Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi 2019/657 E. 2021/66 K. 20.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
8. HUKUK DAİRESİ
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F MAHKEMESİ K A R A R I
DOSYA NO: 2019/657
KARAR NO : 2021/66
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2018
NUMARASI : 2017/383 E. – 2018/1139 K.
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTİNAF KARAR TARİHİ: 20/01/2021
Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, istinaf yasa yoluna başvurulması üzerine yapılan inceleme sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacının eşi, destek …’ün, 19.09.2016 tarihinde meydana gelen kazada hayatını kaybettiğini ve davacının destekten yoksun kaldığını, 109.017,26 TL tazminat tutarı belirlendiğini, 28.03.2017 tarihinde ödemesinin yapıldığını, ancak davalı kurum tarafından belirlenmiş olan tazminat tutarının destekten yoksun kalmış olan …’ün talebini karşılamaması sebebiyle 28.03.2017 tarihinde …’ne iadesinin yapıldığını, bu başvuru neticesinde davalı … Anonim Şirketinin 16.02.2017 tarihinde yapılan başvuruda talebi karşılar nitelikte cevap vermediğinden dava yoluna gidileceğinin bildirildiğini beyan ile, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, 3.300,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının başvuru tarihi olan 16.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın, zımni ret ve dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini, davacının müvekkili şirkete başvurusu üzerine davacı için 109.017,26-TL tutarında ödeme yapıldığını, ancak davacı yanca işbu tazminatın müvekkili şirkete iade edildiğini, dava tarihi itibariyle dahi temerrütünden bahsedilemeyeceğini beyan ile, aleyhe açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; Davanın kabulü ile ;90.029,93 TL destekten yoksun kalma tazminatının 01/03/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.Davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Davalı vekili istinaf dilekçesinde; davadan önce tüm tazminatın davalıya ödendiğini, ancak davacı tarafından ödenen bu miktarın iade edildiğini, bu nedenle davalının temerrütü bulunmadığını, tevdi mahalli tayin edilmesi gerektiğini, kusur durumunun gözetilmediğini, desteğin anne ve babasından pay ayrılmadığını, tazminatın fahiş hesaplandığını, temerrüt tarihinin hatalı belirlendiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur. İstinaf edenlerin sıfatı ve istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemede; 19.09.2016 kaza tarihinde davacının eşi, destek …’ün, sürücüsü olduğu … plaka sayılı motosiklet ile davalının ZMMS sigortacısı olduğu … plaka sayılı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada desteğin hayatını kaybettiği ve davacının destekten yoksun kaldığı anlaşılmıştır. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, davalı sigortalı sürücünün kusur oranının yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile belirlendiği, uyap sistemi üzerinden alınan nüfus aile kayıt tablosuna göre desteğin anne ve babasının hayatta olmadığı, TBK 106 maddesi uyarınca kusur oranına göre daha yüksek destek tazminatı beklentisi olan davacının haklı sebep ile borcun ifasını kabulden kaçındığı, bu nedenle alacaklının temerrütü şartlarının oluşmadığı, davalının da TBK 107.maddesi uyarınca belirlenen tazminatı tevdi mahalline ödeyerek borcundan kurtulmadığı, bu nedenle 01/03/2017 temerrüt tarihinden itibaren faiz uygulanmasında usule aykırılık bulunmadığı, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında da bir usulsüzlük saptanmadığından davalı vekilinin istinaf talebinin HMK 353/1-b/1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM: Gerekçe uyarınca; 1-Usul ve yasaya uygun olan ve başlıkta yazılı bulunan mahkeme kararına yönelik davalı vekilinin istinaf başvurusunun ESASTAN REDDİNE,(HMK.m.353/1-b/1)2- Alınması gereken 6.149,94-TL harçtan peşin yatırılan 1.538-TL nispi karar ilam harcının düşümü ile 4.611,94-TL nispi karar ilam harcının istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 3-İncelemenin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle avukatlık ücreti takdirine yer olmadığına,4-Yasa yoluna başvuran davalı tarafından yapılan giderlerin üzerinde bırakılmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 20/07/2017 tarih ve 7035 sayılı Kanunun 31 inci maddesiyle değişik HMK.m.361/1. hükmü gereğince, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Yargıtay’a temyiz başvurusunda bulunma yolu açık olmak üzere, oy birliğiyle karar verildi.20/01/2021