Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/1760 E. 2023/1069 K. 08.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1760
KARAR NO: 2023/1069
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2020
NUMARASI: 2015/1276 Esas – 2020/141 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 08/06/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355.maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; 18.11.2008 tarihinde, davalı … Sigorta AŞ’ye ZMM poliçesi, davalı … sigorta AŞ’ye zorunlu taşımacılık ve zorunlu koltuk sigortası ile sigortalı … plakalı aracın tek taraflı olarak kaza yapması sonucunda araç içinde yolcu olarak bulunan müvekkili davacının vücut bütünlüğünün zarar gördüğünü, bakıma muhtaç kalacak şekilde özürlü kaldığını, Artvin Ağır Ceza Mahkemesinin 2009 /1 Esas; 2010 / 92 Karar sayılı dosyasında sürücü …’in ceza aldığını, dava dışı … aracılığı ile davacının bir miktar tazminat aldığını ancak davacının bu avukata vekâletname vermediğini, bakıcı giderlerinin kendilerine hiç ödenmediğini, bu nedenle de bakıcı giderlerini de kapsayan tazminat davasını açmak zorunda kaldıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000-TL kalıcı iş göremezlik tazminatı ve 5.000-TL sürekli bakıcı giderinin (belirsiz alacağın) temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 17.11.2019 tarihli dilekçesi ile kalıcı iş göremezlik tazminatı talebini 125.000-TL, bakıcı gideri talebini 350.000-TL olarak artırmıştır. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, öncelikle davanın zaman aşımından reddi gerektiğini, davacının kendilerine yaptığı başvuru sonucunda … sayılı poliçe için 10.02.2010 tarihinde 60.000,00 TL, 3893020 sayılı poliçe için 07.04.2010 tarihinde 103.461,00 TL’yi davacının vekili Av. …’e ödediklerini, kendilerinin davacıya başkaca bir borçlarının kalmadığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle, kazanın karayolu taşımacılığı esnasında meydana gelmiş olması nedeniyle zararın öncelikle taşımacının kendi sigortasından karşılanması gerektiğini, meydana gelen kazada Karayolları Genel Müdürlüğünün de sorumluluğunun bulunduğunu, ZMM poliçesi ile sigortaladıkları aracın kusur oranı ve poliçedeki limit dahilinde davacının zararından sorumlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda;”… Davacı …’ın meydana gelen kazada maluliyet durumunun tespiti için Trabzon’da bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesinde muayene edilmesi sağlanmış ve burada hazırlanan raporlarla birlikte dosya İstanbul Adli Tıp Kuruluna gönderilmiştir. Adli Tıp Kurumunun 14.01.2019 tarihli raporunda davacının maluliyet oranının % 100 olduğu ve sürekli bakıma muhtaç durumda bulunduğu tespit edilmiştir. Davacının maluliyet tazminatının tespiti için 6100 sayılı HMK m. 266’ya göre bilirkişi incelemesine karar verilerek dosya aktüerya bilirkişisine verilmiştir. Hazırlanan 09.10.2019 tarihli aktüerya bilirkişisi raporunda davacının sürekli maluliyet tazminatının 276.644,00 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş.’nin sigorta poliçesi limitinin ise 125.000,00 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş.’nin daha önce davacının vekili Av. …’e yapılan toplam 103.461,00 TL ödemenin düşülmesinden sonra davalı … Sigorta A.Ş.’nin sorumlu olduğu miktarın 21.539,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Raporda zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası kapsamında ilave sürekli sakatlık tazminatı miktarının daha önce davalı … Sigorta A.Ş. tarafından % 60 maluliyet oranı esas alınarak 100.000,00 TL sigorta limitine göre 60.000,00 TL belirlendiği, % 100 maluliyet oranına göre ilave sakatlık tazminatının 40.000,00 TL olacağı tespit edilmiştir. Raporun zorunlu koltuk ferdi kaza sigortasına göre ilave sakatlık tazminatının hesaplandığı 6’ncı sayfasında hesaplama doğru yapılarak 40.000,00 TL rakamı bulunmuş ancak raporun 8’inci sayfasında bu rakam 60.000,00 TL olarak yanlış yazılmıştır. Maddi hatadan kaynaklı bu hata nedeniyle 6100 HMK m. 30’a göre usul ekonomisi gereği dosya tekrar bilirkişiye verilmemiştir.Raporda sürekli bakıcı gideri tazminatının ise 908.606,50 TL olduğu, davalı … Sigorta A.Ş.’nin sigorta poliçesi limitinin ise 125.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından yapılmış olan zorunlu mali sorumluluk sigortasına göre davalı … Sigorta A.Ş. davacının uğradığı zararlardan poliçe limiti dahilinde hukuken sorumlu durumdadır. Av. …’ün işin görülmesinin dışında elde ettiği şeyleri ve faydaları da devir yükümlülüğü vardır. Dosyaya sunulan ibranamelerden Av. …’ün tahsil ettiği tazminatı avukatlık ücretini aldıktan sonra davacının annesine verdiği ve bu yükümlülüğü de yerine getirdiği anlaşılmaktadır. Davacı …’ın davacının annesi …’a verdiği ve yetki içeriğini yukarıda açıkladığımız vekâletnamesinin tarihi 11.02.2010 tarihi olup bu tarih davalı … Sigorta A.Ş.’nin yaptığı ödemelerden 10.02.2010 tarihli 60.000,00 TL tutarlı olanından sonra 07.04.2010 tarihli 103.461,00 TL tutarlı olanından ise öncedir. Bu durum davacının verdiği vekâletname ile 6098 sayılı TBK m. 531’e göre yapılan işe onay/icazet verildiği anlamına gelmektedir. Bu gerekçelerle davalı … Sigorta A.