Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2020/1144 E. 2022/154 K. 10.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1144
KARAR NO: 2022/154
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2019
NUMARASI: 2015/612 ESAS 2019/1212 KARAR
DAVANIN KONUSU: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 10/02/2022
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan ön inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili 08/06/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; 26/07/2014 tarihinde sürücü …’in; sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile trafiğe kapalı yolda …’ya çarparak yaralanmasına sebep olduğunu, davalının zarar veren aracın sigortacısı olması nedeniyle zarardan sorumlu olduğunu beyanla, müvekkillerin zararının değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu kazanın karayolunda değil trafiğe kapalı yolda meydana geldiğini, zararın trafik sigortası kapsamına girebilmesi için zararın karayolunda meydana gelmesi gerektiğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda; -davanın kabulü ile;-1.520,06 TL geçici iş göremezlik tazminatı ile 99.428,32 TL daimi iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 100.948,38 TL tazminatın temerrüt tarihi olan 21.05.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı yandan alınarak davacı yana verilmesine karar verilmiş, verilen karara karşı yasal süresi içerisinde davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.Davalı vekilinin istinaf sebepleri;Dava konusu kazanın karayolunda değil trafiğe kapalı yolda meydana geldiği, bu nedenle zararın sigorta kapsamında olmadığı, mahkemece bu durumun göz ardı edilerek davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu, dosya kapsamından hükme esas kusur raporunun çelişkili olduğu, dava dilekçesinde davacı tarafın daimi iş gözemezlik tazminatı talep ettiği, bilirkişi raporunda ek olarak geçici iş göremezlik tazminatının da hesaplandığı ve yerel mahkemece de davacı lehine taleple bağlılık ilkesine aykırı olarak geçici iş göremezlik tazminatına hükmedilmesinin usul ve yasaya açıkça aykırı olduğu, hükme esas bilirkişi raporunda tazminat hesaplamasının … hesaplama yöntemine göre yapıldığı, yeni genel şartlar kapsamında hesaplamanın … hesaplama yöntemine göre yapılması gerektiği, bu yönleriyle de bilirkişi raporunun eksik inceleme sonucunda düzenlendiği ve hükme esas alınmasının hatalı olduğu, hususlarına ilişkindir. İstinaf edenin sıfatı ve istinaf sebepleri ile kamu düzenine ilişkin olup resen gözetilmesi gereken hususlara hasren yapılan incelemede; Dava, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. 26/07/2014 tarihinde sürücü …’in sevk ve idaresindeki … plakalı aracı ile davacıya çarpması neticesinde davalının yaralandığı, müteakip tazminat istemiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır. Kaza tarihi 26/07/2014 tarihi olup 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarından ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu 90. ve 92. maddesinde yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 26/04/2016 tarihinden öncedir. Her ne kadar Yargıtay uygulamaları gereğince artık TRH2010 yaşam tablosunun 1,8 faiz uygulanmaksızın esas alınması ve hesap/tespitin buna göre yapılması gerekli ve zorunlu ise de, somut olayda PMF1931 Yaşam Tablosu dikkâte alınarak bilirkişi tarafından yapılan hesap, (-TRH 2010 Yaşam Tablosuna göre davacının bakiye yaşam süresinin 50 yıl olacağı ve bu suretle hükme esas alınan hesaplamaya nazaran istinaf edenin aleyhine sonuç doğuracağı gözetildiğinde-) davalı lehine olduğundan, davalı vekilinin bu yöne ilişkin istinaf talebi yerinde bulunmamıştır.Kusur bilirkişisinin raporunda; trafik polisinin olay yerinde yaptığı incelemeye dayalı tutanakta kaza mahalli olan yolun trafiğe kapalı olduğu ile ilgili bir ibare bulunmadığı, buna göre tarafların meydana gelen kazada % 50 oranında kusurlu olduklarının belirtildiği, kazanın meydana geldiği caddenin trafiğe kapalı olup olmadığı hususunda yazılan müzekkereye verilen cevap ve İl Trafik Komisyon Kararının gelmesi üzerine alınan ek raporda kusur oranındaki değişmenin çelişki olarak değerlendirilemeyeceği sonucuna varıldığından, davalı vekilinin kusur raporunun çelişkili olduğuna dair itirazı yerinde bulunmamıştır. Sonuç olarak; toplanan delillerin ilk derece mahkemesinin kararı ve gerekçesi ile birlikte (istinaf nedenleri de gözetilerek) incelenmesi ve değerlendirilmesi neticesinde; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, uzman bilirkişiden alınan ek raporda belirtilen kusur oranının ve bu kusur oranına göre maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında da bir isabetsizlik bulunmamasına, dava dilekçesinde maddi tazminat (iş gücü kaybı) isteminde bulunulmasına, isteminin geçici iş görmezlik tazminatını da içermesine, kaldı ki geçici iş gücü kaybı tazminatından vazgeçildiğine dair bir beyanın bulunmaması nedeniyle ilk derece mahkemesince geçici iş görmezlik tazminatına hükmedilmesinde bir hata bulunmamasına göre, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM/ Gerekçe uyarınca;1-)Usul ve yasaya uygun olan İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 24/12/2019 tarih 2015/612 E. – 2019/1212 K. sayılı kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesi hükmü uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-)İstinaf eden davalıdan alınması gereken 6.895,78-TL harçtan peşin yatırılan 1.723,94-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 5.171,84-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, 3-)İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-)Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına,HMK’nun 353/1-b/1 madde hükmü uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK’nun 362/1-a madde gereğince, miktar itibariyle kesin olarak oy birliğiyle karar verildi.10/02/2022