Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/1233 E. 2022/1987 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1233
KARAR NO: 2022/1987
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 03/12/2019
NUMARASI: 2018/360 Esas – 2019/1143 Karar
DAVANIN KONUSU: Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 29/12/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 24/04/2018 tarihli dava dilekçesinde özetle;08/08/2017 tarihinde müvekkilinin yolcu olarak bulunduğu dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı motosiklete dava dışı … sevk ve idaresindeki davalı … Sigorta A.Ş’ye ZMMS ploliçesi ile sigortalı … plakalı aracın çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, tutulan kaza tespit tutanağına göre kazanın oluşumunda her iki aracın sürücüsünün kusurlu olduğunun tespit edildiğini, motosikletin sigortasının bulunmadığından …nın muhatabap olarak davalı pozisyonda davanın açıldığını belirterek, fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 100,00 TL geçici işgöremezlik ve 100,00 TL sürekli iş göremezlik tazminatın davalıların temerrüde düştüğü tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.Davacı vekili 13/09/2019 tarihli bedel arttırım dilekçesi ile, müvekkilinin sürekli iş görmezlik zararları için talebini 61.782,21-TL’ye, geçici iş görmezlik zararları için 13.479,23-TL’ye, toplamda dava değerini 75.261,44-TL’ye çıkartarak eksik harcı yatırmıştır. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle müvekkili kuruma başvuru yapılmasının gerektiğini, davacının müvekkiline başvuru yapmadan dava açtığını, bu sebeple dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesinin gerektiğini, kazanın … plakalı aracın sürücüsüne ve işletenine ihbar olunmasını, başvuru yapmadan açılan dava sebebiyle faize hükmedilmemesini, hatır taşımacılığı yapıldığından indirim uygulanmasını belirterek, öncelikle haksız ve mesnetsiz açılan davanın dava şartı eksikliğinden reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Sigorta A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; Kazaya karışan … plakalı aracın müvekkili tarafından sigortalandığını, davacı yanın müvekkili şirkete başvuru yapmadan davasını açtığını, bu sebeple temerrüte düşmediğini ve faiz uygulanamayacağını, kask takmayan davacının meydana gelen maluliyetin çok çıkmasına sebebiyet verdiğini, bu durumun yapılacak hesaplamalarda dikkate alınmasının gerektiğini belirterek, davanın usul yönünden reddini, poliçe yönünden aşan tutarların reddine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda;”Davalı … Sigorta A.Ş. yönünden ZMMS poliçesi ile teminat altında olan … plakalı araç sürücüsünün, davaya konu trafik kazasında %80 kusurlu olduğunun kabulüne göre, davacının toplam maddi zararı 75.261.44 TL’nin % 80 lik kısmından yani 60.209.15 TL sinden, işbu davalının, davacının sigorta şirketine 02/02/2018 tebliğ tarihli dilekçe ile başvuru tarihini takip eden 8 işgünü bitim tarihi 15/02/2018 tarihinden itibaren isleyecek yasal faizi ile birlikte sorumlu olacağı anlaşılmıştır.Davalı … yönünden; ZMMS poliçesi bulunmayan … plakalı motosiklet sürücüsünün davaya konu trafik kazasında %.20 kusurlu olduğunun kabulüne göre, davacının toplam maddi zararı 75.261.44 TL’nin % 20 lik kısmından yani 15.052,29 TL sinden, işbu davalının davacının …’na 05/04/2018 tebliğ tarihli dilekçe ile başvuru tarihini takip eden 8 işgünü bitim tarihi 17/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi İle birlikte sorumlu olacağı kanaatine varılmıştır.Davacının malul kalmasına neden olan arızasının sol kalça ekleminde olduğu, bu nedenle kazada emniyet tedbiri/ kask kullanıp kullanmadığının maluliyetine neden olabilecek bir kusur olamayacağı, hastane raporlarına göre yaralandığı bölgeleri de dikkate alınarak ve ayrıca iddia eden davalı tarafça ispatlanamamış olması dolayısıyla müterafik kusur indirimi uygulanmasına yer olmadığına, davacı vekilinin 28/09/2019 tarihli dilekçesindeki açıklamaları ve ayrıca iddia eden davalı tarafça ispatlanamamış olması dolayısıyla hatır taşıması indirimi uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiştir.” gerekçesi ile; 1-Davanın kabulü ile 13.479,23 TL geçici iş göremezlik, 61.782,21 TL daimi malüliyet olmak üzere toplam 75.261,44 TL tazminatın (davalı …’nın %20 kusur oranına göre 15.052,29 TL sinden sorumlu olmak üzere) davalı … yönünden 17/04/2018 tarihinden itibaren, davalı … Sigorta yönünden 15/02/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,2-Davacının hastane raporlarına göre yaralandığı bölgeleri de dikkate alınarak ve ayrıca iddia eden davalı tarafça ispatlanamamış olması dolayısıyla müterafik kusur indirimi uygulanmasına yer olmadığına, 3-Davacı vekilinin 