Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/1839 E. 2020/3636 K. 30.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1839
KARAR NO : 2020/3636
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/06/2017
NUMARASI : 2016/258 E., 2017/542 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali.
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 30/10/2020
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; olay tarihinde müvekkiline sigortalı aracın, davalı sigorta şirketine ZMM Poliçesi ile sigortalı diğer davalı … sevk ve idaresindeki aracın çarpması sonucu hasara uğradığını, müvekkili tarafından sigortalısına hasar bedelinin ödendiğini, ödemiş olduğu hasar bedelinin davalı sigorta şirketi ve araç sürücüsünden tahsili için başlattıkları icra takibine davalıların itirazları sonucu takibin durduğunu belirterek, davalıların İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yaptıkları itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı …A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu haksız ve yersiz davanın reddini, takibin durdurulmasını istediklerinin, müvekkili şirkete sigortalı aracın kusurlu bulunması durumunda sorumluluğun azami çerçevede ve azami limit ile sınırlı olacağını, müvekkili şirketin temerrüdü bulunmadığından dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesini, İİK’nun amir hükümleri gereğince alacak likit olmayıp yargılamayı gerektirdiğini belirterek, haksız icra inkar taleplerinin reddini, müvekkili şirket davanın açılmasına sebebiyet vermediği için masraf ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu davanın haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olması sebebi ile reddini, likid olmayan bir alacak için talep edilmiş olan icra inkar tazminatının reddini, müvekkilinin davanın ikame edilmesine hiçbir suretle sebep olması düşünülemeyeceğinden talep edilmiş olan masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa bırakılmasını, müvekkili dava konusu alacak ile ilgili olarak temerrüde düşürülmediğinden faiz talebinin reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; Davaya konu kaza nedeniyle davalı … kusuru bulunmadığından bu davalıya ve sigortacı davalı şirkete sorumluluk atfedilemeyeceğinden aleyhlerine açılan rücuen tazminat talepli davanın reddine karar vermek gerektiği” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Davacı vekili istinaf dilekçesinde; ilk derece mahkemesinin kararına esas aldığı bilirkişi raporuna itiraz edilmesine rağmen itirazları dikkate alınarak dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesi gerekirken gönderilmediğini, kusurla ilgili raporun yeterli olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dava, trafik kazası nedeniyle sigortalıya ödenen hasar bedelinin kusurlu olduğu iddia edilen davalılardan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine davalıların itirazlarının iptali istemine ilişkindir.Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde ve özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunun hükme esas alınmasında bir usûlsüzlük bulunmamasına, ayrıca her türlü trafik kazasında, mutlaka kusura ilişkin olarak ATK’dan bir rapor alınmasının da gerekmemesine göre, davacı vekilinin istinaf talebinin HMK’nun 353/1-b/1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesinin 13/06/2017 tarih ve 2016/258 Esas, 2017/542 Karar sayılı kararına yönelik davacı istinaf başvurusunun HMK.nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2- Alınması gereken 54,40-TL harçtan peşin yatırılan 148,60-TL nispi karar ilam harcının mahsubu ile fazla yatırılan 94,20-TL’nin istek halinde iadesine,3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,HMK.nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.nun 362/1-a maddesi gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 30/10/2020