Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/729 E. 2021/828 K. 20.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO : 2019/729
KARAR NO : 2021/828
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 02/10/2018
NUMARASI: 2018/72 E. – 2018/864 K.
DAVA: Trafik Kazasından Kaynaklanan Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/05/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; vekil edeni …’un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı motosiklet ile dava dışı …’in sürücüsü bulunduğu … plaka sayılı aracın 09/08/2016 tarihinde çarpışmaları neticesinde meydana gelen trafik kazasında vekil edeninin ağır bir biçimde yaralandığını, kazanın oluşumunda … plaka sayılı araç sürücüsünün kusurlu olduğunu, ancak söz konusu aracın ZMM sigortası bulunmadığını, bu durumda oluşan zararın davalı … tarafından karşılanması gerektiğini, …na yapılan başvurudan ise sonuç alınamadığını ileri sürerek, fazlaya ilişen haklar saklı kalmak kaydıyla davacının uğradığı sürekli iş göremezlik zararına karşılık olarak 100,00-TL, geçici iş göremezlik zararına karşılık olarak 100,00-TL ve Hacettepe üniversitesinden temin edilen rapor için ödemek zorunda kalınan 1.200,00-TL rapor ücreti olmak üzere toplam 1.400,00-TL maddi tazminatın davalı … Hesabından temerrüt tarihinden işletilecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiş, 27/07/2017 günlü bedel arttırım dilekçesi ile de geçici iş göremezlik zararına ilişkin istek miktarını 2.090,57-TL, kalıcı iş göremezlik zararına karşılık istek miktarını da 21.271,93-TL’ye çıkarttıklarını açıklamıştır.Davalı … vekili cevabında özetle; görülmekte olan dava açılmadan önce usulüne uygun şekilde bir başvuru bulunmadığından davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesini istediklerini, vekil edeni kurumun sorumluluğu yoluna gidilecek olur ise de maluliyetin varlığı ve oranı ile oluşan zarar kapsamının 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMM Sigortası Genel Şartlarındaki düzenlemelere göre belirlenmesi gerektiğini, kaldı ki geçici iş göremezlik zararına ilişkin talepler bakımından …nın sorumluluğu yoluna gidilemeyeceğini, ayrıca kaza anında kask ve koruyucu ekipman kullanmayan davacının müterafik kusur durumunun da gözetilmesi gerektiğini beyan ederek davaya karşı koymuştur.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı gözetilerek; davacının yaralanması ile sonuçlanan trafik kazasının oluşumunda, davacı araç sürücüsünün %75 oranında, trafik sigortası bulunmayan … plaka sayılı motosiklet sürücüsü … ise %25 oranında kusurlu olduğu, davacının kaza neticesinde %13,1 oranında beden gücü kaybına uğradığı, iyileşme süresi 6 ay olduğu benimsenmek suretiyle hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporu doğrultusunda;”Davanın KABULÜ ile, 2.090,57-TL geçici iş göremezlik tazminatı ve 21.181,36-TL sürekli iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 23.271,93-TL tazminatın 22/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine, ” karar verilmiştir.Karara karşı davalı … tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. İstinaf nedenleri ; ZMM Sigortası Genel Şartlarında belirtilen ve başvuru sırasında ibrazı gereken belgeler tamamlanmadan yapılan başvuru, usulüne uygun bir başvuru olmadığından davanın bu nedenle reddi gerektiği, ayrıca kabule göre de, mahkemenin hükme esas aldığı maluliyete ilişkin raporun Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca düzenlenmemiş olması nedeniyle geçersiz nitelikte bulunduğu, geçici iş göremezlik zararının 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren ZMM Genel Şartları uyarınca teminat dışı olduğu ve SGK’nun sorumluluğuna geçtiği konusunun da göz ardı edildiği , zarar hesaplamalarında TRH 2010 Yaşam Tablosunun esas alınmamış olmasının da usulsüz bulunduğu ve müterafik kusur durumuna ilişkin iddiaları üzerinde hiç durulmadığı hususlarına yöneliktir.Dava, trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarara dayanılarak açılmış maddi tazminat isteğine ilişkindir.İstinaf edenin sıfatına, istinafın kapsam ve nedenleriyle sınırlı olmak kaydıyla yapılan inceleme ve değerlendirme sonucunda; Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına, eldeki dava açılmadan önce davalı … Hesabına 2918 sayılı KTK’nun 97.maddesi hükmü uyarınca yazılı biçimde yazılı başvuruda bulunulması karşısında, dava şartı haline getirilen bu hususun davacı tarafça yerine getirildiğinin anlaşılmasına; geçici iş göremezlik dönem zararının niteliği itibariyle bedensel zararın bir türü olması karşısında, bu yöndeki talebin ZMM sigortası teminatı kapsamı dışında kaldığından söz edilemeyeceğinin açık olması nedeniyle, davalı … Hesabının sorumlu yoluna gidilmiş olmasında bir yanılgı bulunmamasına; ayrıca hükme esas alınan aktuer bilirkişi raporundaki hesap şekli ve yönteminin o tarihteki yargısal uygulamalara uygun olmasına ve her ne kadar davacının kazadaki yaralanmasından kaynaklanan sürekli maluliyet oranı kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenmemiş ise de, Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği ile Özürlülük Ölçütü Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelikte maluliyet oranlarına ilişkin aynı cetvellerin kullanılarak belirleme yapılması nedeniyle ilk derece mahkemesi tarafından bu raporun hükme esas alınmasında bir isabetsizlik tespit edilememesine, ayrıca davacının kaza anında kask takıp takmadığının yaralanmasının niteliği gözetildiğinde bir önemi olmaması ve koruyucu diğer ekipmanların kullanılması yönünde de yasal bir zorunluluk bulunmaması karşısında, mahkemece müterafik kusur indirimi yoluna gidilmeden karar verilmiş olmasında da bir yanılgı bulunmamasına göre; davalı vekilinin istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b/1.maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonucuna varılarak aşağıdaki biçimde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca;1-Usul ve yasaya uygun olan ve yukarıdaki başlıkta yazılı bulunan ilk derece mahkemesi kararına yönelik olarak davalı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun HMK.m.353/1-b/1 hükmü gereğince ESASTAN REDDİNE,2-İstinaf yasa yoluna başvuran davalıdan karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Kanunu hükümleri uyarınca alınması gereken 1.589,71-TL nispi istinaf karar ve ilam harcından, istinaf yasa yoluna başvuru sırasında peşin olarak yatırıldığı anlaşılan toplam 397,25-TL’nin düşümü ile kalan 1.192,46-TL harcın davalıdan alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine; 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına, 4-İstinaf yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda ve HMK.m.362/1-a hükmü gereğince miktar itibariyle KESİN olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi. 20/05/2021