Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/825 E. 2021/578 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/825
KARAR NO : 2021/578
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/07/2018
NUMARASI: 2016/398 E. – 2018/617 K.
DAVA TÜRÜ: Trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ : 25/03/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava açan dilekçesinde özetle; 09/08/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazasında müvekkillerinin desteği yaya … vefat ettiğini beyanla, müteveffa’nın annesi … için 500 TL, kızı … için 500 TL olmak üzere toplam 1000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiş, müteakip 30/03/2018 tarihli dilekçesiyle davadaki talebini 153.358,93 TL daha artırarak toplam 154.358,93 TL’ye yükseltmiştir.Davalı vekili cevaplarında özetle; davacı tarafın taleplerinin zamanaşımına uğradığını, kendilerine husumetin yöneltilemeyeceğini, müvekkilinin sorumluluğunun sigortalı aracın kusuruna isabet eden oranda ve poliçe limitleriyle sınırlı olduğunu beyanla, açılan davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini, talep ve beyan etmiştir.Açılmış olan dava üzerine ilk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama neticesinde; meydana gelen kaza da desteğin kusurunun bulunmadığı, sigortalı araç sürücüsünün kusurlu olduğu kanaatiyle toplanan deliller ve aktüer bilirkişi raporu dayanak tutulmak suretiyle davanın kabulüne, … yönünden 24.555,48 TL, … yönünden 129.803,45 TL tazminatın dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle davalıdan tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmiş, karara karşı davalı … şirketi vekili tarafından süresi içinde istinaf başvurusunda bulunulmuştur. Davalı vekilinin istinaf nedenleri: Yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan 14.02.2018 tarihli bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaların Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına ve hukuka aykırı olduğuna ve itirazlarının dikkate alınmamış olmasının da hukuki dinlenilme hakkına aykırı olduğuna yöneliktir. İstinaf edenin sıfat ve istinaf neden ve kapsamıyla sınırlı olarak yapılan incelemede:Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma maddi tazminatı talebine ilişkindir. Davaya konu kazanın, davalı … şirketine ZMMS ile sigortalı bulunan ve dava dışı sürücü … tarafından sevk ve idare edilen … plakalı aracın 09/08/2015 tarihinde yaya olan davacıların desteği … çarpması ile oluştuğu; kazada davalıya sigortalı araç sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğu ve kaza sonucunda davacıların desteğinin hayatını kaybettiği anlaşılmaktadır.1-)Mahkemece hükme esas alınan aktüarya bilirkişi raporunda davacı …’un kazada ölen … kızı olduğu, boşanmış ve bir çocuklu olduğu ve ölen annesinin desteğiyle hayatını sürdürdüğü belirtilerek PMF 1931 tablosuna göre muhtemel destek süresi hesabı ile evlenme şansı da dikkate alınarak destekten yoksunluk tazminatı hesabı yapıldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, ayrıntıları Yargıtay 17. HD’sinin 14/01/2021 gün ve 2020/2598 E-2021/34 K. sayılı kararında belirtildiği üzere, ülke çapında uygulama birliği açısından tazminat hesaplarında bakiye ömrün belirlenmesinde TRH 2010 tablosunun esas alınmasının güncellenen ülke gerçeklerine daha uygun olacağına karar verilmiştir. Bu durumda, az yukarıda belirtilen Yargıtay kararı da gözetildiğinde, davacının ve desteğin muhtemel bakiye yaşam süresinin PMF 1931 tablosuna göre mi, yoksa TRH 2010 yaşam tablosuna göre mi belirlenmesi gerektiği üzerinde durulması, eğer TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesaplama yapılması gerektiği mahkemece kabul edilir ise istinaf edenin sıfatına göre, davacı tarafından kararı istinaf edilmediği de dikkate alınarak ve kazanılmış haklar gözetilerek (tazminata esas alınan gelir, esas alınan asgari ücret yılı, işlemiş/işleyecek dönem tarihleri gibi) ve gerekçesi de denetime elverişli şekilde açıklanarak karar verilmesi gerekli görülmüştür.2-)Davacı …’un mevcut nufus kayıtlarında 09/08/2015 kaza tarihinde evli olup, kazadan sonra 11/11/2015 tarihinde boşandığı kayıtlıdır. Bu durumda davacı …’un destekten yoksunluk tazminatı talep edebilmesi için destekten yoksunluk tazminatına ilişkin yasal karinelerinden yararlanması mümkün olmadığından, ölen annesinin kaza tarihinden önce kendisine fiilen destek olduğunu ispatlaması gereklidir. Davacı vekili delil listesinde tanık deliline de dayanmış ise de tanıklarının ad ve adresleri ile hangi hususlarda dinleteceği sorulmadığı gibi, tanıkları da dinlenmemiş olduğundan mahkemece verilen hüküm eksik incelemeye dayalı olup, bu durumda HMK m.353/1-a/6 ‘da belertilen eksiklik söz konusudur.Hal böyle olunca davalı vekilinin istinaf itirazının kabulü ile ilk derece mahkemesinin istinafa konu edilen kararının HMK m.353/1-a/6 uyarınca kaldırılmasına, kaldırma gerekçesine göre işlem ve değerlendirme yapılması için dava dosyasının mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun yukarıda açıklanan nedenlerle KABULÜ ile, İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 10/07/2018 tarih ve 2016/398 E. – 2018/617 K.sayılı kararının HMK.m.353/1-a/6 hükmü uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın belirtilen şekilde işlem ve yargılama yapılarak yeniden bir hüküm kurulmak üzere mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,3-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yatırılan istinaf karar ve ilam harcının istek halinde kendisine İADESİNE,4-Dosya üzerinde inceleme yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,5-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan diğer istinaf yargılama giderlerinin ise ilk derece mahkemesince yapılacak yargılama sonucunda verilecek hükümde dikkate alınmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda ve HMK.m. 353/1-a hükmü uyarınca kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 25/03/2021