimde … nolu ZMMS poliçesi uyarınca, … Sigorta A.Ş.nezdinde sigortalı bulunduğu şeklindeki bilgi ile yetinilerek, … Sigorta A.Ş.tarafından düzenlendiği belirtilen poliçenin onaylı bir örneği adı geçen sigorta şirketinden temin edilmeden, … plaka sayılı aracın gerçekten kaza tarihini kapsar biçimde sigortalı olup olmadığı ve eğer sigorta poliçesi var ise bu poliçenin iptal edilip edilmediği, edilmiş ise nedeni üzerinde durulmadan diğer bir ifade ile … plaka sayılı aracın kaza tarihi itibariyle geçerli bir sigorta poliçesi bulunup bulunmadığı usulüne uygun şekilde araştırılıp belirlenmeden, yazılı biçim ve şekilde davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi isabetsiz olup, bu durum HMK.m.353/1-a/6 hükmü kapsamındaki hali oluşturacağından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılması gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Davacı … vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 05/03/2020 tarih ve 2018/903 E. – 2020/235 K. sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir hüküm kurulmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harçlarının istek halinde kendisine İADESİNE, 4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 5-İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan diğer istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ve HMK.m. 353/1-a/6 hükmü uyarınca kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 11/02/2021