Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/1145 E. 2023/1735 K. 26.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F M A H K E M E S İ K A R A R I
DOSYA NO: 2020/1145
KARAR NO: 2023/1735
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 30/01/2020
NUMARASI: 2018/182 Esas – 2020/111 Karar
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 26/10/2023
Yukarıda bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf edenin sıfatına, istinaf nedenlerine ve kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan inceleme ve değerlendirme neticesinde;
K A R A R Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 13/10/2017 tarihinde, davalının ZMM sigortacısı olduğu … plakalı aracın, müvekkili şirkete temlik eden … Tic. Ltd. Şti’ye ait … plaka nolu araca çarparak hasarlanmasına neden olduğunu, davalıya sigortalı araç sürücüsünün %100 kusurlu olduğunu, davalının hasarın tamamından sorumlu olduğunu, kaza akabinde ekpertsiz incelemesi yaptırıldığını, KDV dahil 14.741,24 TL hasar bedeli tespit edildiğini, kaza nedeniyle araçta değer kaybı oluştuğunu, 250,00-TL ekspertiz ücreti ödendiğini, davalı sigorta şirketine başvurulduğunu, ancak ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 3.500,00 TL hasar bedeli ile 250,00 TL değer kaybı bedeli ve 250,00 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 18/11/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş;13/01/2020 tarihli dilekçesi ile, hasar tazminatı talebini 14.700-TL olarak ıslah etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; poliçede teminat limitinin araç başına 33.000,00 TL olduğunu, öncelikle davacı tarafın aracında meydana gelen değer kaybı miktarının tespiti için trafik sigortası genel şartlarında yer alan hesaplama yöntemlerinin esas alınması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; ”… olayın meydana gelmesinde davalıya sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, davalının zararı karşılamak zorunda olduğu, hasar bedelinin ek raporda hesaplandığı, yapılan hesaplamanın denetlenebilir ve hüküm kurmaya elverişli olduğu, davacının, davalı sigorta şirketinden talep edebileceği hasar tazminatının 14.700,00 TL olduğu, aracın raporda tespit edildiği üzere daha önce defalarca kaza yaptığı ve bu kazalar sonucu aracın değer kaybına uğramayacağı anlaşılığından değer kaybına yönelik talebin reddine karar vermek gerektiği,davacının ıslah ile hasar bedeline ilişkin talebini artırdığı, bu bedelinde ıslah ile artırılan miktar üzerinden kabulünün gerektiği, davacı taraf hasar bedeli ve değer kaybı yanı sıra ekspertiz ücreti de talep etmiş olup, ekspertiz ücreti yargılama gideri olarak talep edilebileceğinden 250,00-TL ekpertiz ücretinin yargılama giderleri kısmında değerlendirmeye alındığı ”gerekçesiyle, Davanın KISMEN KABULÜNE, 14.700,00 TL hasar bedelinin temerrüt tarihi olan 18/11/2017 tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Değer kaybı talebinin reddine, karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.İstinaf nedenleri: davalı vekili, müvekkili şirket tarafından atanan ekspere araç fiziken gösterilmediğinden hasar dosyasının sonuçlandırılamadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini, davacının taleplerinin fahiş olduğunu, davacının sunduğu ekspertiz raporunu kabul etmediklerini, müvekkili şirketin ekspertiz ücretinden sorumlu olmadığını, müvekkili şirketin sadece anlaşmalı servislerde yapılan onarım, tedarik ve işçilik bedellerinden sorumlu olabileceğini, araç geçmişte de kazalı olduğundan orjinal parçalarla onarılamayacağını, orjinal parçaların hasar bedeli tespitinde esas alınmasının hatalı olduğunu, hesabın trafik sigortası genel şartlarına göre yapılması gerektiğini, başvuru tarihinden itibaren faiz işletilmesinin de hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını istemiştir. Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasarı ve değer kaybı istemine ilişkindir.Dosyadaki belgelere, kararın dayandığı delillerle, usul ve yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle; sigortalının aracı davalının anlaşmalı servisinde tamir ettirmek yada davalının belirlediği ekspere inceletme zorunluluğunun bulunmamasına; 03.12.2019 tarihli bilirkişi raporunda toplam hasar tutarı, dosya kapsamında bulunan 20.10.2017 tarihli ekspertiz raporu, aracın hasar gören parçaları, aracın fotoğrafları irdelenerek belirlenmiş olup, hesaplanan tutarın araçta kaza nedeniyle meydana gelen hasar ile uyumlu olmasına, bilirkişi raporu yeterli olup hükme esas alınmasında bir isabetsizlik bulunmamasına, davacı tarafça yapılan ekspertiz ücretine ilişkin masraftan davalı sorumlu olup, ekspertiz ücretinin yargılama gideri olarak davalıya yükletilmesinde herhangi bir yanılgı bulunmamasına ve davacı tarafça davadan önce 08.11.2017 tarihinde davalıya başvurulmuş olup davalı 8 iş günü sonunda temerrüde düştüğünden davalının temerrüt tarihi olan 18.11.2017 tarihinden itibaren işleyecek faizden sorumlu tutulmasında da bir hata bulunmamasına göre; davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353-1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği kanaatiyle;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ/ Gerekçe uyarınca, 1/Karar başlığında bilgileri yazılı bulunan ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca esastan reddine, 2/İstinaf eden davalıdan alınması gereken 1.004,16-TL harçtan peşin yatırılan toplam 251,04-TL harcın düşümü ile bakiye 753,12-TL istinaf ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3/İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4/İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince, kesin olarak oy birliğiyle karar verildi. 26/10/2023