28/09/2019 tarihli dilekçesindeki açıklamaları ve ayrıca iddia eden davalı tarafça ispatlanamamış olması dolayısıyla hatır taşıması indirimi uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş, verilen karar davalı … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş vekili tarafından istinaf edilmiştir. Davalı … vekilinin istinaf başvuru sebepleri; yargılama öncesi …’na usulüne uygun yapılan bir başvurunun söz konusu olmadığı, davacı yargılama öncesi trafik kazasına bağlı maluliyet tazminatı adına müvekkili kuruma başvururken, maluliyet raporunu iletmediği, bu nedenle geçerli bir başvurudan söz edilemeyeceği, başvuru şartı yerine getirilmeksizin açılan davanın başvuru şartı eksikliği nedeniyle usulden reddi gerekirken, esasa geçilerek karar verilmesinin hatalı olduğu, geçici iş göremezlik Kaybından doğan zararın müvekkili …’nın sorumluluğunun bulunmadığı, müterafik kusur indirimi”ne gidilmeksizin hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğu, müvekkili … aleyhine faiz başlangıç tarihini hatalı tespit edildiği, sigorta kuruluşunun temerrüt tarihi ancak dava tarihi olabileceği, söz konusu bu husus uyarınca huzurdaki yargılamada … aleyhine dava tarihinden itibaren faiz işletilebilecek iken 17.04.2018 tarihinden ifibaren faiz işletilmesinin usul ve yasaya açıkça aykırı olduğu hususlarına ilişkindir. Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvuru sebepleri; maluliyet oranın kanuna ve yönetmeliğe riayet edilerek tespit edilmediği gibi mahkeme tarafından maluliyet oranına ilişkin raporun yargılama aşamasında HMK.nun 27. madde ve ilgili diğer maddelere aykırı olarak taraflarına tebliği edilmediği, bilirkişi incelemesine esas alınan mezkur raporda kazazedenin %8 oranında malul olduğu belirtilmiş, davacı yan tarafından alınan 03.04.2019 tarihli maluliyet raporu 20.02.2019 tarihli Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik’ten sonra tanzim edildiğinden ve 30/3/2013 tarihli 28603 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik mülga olduğundan, mülga olan yönetmeliğe göre de tanzim edilen raporun hükme dayanak teşkil etmeye elverişli olmadığı, geçici iş göremezlik Kaybından doğan zararın müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığı, ayrıca davacı dava konusu kazada yolcu konumunda olup araçta hatır için taşındığı ortada olduğundan hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken yapılmamasının hatalı olduğu, başvuru şartı yerine getirilmeksizin açılan davanın başvuru şartı eksikliği nedeniyle usulden reddi gerekirken, esasa geçilerek karar verilmesinin hatalı olduğu, müterafik kusur indiriminin yapılması gerektiği hususlarına ilişkindir. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazasından kaynaklanan geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.08/08/2017 tarihinde davacının yolcu olarak bulunduğu dava dışı …’un sevk ve idaresindeki sigortası bulunmayan … plakalı motosiklete dava dışı … sevk ve idaresindeki davalı … Sigorta A.Ş’ye ZMMS ploliçesi ile sigortalı … plakalı aracın çarpması sonucu davacının Hacettepe Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının 03/04/2019 tarihli raporunda tespit edildiği üzere bedensel özürlülük oranı %8, bakıcı ihtiyaç süresi 3 ay ve iyileşme süresi kaza tarihinden itibaren 9 aya uzayabilecek şekilde yaralandığı, davacının kusurlu oldukları iddiasıyla yolcu olarak bulunduğu aracın sigortası olmadığından … ve davalı araç sigortacısından geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istemiyle eldeki davayı açmıştır.1-KTK’nın 97.madde hükmü uyarınca, dava şartı haline getirilen husus dava açılmadan önce sigorta şirketine yazılı başvuruda bulunulması gereğidir. Anılan maddede, başvurunun yazılı olması dışında herhangi bir şart belirtilmediği gibi, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartlarının C.7.maddesinde 02/08/2016 tarihinde yapılan “Zarar görenin zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigortacıya yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigortacının başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması halinde, hak sahibi sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinde, kazanın meydana geldiği yer mahkemesinde ya da zarar görenin ikametgahının bulunduğu mahkemede dava açılabileceği gibi uyuşmazlığın çözümü için Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulabilir.” şeklindeki değişiklikte de başvurunun geçerli sayılabilmesi için yazılı olması koşulu dışında herhangi bir ekleme yapılmadığı açıktır.Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartlarının B.2.maddesinin 3.paragrafında yapılan ve 02/08/2016 tarihinden itibaren geçerli olan değişiklik ise, yani tazminat ödemelerinde istenilecek belgelerin hangi belgeler olduğuna ilişkin değişiklik ise; esasen KTK’nın 99.maddesi hükmüne bağlı olarak getirilmiş bir düzenleme niteliğinde olup, dava şartı koşulu bakımından getirilmiş bir düzenleme niteliğinde bulunmadığından, görülmekte olan dava bakımından dava şartı koşulunun gerçekleşmiş bulunduğu sabittir.2-Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ile bir talepte bulunulması halinde zararın kapsamının belirlenmesi açısından malûliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi esaslı unsurdur. Bu belirlemenin ise; Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlardan, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarih 11/10/2008 tarihinde önce ise Sosyal Sigortalar Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında ise Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013 tarihinden sonra ise Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliği hükümleri dikkate alınarak düzenlenmiş raporla yapılmış olması gerekir.Somut uyuşmazlıkta, kaza tarihinin 08/08/2017 olduğu, buna göre davacının maluliyeti bulunup bulunmadığının ve oranının kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine göre yapıldığı, mahkemece yürürlükte bulunan Yönetmelik hükümlerine göre yapılan maluliyet tespitine ilişkin raporun dikkate alınarak hüküm kurulması doğru bulunmuştur.3-Her ne kadar yapılan yargılama sırasında davalı tarafça, kaza anında davacının kas takmaması ve diğer korucu ekipmanları kullanmaması nedeniyle müterafik kusurlu sayılması gerektiği ve olayda hatır taşıması bulunması nedeniyle belirlenecek tazminatlardan müterafik kusur ve hatır taşıması indirimi yapılması suretiyle hüküm tesis edilmesi istenilmiş ise de, davacının yaralanmasının niteliği (sol kalça kırığı) dikkate alındığında kaza anında kask takıp takmadığının bir öneminin bulunmaması ve diğer koruyucu ekipmanların kullanılması bakımından da yasal herhangi bir zorunluluk olmaması nedeniyle, müterafik kusur indirimi yapılmaksızın karar verilmiş olmasında bir yanılgı mevcut olmadığı, ayrıca somut olayda taşımanın bir bedel karşılığında olmadığı ve taşımanın davacı yararına yapıldığı hususu davalı tarafça usulüne uygun şekilde kanıtlanamadığı, iddianın soyut nitelikte olduğunun anlaşılmasına göre, mahkemece hatır taşıması indirimi yapılmaksızın karar verilmiş olmasında da isabetsizlik bulunmadığından, davalılar … vekili ile davalı … Sigorta vekilinin müterafik kusur ve hatır taşınması indirimi gerektiğine ilişkin istinaf başvurusunun yerinde olmadığı, reddi gerektiği sonucuna varılmıştır. Toplanan delillerin ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi ile birlikte istinaf başvuru nedenleri de göz önüne alınmak suretiyle incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, geçici iş göremezlik dönem zararının niteliği itibariyle bedensel zararın bir türü olması karşısında, bu yöndeki talebin ZMM sigortası teminatı kapsamı dışında kaldığından söz edilemeyeceğinin açık olması nedeniyle, davalılar … ve … Sigorta A.Ş’nin n sorumluluğu yoluna gidilmiş olmasında bir yanılgı bulunmamasına, ayrıca hükme esas alınan aktuer bilirkişi raporundaki hesap şekli ve yönteminin o tarihteki yargısal uygulamalara uygun olmasına, davacının kazadaki yaralanmasından kaynaklanan sürekli maluliyet oranının kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği hükümlerine göre yapılması nedeniyle ilk derece mahkemesi tarafından bu raporun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik tespit edilememesine, davacının …na ve … Sigorta A.Ş’ye tazminat ile ilgili başvurusu bulunduğundan, faiz başlangıç tarihinin temerrüt tarihi olarak belirlenmesinde bir hata bulunmamasına, 20/05/2019 tarihinde maluliyet raporunun davalı … Sigorta A.Ş vekiline tebliğ edilmiş olmasına göre, davalı … vekili ile davalı … Sigorta A.Ş vekilinin istinaf başvurularının HMK.nun 353/1-b/1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddi gerektiği kanaatine varılmıştır.
K A R AR/ Gerekçe uyarınca, 1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı … Sigorta A.Ş vekili ile davalı … vekilinin istinaf başvurularının HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca ayrı ayrı esastan reddine, 2/İstinaf eden davalı …ndan alınması gereken 1.028,22-TL harç peşin olarak yatırıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına, -İstinaf eden davalı … Sigorta A.Ş’den alınması gereken 4.112,89-TL harçtan peşin yatırılan 1.285,27-TL harcın düşümü ile 2.827,62-TL istinaf ilam harcının istinaf eden bu davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalılar tarafından yapılan giderlerin kendi üzerilerinde bırakılmasına, HMK’nın 353/1-b/1.maddesi hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 29/12/2022