Ş.’nin yaptığı ödemelerin hesaplanan tazminat miktarının mahsubuna ve kalan miktar üzerinden hüküm kurulmasına yönelik olarak aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur. Yargılama devam ederken davacı taraf ile davalı … Sigorta A.Ş. arasında sulh anlaşması yapılmış, bu anlaşma uyarınca davacı taraf davalı … Sigorta A.Ş.’den olan alacaklarını tahsil ettiğini ve bu nedenle de davanın konusuz kaldığını belirterek yargılama gideri ve vekâlet ücreti talep etmediklerini belirtmiştir. Davanın açıldığı tarihte davacının dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre davalı … Sigorta A.Ş.’ye karşı dava açmakta hukuki yararı olduğu ve davada açmakta haklı olduğu anlaşılmakla davalı …rty Sigorta A.Ş. Yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş davacı tarafın talebi doğrultusunda da yargılama giderleri ve vekâlet ücretine de hükmedilmediği”, gerekçesiyle,1-Davalı … Sigorta A.Ş.’nin zamanaşımı definin dava konusu kaza nedeniyle Artvin Ağır ceza Mahkemesinde sigortalı araç sürücüsü …hakkında ceza davası açılmış olması ve yapılan yargılama sonucunda 9 yıl hapis cezasına çarptırılmış olması nedeniyle 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 72/I’in yollamasıyla Türk Ceza Kanunu m. 66/I-d hükmüne göre beş yıldan fazla yirmi yıldan az hapis cezalarını gerektiren suçlarda zamanaşımı süresinin on beş yıl olarak düzenlenmiş olması nedeniyle reddine, 2-Davalı … Sigorta A.Ş. Yönünden davanın kısmen kabulüne, 3-21.539,00-TL sürekli sakatlık tazminatının zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamında davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine, 4-40.000,00-TL ilave sakatlık tazminatının zorunlu koltuk ferdi kaza sigortası kapsamında davalı … Sigorta A.Ş.’den alınarak dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya verilmesine, 5-Davacı tarafın avans faiz talebinin reddine, 6-Davalı … Sigorta A.Ş. (Yeni Ünvan: … Sigorta A.Ş) ‘ye karşı açılan davanın dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, 7-Davalı … Sigorta A.Ş. (Yeni Ünvan: … Sigorta A.Ş)’ye karşı dava açıldığı tarihte davacı tarafın haklı olduğu kabul edilerek yargılama giderlerine hak etmiş ise de, davacı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmemesi nedeneyle, yargılama gideri ve vekalet ücreti verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir. Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri: Davacı vekili; davalı … Sigorta AŞ yönünden taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, haklı taleplerinin karşılanmadığını, avans faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat ve bakım gideri istemine ilişkindir. 1-Bakıcı giderlerinin zorunlu karayolu taşımacılık mali sorumluluk sigorta poliçesinin “Sağlık/ Tedavi Gideri” teminatı kapsamında, anılan sigortacıdan istenebileceği tabii olup, Yargıtay emsal kararlarında açıkça belirtilmiştir (Yargıtay 17. HD. 2015/16365 E.-2016/5117 K.,.2019/1962 E. 2020/7067 K. Sayılı ilamları) Eldeki davada dosya kapsamından, davalı … Sigorta AŞ nezdinde düzenlenmiş olan Zorunlu taşımacılık sigorta poliçesi kapsmında tedavi giderleri olarak zarar 125.000,00-TL limitle teminat altına alınmış olup, Yargıtay’ın yereşik içtihatlarına göre bakıcı gideri tedavi gideri kapsmında sayılır ve bakıcı giderinden tedavi gideri limiti ile sınırlı olarak davalı … Sigorta AŞ sorumludur. Bu halde, bakıcı giderinden davalı … Sigorta AŞ sorumlu olduğu halde, yerel mahkemece bu hususun değerlendirilmemesi ve davacının bakıcı gideri talebine ilişkin olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiştir. 2-Kabule göre ise, davacı vekili dava dilekçesinde, hükmedilecek tazminata temerrüt tarihinden itibaren avans faizi işletilmesini talep etmiş; yerel mahkemece, hükmedilen tazminata dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiştir.Oysa kazaya neden olan araç otobüs olup, ticari araç olmakla, ticari faaliyet sırasında kazaya neden olmuştur. Bu itibarla, yerel mahkemece avans (ticari) faizine hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf itirazlarının kabulü ile kararın HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dosyanın yeniden görülmesi için ilgili mahal mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe Uyarınca, 1/Davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, istinaf istemine konu olan ve başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1-a/6 madde hükmü uyarınca KALDIRILMASINA, 2/Dosyanın, yukarıda gösterilen biçimde inceleme ve değerlendirme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından peşin olarak yatırıldığı anlaşılan istinaf karar ve ilam harcının talep halinde kendisine İADESİNE, 4/Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine YER OLMADIĞINA, 5/İstinaf yasa yoluna başvuran davacı tarafından istinaf aşamasında yapılan giderlerin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 08/06/2023