Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/1513 E. 2023/1550 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1513
KARAR NO: 2023/1550
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/11/2019
NUMARASI: 2018/101 Esas – 2019/1158 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/10/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 22/07/2017 tarihinde, davalı şirkete ZMMS poliçesi ile sigortalı … adına kayıtlı … plakalı aracın, müvekkilinin maliki olduğu … nolu araca çarpmak suretiyle hasarına sebebiyet verdiğini, kazanın oluşumunda davalı taraf sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunu, yapılan ekspertiz çalışması sonucu tamir bedelinin 25.217,74 Tl olarak tespit edildiğini, ayrıca araçta değer kaybı oluştuğunu belirterek, değer kaybı ve hasar bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edebilecekleri miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra 6100 sayılı HMK’nın 107 maddesi uyarınca iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmadan alacak miktarının belirlenecek miktar kadar arttırmak üzere, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 250,00-TL hasar bedeli ve 250,00-TL değer kaybı bedeli olmak üzere 500,00-TL tazminatın poliçe limitleri dahilinde davalı şirketin temerrüt tarihi olan 18/11/2017 tari hinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekili 18/07/2019 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini arttırarak; toplam 17.750,00-TL hasar bedeli ile 859,95-TL değer kaybı bedelinin davalının temerrüt tarihi olan 18/11/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … plakalı aracın ZMMS poliçesi gereğince müvekkili şirkete sigortalı olduğunu, poliçe teminat limitinin 33.000,00 TL olduğunu, davacının tazminat talebiyle yaptığı başvurunun Sigorta Tahkim Komisyonunca; sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğunun tespit edilmesi nedeniyle reddedildiğini, ayrıca değer kaybına ilişkin tazminat talebinde bulunulan aracın dava konusu kazadan önce geçmiş tarihlerde trafik kazasına karıştığını, bu nedenle değer kaybı zararının oluşmayacağını belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; “davacının aracının dava konusu trafik kazasında maddi hasara uğraması nedeniyle 17.750,00 TL onarım bedeli ve 859,95 TL değer kaybı zararının doğduğu, zarara sebebiyet veren … plakalı araç sürücüsünün kazanın oluşumunda % 100 oranında kusurlu olduğu, trafik sigortacısı durumundaki davalı sigorta şirketinin poliçe kapsamında ve limiti dahilinde bu zararın tamamını tazmin yükümlüğünde olduğu” gerekçesi ile; Davanın kabulüne, davacının maliki olduğu … plakalı aracın 22/07/2017 tarihinde davalı sigorta şirketince ZMMS poliçesi gereğince teminat altına alınan … plakalı aracın çarpması sonucu hasara uğraması nedeniyle takdir ve tespit olunan onarım bedeline ilişkin 17.750,00 TL ile değer kaybına ilişkin 859,95 TLmaddi tazminatın davalı sigorta şirketinden tahsil edilerek davacıya ödenmesine,Hüküm altına alınan tazminat tutarına temerrüt/dava tarihi olan 25/12/2017 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Davalı vekilinin istinaf başvuru sebepleri; Hükme esas alınan raporun, denetime elverişsiz ve eksik inceleme ile oluşturulduğu, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları gereği davacının kazadan kaynaklanan kusur oranının genel şartlara uygun olarak tespiti bakımından dosyanın ATK’ya gönderilmesi gerektiği, bilirkişinin değer kaybı tazminatı hesaplaması için kullandığı yöntemin hukuka uygun olmadığı, Trafik Sigortası Genel Şartları’nın Ek1inde yer alan hesaplama yönteminin değer kayıplarına ilişkin tazminat hesaplamalarında kullanılması gerekirken, bilirkişinin Yargıtay İçtihatları’na dayanarak yaptığı hesaplamanın hükme esas alınmasının hatalı olduğu, sigortalı aracın resmi evrak niteliğindeki tespit tutanağına göre kusursuz olduğu, kusur oranına itiraz olmasına rağmen mahkeme tarafından herhangi bir inceleme yapılmadan karar verilmesinin hukuka aykırılık teşkil ettiği, hususlarına ilişkindir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı ve değer kaybı tazminatı istemine ilişkindir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere göre, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesiyle çıkarılan sonuç ve oluşturulan hükümde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, mahkemece alınan 13.06.2019 tarihli bilirkişi raporunda; kazanın oluşumunda taraf kusur durum ve oranlarının ne olduğuna ilişkin belirleme ve değerlendirmelerin dosyaya, oluşa uygun ve kazaya karışan araç sürücülerinin kendi aralarında düzenledikleri kaza tespit tutanağındaki tespitlerle de örtüşmesi karşısında mahkemece kazanın meydana gelmesinde davalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğuna ilişkin kabul şeklinde bir yanılgı bulunmamasına, araçtaki değer kaybının, aracın markası, modeli, kilo metresi, hasar gören parçaları, daha önce kaza geçirip geçirmediği hususları nazara alınarak, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına uygun şekilde belirlenmesinin doğru olmasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK ‘nın 353/1-b/1.maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca,1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına yönelik olarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1.maddesi hükmü gereğince esastan reddine,2/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 1.271,24-TL harçtan peşin yatırılan 317,81-TL harcın düşümü ile bakiye 953,43-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından istinaf aşamasında yapılan yargılama giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a madde hükmü gereğince miktar itibariyle kesin olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.06/10/2023